bugüne kadar hiç haketmediği hakaretlere tarafımdan maruz kalmış kurummuş meğer. lan ne kaliteli adamlar varmış bu kurumda. bak bak lafa bak. gossip girl için söylenmiş: "senaryonun gerektirmediği kadar açık sahneler". ya konuşmayayım diyorum da; ulan öküz! sen o senaryoya bir kez bile baktın mı bunu söylerken. nereden biliyorsun o senaryonun neyi gerektirdiğini. neredeyse 10 senedir, ne senaryonun ne de başka bir bokun gerektirdiği şekilde, kurtlar vadisi diye sikimsonik bir dizi içinde, binlerce silahlı, kanlı, kafa kesmeli sahne izledi bu millet. hadi izleyen büyükler tamam, ne hali varsa görsün sikime kadar, çocuklarını da izlemek zorunda bırakmadılar mı? o çocukların kafalarına o kadar şiddeti sokmadılar mı? hangi senaryo gerektiriyordu bu kadar hayvanlığı? gidip koca koca senaristlere iki günlük saçma sapan bilginize dayanmaya çalışarak; fakat başka amaçlarla yapıldığını da her halinizden belli ederek bok atmaktan vazgeçin. bırakın; eğer gereksizse bile, insanlar birbirini kesmeyi öğrenene kadar televizyondan, sevişmeyi öğrensin. daha insanca. dikkat et bak ne diyorum: insanca!
cnbc-e dizisi olan nip/tuck'a çıplak halde seviştikleri için uyarı da bulunmuş kurumdur. sevişmenin çıplak halde değil de nasıl yapılması gerektiğini amerikalı ve avrupa'lılara öğretmesi gerekir kanımca rtük. doğru ya bu kadar sevişgen bir toplum sevişmeyi bilmiyor. öğretmemiz lazım onlara nasıl sevişilir. batı bu bilgiden yoksun kaldıkça hiçbir şekilde ilerleyemeyecek çünkü. yazık onlara. hep onlar mı bizi ileriye götürecek biz onları biraz da ileriye götürüp sevişmenin çıplak olarak yapılamayacağını göstermemiz lazım.
ayrıca cnbc-e dizisi olan gossip girl'e gençlerin sevişme, öpüşme sahneleri senaryonun gerektirmediği kadar abartılı bir şekilde verilmektedir cümlesini içeren bir uyarı da bulunmuşlardır. bizim rtük senaristliğe soyunmamışlığı kalmıştı onu da yaptılar netekim. ulan o diziyi kaç kez izledin? senaryo'yu nerden biliyorsun ki bu yorumu yapıyorsun._?
ayrıca kan,şiddet tvlerimiz türk yapımlarımızda bu kadar varken neden sadece sevişme sahnelerine ve sigaraya yasak konur! amaç din midir yoksa toplumu düşünmek midir? hayır ikincisiyse cevap o zaman yanlış şeyler yasaklanıyor.
bu kurumun yöneticisini küçükken zenciler sikmiştir.
bu yüzden bu yöneticide kendisine cinsellik çağrıştıran, çağrıştırmayan, alakalı alakasız herşeyi yasaklayarak intikamını almaya çalışmaktadır.
olum bizim suçumuz ne seni zenciler s.ktiyse, bırak bu takıntılardan kurtar kendini.
onu bunu yasaklayan, Sigarayı mozaikleyen, sevişme sahnelerini kesen, marka adı söylettirmeyen kurum. Televizyonda yayınlanan filmlerin orasını burasını kesmekten iki saatlik filmleri 15 dakikalık filmlere dönüştürmeyi de iyi becerir ayrıca.
yasakçı zihniyetler şimdi de (bkz: dolce gabbana) reklamına ceza istedi.d-smart ile tv'den izlenen dizi ve film kanalı olan tntde de sıkça gösterilen light blue adlı parfüm reklamında, denizdeki bir botun içinde uzanan bikinili kadın, ellerini ıslak saçlarında dolaştırıyor ve daha sonra da mayolu erkek oyuncu ile öpüşüyordu rtük bunu da çok ateşli bulup yasaklanmasını istedi yakında korkarım sözlük bunlar yakında evlere de el atarlar.
ciara ile justin timberlake'in düet yaptığı love sex magic şarkısının klibini yasaklamış olan kuruluş. ayrıca bu haber bir çok yabancı basın organında yer almış. kafa kafa değil örümcek akvaryumu mübarek...
kanal d'de yayınlanan aşk-ı memnu isimli dizide, bihter isimli karakterin içtiği şarap kadehini sansürleyen; fakat yine bihter kişisi ile behlül kişisinin yiyişme görüntülerinin bütün tanıtım reklamlarında kesintisiz verilmesini engellemeyen garip oluşum. bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu? "önceden gerekli ihtarı vermiştik biz" dediklerini duyar gibiyim.
şarap kadehini niye engelliyorsun onu anlamlandıramıyoruz? belki vişne suyudur. *
kanalın birine bikinili sunucu çıkardı diye ceza vermiştir. iyi bok yemiştir. filmde ki bikinili kadın ile canlı yayındaki bikinili kadın arasında ne fark vardır ki.yüzme yarışlarını da engellesinler o zaman. yada trt'ye de ceza versinler olimpiyatlardan dolayı.
- sigara içilen sahnelerde sigarayı mozaikliyerek sigara karşıtı bir tutum sergilediğini sanan,
- film veya dizilerdeki "hıyar", "hayvan" gibi kelimeleri dahi sansürleyerek küfüre karşı bir tutum sergilediğini sanan,
- en basit sevişme sahnelerini (bazen sadece öpüşmeleri) sansürleyerek ahlaksızlık! karşıtı bir tutum sergiledeğini sanan,
- film ve dizilerdeki kan, kurşun ve yaraları sansürleyerek şiddet karşıtı bir tutum sergilediğini sanan,
ama hepsinde de yaptığı; televizyonu izleyen herkesin her an sigara manyağı, küfürbaz, tevacüzcü ve de şiddete eğilimli psikopatlar olacağını düşünmeleridir. kısaca biz rtük' e göre öyle bir milletiz ki; tv de sigara içen biri gördümüz mü tiryaki olur, küfür edeni gördü mü herkese ana avrat düz gider, en basit bir öpüşme sahnesinde bile ahlakımız temelinden oynayıp tevacüze yönelir, en basit bir kan, yaralanma sahnesini gördüğümüzde de bıçak pala ne bulursak önümüze gelene saldırırız!
