birsürü filmde, çeşitli rollerde oynamış, binbir surat, en hon hellboy filminde bizzat hellboy'u canlandırmış, türk izleyicisinin bir dönem kalbinde taht kuran beauty and the beast adlı trt 2 ekranlarını zamanında şenlendirmiş dizide aslan adam vincent'i de başarıyla canlandırmış, 1950 doğumlu aktör.. enemy at the gates filminde de, beyaz saçları ve de karizmasıyla vassili zaitsev*'in yanında olup, bahtsız biçimde vurulan rus askerini başarıyla canlandırmıştır..
bugün hellboy II'de gördükten sonra bile, bir kez daha, hollywood'un arada kalmış yıldızları arasında kalmadığını kabullenmek istediğim, daha fazla filmde oynasın, daha çok para kazansın düşüncelerine salan, yetenekli adam, binbir surat.
tam adı Ron Francis Perlman olan aktör 13 Nisan 1950'de New York'ta doğdu. işçi, caz müziği trampetçisi bir baba ve belediye işçisi bir anneden oluşan Musevi bir ailenin çocuğu olan Perlman pek de içaçıcı bir çocukluk geçirmediğini söylüyor. 30 yıllık kariyerinin ötesinde ciddi bir akademik eğitim yatıyor. Piyasaya atılmadan önce en son Minnesota Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesini bitirdi. Hemen ardından Broadway'de Shakespare'in birkaç oyununda sahne aldı ve sinemaya geçiş yaptı. ilk filmi olmasa da Gül'ün Adı filmiyle tanınmaya başladı. Güzel ve Çirkin filmiyle En iyi Erkek Oyuncu dalında Altın Küre ödülüne layık görüldü. Onu Blade 2'den hatırlayabilirsiniz ve Hellboy serisindeki başrol performanslarıyla onu tanımayan sinemasever kalmadı.
Oyunculuk dışında başarılı bir seslendirme sanatçısı olan Perlman; Mortal Kombat, Conan ve Batman'de (Batman çizgi filminde Bane karakteri) çeşitli karakterlere sesini verdi.
14 Şubat 1981'den beri (tarihe dikkat!) Opal Perlman ile evli ve iki çocuk babası. *
yeteneğini geç fark ettiğim için kendimden utandığım, bunca zaman neden daha fazla ron perlman izlemedim diye geçmişe küfür ettiğim zamanlar oldu. önceden de abimizi görüyordum filmlerde ama arada kalıp gidiyordu. all time favori oyuncularımdan biridir.
harika bir oyunculuğa sahip aktördür. kendisini güzel ve çirkin ile tanıyan çoktur. ben şahsen, öyle kalmasını isterdim. vincent daha hoş valla. bir karizması var en azından.
