uyku anında beyin tarafından gerçekmiş gibi yansıtılan,kimi zaman mutlu,kimi zaman hüzünlü,kimi zaman ıslak,kimi zaman da korkunç olan hayaller bütünü..
sıradan bir gün yine
geldi geçti
günlük mecburiyetler
geç bitti
uykum var karnım aç
canım sıkkın
evdeyim ben sevgilim
yine bir arkadaşımda
bakın işte aşkı da buldum
babamdan zengin oldum
tüm dünyanın istediği adam oldum
gerçek bir rüya
gördüm ki sonunda
yabancı kaldım benim değil
bir başkasının bu dünya
gerçek bir rüya
anladım sonunda
yabancı kaldım benim değil
bir başkasının bu dünya
çok dostum var benim
isim vermeyeyim
görüşürüp kırk yılda bir
çok özledim derim
yerimde olmak için
neler vermezdin
göründüğü gibi değil
bence beğenmezdin
sürekli gülen , mideniz ağrıdığında limonlu kahve hazırlayayım mı diye soran , dünyanın en güzel ellerine sahip , saçları denizden sıyrılmış gelmiş rüzgarlar gibi kokan , simiti hiçbir yiyeceğe değişmeyen , bi oturuşta 20 bardak kuş burnu içebilen dünyalar tatlısı dişi bir canlının adıdır ayrıca ...
edit : şerefsizin tekiymiş :)
ezginin günlüğü'nün 2000 yılında çıkan aynı ismi taşıyan albümünde yer alan güzel ötesi parça. söz ve müzik nadir göktürk'e aittir. feyza erenmemiş de bir güzel söylemiştir.
bir kuş uçar gökyüzünde süzülür
bir çocuk bütün oyunlara yazılır
bir gül kokar, tüm çiçekler ezilir
"bir tel kopar, ahenk ebediyyen kesilir"
yüzünü görmem, yerini sormam
elini tutmam, seni hiç unutmam
tenine değmem, sesini duymam
adını koymam, sana hiç doymam.
dün gece 4 e kadar sözlükte takılıp uyuduktan sonra beni yaran bilinç oyunu. Aynen şöyleydi : ormanlık bir alanda hava çok sıcak ve iki tarafta iki bronz çeşme var, çeşmelerden limonata akıyor, birinin üzerinde bu çeşmeden uludağ sözlük yazarları limonata içebilir yazıyor. Diğer çeşmenin bronz taşına ise binlerce entry girilmiş, o an dikkatimi çeken redwinemania'nın entry si idi. çeşme başlığı altına aynen şöyle bir entry girmişti; nickimi lemonademania olarak değiştirmeme sebep olacak kadar güzel limonatası olan bronz taş yığını. *
bazen öyleleri vardır ki insanı yeniden olduğu karamsarlığın içine sürükleyebilir.aşık olduğunuz insan size yüz vermemektedir.silmişsinizdir amma velakin rüyanızda size sarılıyodur.tam da unuttum derken,yok artık derken rüyanızla hayatınıza bir insan girebilir ve de o gün kendinizi kötü hissetmenize neden olabilir.üzerinden ne kadar zaman geçerse geçsin küllenen yangınlara pek de iyi gelmeyebilir.
ayrıca sözleri çok güzel olan bir mor ve ötesi şarkısıdır
something's burning in my head
restless days and nights, they never end
with every word unspoken i fade away
though that's not your fault, it's me who has no excuse
my dream is gone and i'm undone
each time i see your eyes i just feel guilty
of loving you this way, though i'm not hopeless yet
my soul is shadowed by your magic smile
i tried so hard to reach you but i failed
gün içinde çözemediğimiz problemlerimizin, çeşitli düşüncelerimizin farklı şekillere ve durumlara dönüşerek tekrar karşımıza çıkması. bastırdığımız duygular ve konular sadece bastırılmış olarak kalıp hiç bir zaman yok olmadıkları için, rüyalarda bilinçaltımızdan çıkıp gelirler.
insanlar iyi ve kötü olarak ikiye ayırırlar. memnun oldukları, beğendiklerine iyi rüya; korktuklarına, altına sıçtıklarına kötü rüya veya kabus derler. bir insan olarak, gerekirse rüyayı, hayata tercih edebilirim.
uyanıkken yaşanan ve kaydedilmesi gereken bilgilerin, alt beyne kaydedilmesi esnasında, üst beynin bu görüntüleri anlamlandırmaya çalışmasından ortaya çıkan durumdur.
(bkz: alt beyin)
(bkz: üst beyin)