bugün

cisimlerin üzerine vuran ışığın yansıması ile gözde oluşan duyum.
cisimlerden yansıyarak gelen ışınların, görme duyumunda bıraktığı etkiye renk diyoruz. bir görme olayında ışınların göze gelmesi fiziksel, bu ışınlar karşısında gözde meydana gelen işlemler toplamı fizyolojik, cismin beyinde idrak edilmesi ise psikolojik bir olaydır. bu olaylardan herhangi birinin eksikliği, görmemizi imkansız kılar. fakat bunların her üçünün bulunduğu durumlarda bile, renk algısında eksiklikler olabilmektedir. çünkü bazı insanlarda renk seçememe vardır. bu durumdaki insanlar, bazı renkleri algılayamaz.
çeşitli renk duyguları doğuran ışınların dalga boyları değişiktir. renkli ışınlar güneş ışındaki oranla birleşirlerse renk kaybolur ve beyaz ışık meydana gelir.
gozumuzdeki alicilari uyaran gorunebilir elektromanyetik radyasyon tarafindan uretilen duyumdur.
doyasıya yaşanmasına izin verilmeyendir .
siyah, beyaz ve grinin olamadığı şey.
Üç temel renk vardır: kırmızı, mavi ve sarı. Siyah renk değildir;
çünkü üzerinde ışığın yansıyabileceği boya yoktur.
Beyaz ise gökkuşağındaki tüm renklerin yutulmasından kaynaklanır.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Renk
(bkz: rengarenk)
"bütün renkler aynı hızla kirleniyordu
birinciliği beyaza verdiler"
özdemir asaf
kimileri için kaldırım taşı; sokak lambası bazısına..
ışığın kendi öz yapısına ve nesneler üzerindeki yayılımına bağlı olarak göz üzerinde yaptığı etkidir.
Beyaz ışığın içindeki farklı dalga boylarının göz tarafından algılanması rengi oluşturur. genel olarak renk yoktur, pigmentler vardır. her pigment ışığı farklı yansıtır, bu sayede bizde bu farklı yansımalara kırmızı,sarı, mavi, yeşil, turuncu, mor, lacivert gibi isimler veririz. eğer ki bir cisim hiçbir yansıma yapmıyor tüm ışığı emiyorsa, o cisim siyahtır. ve siyah bir renk değildir.
ışığın farklı kavramlar yoluyla büründüğü şekillere verilen ad. "renk" yoktur, ışık vardır.
sen gidince herşey siyah beyaz oldu
çiçekler soldu, ağaçlar kurudu
gökkuşağı bile iki renge indirdi kendini
döndürdün bile bile nevrimi
ama sanma ki, arkana bakmadan gidişin bitirdi beni
ve bendeki seni..
en çirkini turuncudur.
bir teoriye göre erkekler için sadece ana olanları algılanırken, kadınlar tarafından çok geniş bir çerçevede algınan tonlardır.
nitekim siklamen pembesi ile fuşyayı, camgöbeği ile turkuaz ı ayırt eden bir erkek görmedik..
ne renk hangi renk gibi abukluklara maruz kalan arkadaşımın ismidir.
ışığın spektron dağılımından meydana gelen görsel bir özelliktir. insan gözü 380-770 nm arasında kalan renkleri görür. ışığın yansıması veya absorbe edilmesi maddenin rengini görmemizi sağlar.

bir objeye giden ışık tamamen yansıyor ise obje, beyaz renk görünür.
bir kısmı absorbe ediliyor ise obje, gri renk görünür.
ışığın tamamı absorbe ediliyor ise obje, siyah renk görünür.
Herhangi bir ışık kaynağından gelen ışınların çevremizde bulunan cisimlere çarpması sonucu bir bölümünün emilmesi bir bölümününde yansıması sonucu gözümüzde oluşan etkiye renk denir.
pokerde güçlü bir eldir.
(bkz: flush)
tek başına bir anlam ifade etmeyen ama birleşince tıpkı bir elin nesi var iki elin sesi var deyimindeki gibi çıldırtıcı bir güce sahip olan şey.

(bkz: hayatımız sarı lacivert akıp giden bir maraton)
görsel

görsel
bir renge güzelliğini veren, hep aynı ışık altında görülmesidir.
bir futbolcunun rakip takım ile kendi takımını ayırt edebilmesi açısından, çok çok önemli bir duyumdur.
Şimdilerde renkli prizler moda. Cıvıl cıvıl olucak her şey! Hem renk=hayat
(bkz: el-bi)
yeni bir yazar. hoşgelmiş.