bugün

araba kiralama şirketidir. araba kiralarken tüm evrakların tam olduğuna dikkat edilmelidir. hatta arabaya binerken içinde gizlenmiş rent a car elamanı varmı yok mu diye iyice bakılmalıdır. geçtiğimiz günlerde yaşanılan bir olay bu durumu gerekliliğini ortaya koyar cinsindendir. olay özet olarak televizyonlara şöyle yansıdı: üniversiteli iki genç sevgili araba kiralar,kız erkeğe kefil olmuştur. yolculukları sırasında talihsiz bir durum yaşanır ve kaza yaparlar ve buludukları yerdeki rent a car dan yeni bir araba kiralamaya giderler geri dönmeyi düşünüyorlardı ve genç kız yine erkeğe kefil olmuştur. yolda benzin almak için dururlar. genç sevgililer wc yolunu tutar arabanın anahtarı kontaktadır ve geri döndüklerinde araba yerinde yoktur. benzinci gördüklerini anlatır; arabanın içinden bir adam ön koltuğa geçti arabayı çalıştırdı ve gitti. arac sigortası arabanın üzerinde anahtar kaldığı için zararı karşılamaz ve genç kızın evine toplam 120 bin ytl haciz gelir. genç kızın babası olayları öğrenince cinnet geçirir ve kızı yaklaşık 10 kez bıçak yarasıyla öldürür. anne anahaber bülteninde kocasının fotoğrafını gösterir ve kızının sevgilisine kaçmasını söyler. katil baba çocuğuda öldürdükten sonra polise teslim olacağını söyler ve ortadan kaybolur. çocuk ve baba halen kayıp...
yaşanılan bu tür olaylar rent a car şirketlerine güvenin sarsılmasına neden olur. dolayısıyla rent a car güvenilmesi zor bir şirkettir.
(bkz: araba kiralamak)
ticareti uluslararası boyuta taşınmış sektör.
(bkz: budget)
(bkz: avis)
(bkz: sixt)
başbakan recep tayyip erdoğan'ın ne olduğunu bilmediği kavramdır. Buyurun efendim;

http://www.medyafaresi.co...-rent-a-car-dediysem.html
üniversitede tüm ev arkadaşlarımızın jigolo olmasına sebep olmuştur. artık önlerinden bile geçmiyorum
(bkz: jigololuk/@fidelcastro)
memleket hasretiyle yurda dönerken sabiha gökçen hava alanından araba kiralayarak aileme süpriz yapmak istemem hayatımın en büyük yanlışlarından birini de yapmamı beraberinde getirdi. adı havalanının adından mülhem firma ile belirli bir saatte hyundai marka araba üzerine anlaştık bu araba müsait olmazsa fiat albea getireceklerini söylediler. tamam dedim. havaalanına zamanında indim bir görevli beni karşıladı. sözleşmeyi imzaladık, ama araba ortada yok. hemen gelecek abi dedi, iyi dedim biraz bekleyeyim.tabi bu bekleme tam 2 saat sürdü. ve ben bu arada hiç bir cümlesinde tutarlılık olmayan bir sürü yalan dinledim. hasretle geldiğim memlekette ilk karşılaştığım insan benim için tam bir kabus oldu. 2 saatin sonunda müşteriden teslim aldıkları clio marka arabayı bana verdiler. 2 saat beklediğim için sözleşmede arabayı teslim edeceğim saatin de 2 saat daha uzatılmasını istediğim. tabi abi deyip sözleşmede bi şeyler düzeltti. daha sonra farkettim ki teslim edeceğim saati değil, havaalanından çıkış saatimi düzeltmiş. ne bir temizlik ne bir bakım ne bir kontrol. neyse buna da şükür hemen yola çıkıp aileme kavuşayım deyip 500 m uzaklaştığımda arabanın benzini bitti ve yolda kaldım.
sonuç: sadece bu firmadan araç kiralamaya değil, araç kiralamanın her türlüsüne tövbe ettim.
sadece bmw kiralarım. kargadan başka kuş bmw den başka araba bilmem.

siyah olsun bu sefer salih abi.
araba kiralamak isteyen birçok insanın uğraması gerekli yerdir. arabayı kiralayıp parayı vermek her şey değildir. çünkü mesele asıl o zaman başlar. kiraladığınız yere aracı kiralarken çeşitli sorular sorarsınız.

- kasko?
+ var
- trafik sigortası?
+ var
- diyelim ben arabanın kenarını çizdirdim kasko karşılıyor mu?
+ onu karşılamayabilir
- neden, kasko yok muydu?
+ rent a car aracı diye sorun çıkarabilirler. ama karşılamaları için baskı yapabiliriz.

yani buradan anlamanız gereken, çizilirse kasko şirketinin iki dudağı arasındasınız, demektir.
genç yaşımda bana yoğun korku pompalayan olaydır bu " rent a car " davası...
her şeyin parayla çözüleceğini bilseniz bile çok garip lan, düşünsene yani 30 bin liralık araca biniyorsun bir şey oldu sıçtın. bir de o parayı senden 15 takvim gününde istiyorlar. lan o parayı bulabilecek olsam neden araba kiralayım zaten...

bunun için de güzel bir laf var " eşeği siken osuruğuna katlanır " demişler...
ha bir de " yiyemiceğin yarağın altına girme " var ama çok kaba lan...

neyse sevgili dostlar. eğer götünüze güvenmiyorsanız mümkün mertebe araç kiralamamaya özen gösterin derim. kiralıyorsanız da düzgün yeri kullanın ki göte gelme ihtimalinizi minimal düzeye çekin...
bu olaya bulaşmak durumunda kalıyorsanız kesinlikle avis ya da hertz gibi bilinen, güvenilir, kaliteli bir firmadan araç kiralamalısınız. yoksa sağda solda, hemen her caddede bulunan dandik rent a carlar adamı fena düdükler.

arızalı araçla yola çıkmak, el freni tutmayan araçla uzun yol yapmak, farları yanmayan araçla gece yolculuğu yapmak, iş görüşmesine giderken sanayide akü şarj ettirmek gibi aktiviteler yanında, teslim ettiğiniz araca bakıp "bunu bozmuşsun, at 200 lira" diye tehdit edenlerle karşılaşmak da cabasıdır.

ha bir de unutmadan, "rent a car" kaskosu diye bir olay vardır ve önemli bir şeydir...
bu işin çalışanı olmak uykusuzluğun dibine vurmaktır.

gece 01.00 da bir uçak inecektir, gider karşılar aracı teslim edersiniz sonrasında 05.30 uçağı vardir ki eve gitseniz uyur kalırım korkusu sarar gidemez onu da beklemek zorunda kalırsınız. bütün araçlar teslim edildikten sonra eve gider uyumak istersiniz tam dalmış uykunun en tatlı yerindesinizdir bu kez saat 07.30 dur ve ofise gitmeniz gereklidir.. zor iştir vesselam..
hele ki amatör düzeyde bir firma olsun kaza yapmayagörün bir tarafınızdan kan alırlar.
insana daha çok renault araba bulunan yer gibi gelen araba kiralama dükkanlarıdır.
ne gecesi nede gündüzü belli olmayan iş..
bulaşmayın derim bir telefon gelir bilmem ebesinin görüğünde araç kaza yapmıştır saat fark etmeksizin müdahale etmek için kalkıp gidilir. o gecen gündüzün piç olur.
meşakkatli iş. ama çok para var.
içinde hafiften mafya olan iş.. hele ki istanbulda yapıyorsanız durum sakattır birazcık..

not : büyük rent a car işi yapanlar için..
esnaf tarzındaki küçük firmalardan korkunuz. o okumadan imzaladığınız sözleşme kağıdında bıçağın sivri tarafı hep size çevrilidir. en ufak bir aksilikte göte girer maazallah.
Oto Kiralama. Şu sıralar düşündüğüm hadise.
Büyük bir çoğunluğu açık senete imza attıran oluşum. Mahalle arası bir yerden araç kiralayan bir arkadaşlarımın araçla kaza yapmaları ve arabada olan herkesin adam başı 3000 tl vermeleriyle yakayı iyi kurtardılar, oysa hasar o kadar büyük değildi, ama itiraz hakları yoktu, açık senete imza atan bir adamın itiraz hakkı yoktur kanunlarda. Kurumsal firmalardan kiralamak lazım.
Arabayı perte çıkarıp 6binlira verdiğim verilen yer.
Bir çoğu Rent a Car kaskosu yaptırmayan çakalların mekanı. Sanılanın aksine araç kiralayarak değil arabaların çarpılması üzerinden para kazanan Sigorta ve müşteri dolandırmak amaçlı müesseseler.
Gidin üç fazla verin kurumsal firmalardan alın aman diyeyim.
Adi mafya bozuntularından uzak durmak gerekir. Adam belki 500 tl lik hasar için 5 bin tl ister. Karşı da çıkamazsın.
Araba kiralama deyince afallarım ama rent e kar denince sorun yok.
Aklıma yatan epey karlı bir iş. 200 bin tl ye 5 araba alsam bana günlük getirisi 60x5=300 tl. Bunun 50 si masraf diyelim kalır 250 t. Yılda en az 200 gün kiralansa( çoğu rent a car larda kiralık araç bulmak zor) 50 bin tl 1 yılda kazanırım. 4 yılda para amorti.
bodozlama çevirisi kirala bir araba olan oluşumlar
Çoğu kurumsal olmayan firmada sözleşme imzalıyorum zannıyla boş bir senede imza atıyor olabilirsiniz.

Şöyle ki bu çakallar a4 boyutunda kağıdın en altındaki yeri keserler üstünü doldururlar zaten sizin de imzanız olduğu için en ufak bir pürüzde çakallıklarını konuştururlar. işin ilginci pikürlü mikürlü baya senettir imzaladığınız yer fakat çoğu müşteri farketmez. Aman diyim Bayram arefesi göte gelmeyin.