Roman okumak aslında bir bilgi edinme eylemi değildir. Bunu böyle düşünen insan zaten maldır o belli. Herk okumanın bir amacı vardır.. gazete, işle ilgili kitap,dergiler vb.. Roman okuyan insan da günlük yorgunluklarından sıyrılır, gerginliklerini atar, bir öykü ile oyalanmış olur...
yeri gelir bir otobiyografiden, yeri gelir bir romandan hatta yeri gelir bir karikatürden bile bir şey öğrenirsin. bu kişideki mesaj çıkartabilme kapasitesiyle ilgili.
romanın çok ciddi bir içeriği olmasına da gerek yoktur. yazarın olayı anlattığı şehri gezersin hiç olmadı. güzel yerlerini öğrenirsin. bazen hiç bilmediğin bir şeyin tarifini verir. bazen omlete farklı bi baharat atar onu öğrenirsin.
sonuç olarak öğrenmek istersen öğrenirsin.
en kötü romanı bulup okusan kötü roman nasıl olur onu öğrenirsin.
romanlar insanların karakterleri hakkında tecrübe kazandıran edebi bir türdür kanımca, çünkü kahramanları biziz çevremizdeki insanlar. bir bilgi edinimi ise bu evet roman okunarak insanları tanıyabiliriz.
bilgi kavramını teorik ve teknik türleriyle sınırlandırmış kişilerin eleştirdiği insandır. bilgi ve onu edinme yolları çok çeşitli olarak değerlendirilmelidir. ayrıca bu eleştiriyi getiren insanların jules verne, ursula k.le guin, william golding, douslas adams gibi yazarlardan ve romanlarından haberdar olmadığını da gösterir.
insanı öyle uçurur, böyle kaçırır, falan feşmekan...
kitap okumanın faziletleri hakkında sayfalarca yazı yazanları bir türlü anlayamadım. birilerinin, kitap okumanın sevilecek yanlarına bakıp bakıp, bu yanları insanların gözlerine sokmaya çalışanlara; sergiledikleri bu tutumun kaş yapmaya değil, göz çıkarmaya yaradığını anlatması gerekiyor.. kitap okumak öyle zevklidir, böyle zevklidir... diyenlere ağız dolusu küfür edesim gelir...
bir kere, kitap okumak aşırı derece sıkıcı bişeydir oğlum. kitap insanı sıkar, kasar... kitap dediğin şeyin bir ağırlığı, derinliği olur. anlatacak, anlatmaya gerek gördüğü şeyi paylaşacak, bir derdi vardır kitabın..
işin ehli olmayan bir insanın elinden bile çıkmış olsa; boktan, hiçbir işe yaramaz kitap yoktur. boktan dediğin kitap bile bir şeyler öğretir insana!!
eee, hala hobi olarak kitap okuyan bir millete, hobi olsun diye kitap yazan bi dünya insan olması gayet doğal. birde satış rekoru kırar lan bunlar 10.000 falan!!
kitap okumak hakikaten sevdirilmesi gereken bir şey değildir. kim seve isteye okula başlamış ki! olum dün gibi hatırlıyorum ilkokula başladığım gün salya sümük ağlayan çocukların hıçkırıklarını. neden ağlıyordu bu çocuklar? çünkü okul da sıkıcıydı. çünkü okula gitmek bir zorunluluktu. çünkü ders vardı. çünkü ödev vardı. çünkü bilmemenin-bilmemenin yaşattığı acı vardı.
esasen, kitap okumanın-okuma alışkanlığının, okuldan-okul hayatından bir farkı yoktur.
ikisi de sıkıcıdır. millet manitası kolunda gezerken, kendisi koluna bir manita takıp gezemediği için kendini cezalandırıp koca koca kitapları yalayıp yutup, dr. olan nice arkadaşlarım var. hiçbiri kitabı seve seve okumadı. resmen seke seke okudular. neden? mecburdular.. kimileri güzel güzel manitalarla, güzel vakitler geçirdi, kimiyse kütük gibi kitaplar okuyarak hayatı kendine zindan etti..
okuyunca ne mi oluyor? aslında dört bir yandan sıkıştırılmış, itaat eden insanlar olduğunuzu anlıyorsuunuz. özgürlük mü? yalan, yok öyle bir şey!!
yani demem o ki; kitap okumak insanı mutlu falan kılmaz. kimse kitap okuduğu için bokunda boncuk bulmaz. kitap okumak ancak, insanın güle oynaya nasıl bir zindanda yaşadığını gösterir. ki aslında bu gülünecek bir şey değildir. ve adamı hasta etmeye yeter..
insanı hayvandan ayıran şeyi kullanmak için...
bir kitap okudum hayatım değişti diyenlere ise götümle gülüyorum! en kral kitapları yazanlar çöplükte ölmüşken, senin hayatın değişti de ne oldu? ancak biraz daha yeşillik, bir kaç hane daha sıfır..
Bir toplumu, bir grubu, bir insanı... Düşüncelerini toplamasını ve kurgulamayı öğrenebilir... Koca bir aşkı, bir vicdan muhasebesini, bir haykırışı öğrenebilir. Bilgilerini nasıl sunabileceğini, kime gider kime söz diyeceğini bilebilir. Ve en önemlisi kendini sınayabilir özenebilir bir kahramana bir yoldan geçen adama...
Kuru bilgi kitapları kullanma kılavuzu iken roman kılavuzla kurduğun çek yatta sefa yapmaktır. Vesselam akıllı adam.
roman okurken bilmek, öğrenmek değil hissetmek önemlidir. alim değil arif olmak için roman okunur. bu böyleyken bilgi de edinebilir insan. geçerliliği olup olmadığını sorgulamadan bilgi diye alabilir bir şeyleri hafızasına. kime ne ?
"esmer elliler iyi yürekli olur derdi bir arkadaşım."*
okuyacağı romanı iyi seçmesi gereken insandır. her romandan birşey öğrenilebilir ama önemli olan çok şey öğrenebilmektir. bin sayfa okuyarak sadece isveç para biriminin kron olduğunu öğrenen kız ne kadar faydalanmıştır.