''Almanya, Hollanda, Belçika ve Danimarka, Avrupa'nın yeşil dönüşümünü hızlandırmak ve Rusya'ya olan enerji bağımlılığına son vermek için Kuzey Denizi'ndeki rüzgâr enerjisi kapasitesini 2050 yılına kadar 10 katına yani 150 gigawatt a çıkarmak için yeni bir proje planlıyor.''
Dünyada en yüksek kapasiteye sahip ikinci temiz enerji kaynağı. Ülkemizde bu enerjide dünyada 12. sıraya yükselmiş. Türkiye son yıllarda yenilenebilir enerji kapasitesini üst düzeye taşıyor inşallah böyle de devam eder.
Teknik bir şey söyleyemem ama eskiden imrenerek baktığım bir iki tane rüzgar türübünü artık Balıkesirin her yerinde görülüyor. O kadar çoklar ki keşke her şehir kendi elektriğini üretse.
Sanıldığının aksine tehlikelidir. Sonuç olarak dünya'nın kinetik ve potansiyel enerjisini kullanıyorsunuz ve bunu elektrik enerjisine dönüştürüyorsunuz. Tüm dünya "a bu rüzgar enerjisi çok iyi." diye türbinlere abanırsa, gezegen yörüngesinde belki milyarda birden daha küçük sapmalar olası. Ve bu kadar küçük sapmalar bile
ay-dünya veya dünya-güneş yörüngelerini bozabilecek nitelikte. Kısaca, uzun vadede tehlikeli.
Elektrik enerjisine dönüşebilen bir enerjidir. Altyapı oluşumu saglandıktan sonra, maliyeti sıfıra kadar indiren bir enerji üretimi sağlamaktadır. Evet.
Turkiyemizin ruzgar ve diger yenilenebilir kaynaklara agirlik ve hiz vermesi dilegiyle... toplum olarak hukumete baski yapmazsak kotu hava solumaya devam edeceğiz.
rüzgarımızı kesiyor diye yakında çevreciler ya da çevreci görünen bir şey çıksın da eylem yapalım diye düşünen bir kesim tarafından eyleme neden olabilecek enerji türüdür.
nede olsa her şeye hayır.
enerjiyi biz niye üretiyoruz ki başka ülkelerden para verip almalıyız zihniyeti var.
3 yanı denizle çevrili,yüksek dağ tepeleri olan ülkemizde kullanılabilicek en verimli en temiz enerji türüdür.
fakat gel gör ki nükleer enerji ile tek seferde büyük bir güç elde etme aç gözlülüğümüz yüzünden bu enerji türünden uzağız malesef.ülkemizde varlıkları akılda tutulabilicek sayıdadır.
ülkemizin dört bir yanını kaplamasını istediğim şuanda yapımına devam eden bize uzun vadede ucuz elektrik kullandırtacak projeler.çevreyi korur nasıl bir termik santral kömür ile elektrik üretir yada doğalgaz çevreye gaz salar.ekonomiktir kömürü çıkar getir yak elektrik üret doğalgazı ithal et yakıt olarak kullan elektrik üret masraflıdır.rüzgarı bulmanıza gerek yok hep var.ülke ekonomisine katkısı çok büyüktür her zaman destekçisiyimdir.
eğer iyi bir teknoloji ile doğru hesaplar yapılırsa çok kısa sürede kendisini amorti eder.
örn: bir rüzgar türbininde düşen uçlar çıkan uçları kaldırır yani düzen iki uç çıkan bir ucu kaldırır. az bir rüzgar ile çok dönüş sağlanır. içdeki hız ise doğru orandaki türbinler* ile hıza göre verimliliği arttırır. gerekli açıklaması aşağıda olandır ayrıca.
rüzgar, güneş, dünyanın kinetik ve potansiyel enerjisi petrol türevi enerjiden kat ve kat daha verimlidir... yeterki aklınız çalışsın.
Rüzgâr gücü mümkün rüzgâr enerjisinin bir ölçümüdür. Rüzgâr gücü, rüzgâr hızının kübünün bir fonksiyonudur. Eğer rüzgâr hızı iki misline çıkarsa rüzgârdaki enerji sekiz faktörü ile artar (23). Bunun anlamı şudur; rüzgâr hızındaki küçük değişiklikler rüzgâr enerjisinde büyük değişikliklere neden olurlar.
Örneğin, 12.6 m/s hızındaki bir rüzgâr ile üretilebilecek enerji miktarı, 10 m/s hızındaki bir rüzgârdan üretilebilecek enerjinin 2 katıdır. (10 = 1000, 12.63 = 2000).
Yer seçimi veya ölçüm hataları ile yapılabilecek küçük rüzgâr hızı hataları bir rüzgâr türbini yatırımında büyük hatalara neden olabilmektedir. Bu nedenle, rüzgâr türbini satınalmadan önce, doğru ve sürekli bir rüzgâr çalışması yapılmalıdır. Ekonomik olarak uygulanabilir olması için, bir rüzgâr türbini kurulacak yerde yıllık ortalama en az 5.4 m/s (12 mph) rüzgâr hızı olmalıdır.
Rüzgârdaki Mümkün Güç Miktarı
W = 0.5 r A v3 eşitliği ile verilir.
W: güç/enerji r: hava yoğunluğu A: kanat alanı v: rüzgâr hızı
Hava yoğunluğu yükseklikle, sıcaklıkla ve hava cepheleri ile değişir. Rüzgâr gücü hesaplamalarında, hava cephelerinin etkisi önemsenmeyecek kadar küçüktür, böylece hava yoğunluğu formülü şöyledir:
P = 1.325 P/T T: Fahrenheit + 459.69 olarak sıcaklık P: Yüksekliğe göre düzeltilmiş Mercury basıncı (inch)
Tipik ortalama hava sıcaklığı (59 °F) deniz seviyesine indirgenerek hava yoğunluğu için bir standart değer kullanılabilir. Bu durumda güç eşitliği basit olarak aşağıdaki hale gelir:
Basitleştirilmiş Güç Eşitliği
Metrik Birimler
W = 0.625 A v3 W: Güç (watt) V: Rüzgâr hızı (m/s) A: Rüzgâr türbini kanatları tarafından süpürülen alan (m2)
A = Π r2 r: Rotor yarıçapı (m)
Basitleştirilmiş güç eşitliği denklemi, rüzgâr turbinenden elde edilecek gücün amprik olarak hesaplanabilmesi için türetilmiştir. Bu denklemden anlaşılabileceği gibi, bir sistemden elde edilecek enerji, rüzgâr hızının kübü ile doğru orantılıdır. Ayrıca elde edilecek güç , rüzgâr türbin kanatlarının süpürdüğü alan dolayısıyla rotor yarıçapının karesi ile orantılıdır.
--spoiler--
yaşanan bu soma faciasından sonra üzerinde durup düşünülesi bir enerji sistemidir. ayda sadece ve sadece 1 teneke yağ kullanan bir sistemin zararından bahsedenler elbistanın son haline bir bakmalılar.
Avrupa'nın en büyük ikinci rüzgar kurulu gücüne sahip ülkesi ispanya'dır. Bilindiği üzere ispanya'da Akdeniz kıyısında ve bizden daha az rüzgar enerjisi potansiyeline sahiptir. Buna rağmen 2013 yılı içinde ispanya ülkede kullanılan elektriğin % 21,1'ini rüzgar santrallerinden sağlamış. Ülkedeki 8 nükleer santral ise kullanılan elektriğin % 20'sini karşılamış. Tek tek bakıldığında dev kömür santrallerinin yanında cüce gibi kalan pervaneler ispanya'da elektrik üretiminde bir numaralı kaynak haline geldi. Devlerin küçümsediği güneş enerjisi bile elektrik üretiminin % 5'ini karşılamış. ispanya'nın güney ucu rüzgar tarlalarıyla kaplı. Cadiz - Tarifa arasında en eski model türbinleri görmemiz mümkün. Bugün hepsi ülkenin doğalgaz, kömür ve nükleere olan bağımlılığını azaltıyor. Elektrik sektöründeki karbondioksit emisyonları da bir yılda % 23 azalmış.
ispanya rüzgar teknolojisine erken yatırım yaptığı için kendi türbinlerini de üretebiliyor. Dünyanın en büyük 10 türbin üreticisinden biri Gamesa. 1994 yılında rüzgar enerjisine girme kararı alan firma şimdi teknoloji ihraç ediyor. 1994 yılında "Nükleer değil rüzgar" dediklerinde "fırıldaktan elektrik mi üreteceksiniz" diye gülen dev enerji şirketleri şimdilerde Türkiye'nin de yoluna taş koydular. O devler hala aynı masa başında ve hala aynı oyunu oynamaktalar. ispanya'da 23 bin megavatlık bir rüzgar kurulu gücü var. Ülkemiz ise ispanya'dan çok daha fazla potansiyele sahip olmasına rağmen kurulu güç 3 bin megavatın altında. Yine de Türkiye'de elektrik üretiminde rüzgarın payının % 2,5'ları bulmuş olması iyimser olmamıza neden oluyor.
Türkiye'de henüz yerli türbin üreticisi yok. Çünkü ispanya'nın yaptığı gibi sektöre net hedeflerle girmedik. iç pazarımızı yaratmakta geciktik. Ucuz denilen nükleere rüzgardan daha fazla alım garantisi ödemeyi taahhüt ederek, yerli türbin üreticilerini değil Rusya ve Japonya'nın nükleer firmalarını desteklemeyi tercih ettik. Tübitak'ın yerli türbin projesi bir sektör efsanesi oldu. Aynı hataları şimdi güneş enerjisi için yapıyoruz. Yarın dalga enerjisinde de geride kalacağız, öbür gün ise hidrojende.
Peki bizleri rüzgar ve güneş enerjisinde umutsuzluğa iten bu devler kimler. Elbette ki dünyaya doğalgaz, nükleer ya da fpsil yakıtlar satmaya çalışan dünyanın en büyük enerji şirketleri. Kendi gelir kaynakları azalmasın diye bu şekilde davranmaya mecburlar ve bu davranışlarıyla haklı da buluyorum. Ama kendi aklını ve doğruyu göremeyip bizi onların kucağına itenleri haklı görmek imkansız. Otomobil ilk üretildiğinde fıstık yağı ile çalışacak biçimde dizayn edilmişti. Ama o zamanki devlet petrole yatırım yapmışlardı ve otomobillerin evrimi petrole kaydı. Elektrik enerjisi ile çalışan otomobillerin hayatımıza belki 50-60 yıl önce girmesi gerekirdi. Bu yüzden uyanık olmalıyız. Karadeniz Bölgesi gerek rüzgar enerjisi gerekse de dalga enerjisi için yüksek bit potansiyele sahip. Ülkemizde rüzgar türbinlerinin kurulabileceği sayısız dağ, tepe de mevcut. Buralarda üretilen enerjisinin dağıtılmasının yüksek maliyete yol açacağını öne sürenler ise doğalgazın, Rusya ve iran'dan nasıl geldiği konusunda bir bilgi sahibi olmasalar gerek. (Özgür Gürbüz,05.01.2014, Birgün)
atmosferdeki devamlılığı, temizliği, bakım ve işletme maliyetlerinin azlığı, yakıt maliyetinin olmaması ile elverişli bir pozisyonda duran yenilenebilir enerji.
geçenlerde bir belgeselde vardı. türkiye rüzgar enerjisine elverişlilik olarak dünya 3. sü ama bu enerjiden yararlanma sıralamasında 20. sıralardaymış.
oturduğum sitede yaklaşık 8 m/s hızla rüzgar esiyor. diyorum ki gelin evlerin değerini artırmak için ve 5 sene sonra kara geçmek için bir rüzgar türbini alalım. yok onlar devletten gelen her şeye razılar.