referandum da "hayır" diyeceklere terörist diyenlerin, süzme ingiliz ajanı zamanın teröristi süzme o.ç. şeyh sait e fatiha okuması vatan hainliğinin resmiyeti ve ispatıdır.
işte bu hainlerin defolup gitmeleri için "h a y ı r" diyorum.
AKP'lilerin de içinde olduğu kesim. Karadeniz ve muhafazakar insan yoğunluklu semtlerde yaptığımız çalışmalarda görülüyorlar.Tabi aralarında hala Tayyip Erdoğan'a bayılan var, sırf o istiyor diye evet oyu verecek var, hükümet icraatlarını beğendiği için eve oyu verecek var bunu baştan belirteyim. Ancak;
-Konu hakkında birşey bilmeyen, kafası karışık, denenmemişi denemekten kaçınan AKP'liler var.
-Sistemin tek adama yol açacağını, bunu istemenin fazla olduğunu düşünen var.
-Hayır diyen teröristtir söylemine de kimse inanmıyor.
-Ayrıca AKP için para ile çalışan ya da teşkilatlarındaki herkesin evet oyu vereceğini düşünmeyin.
-Kişisel görüşüm ihraç mağduru ve artık yeter diyen bir kesim olduğunu düşünüyorum.
Hayır için sebep çok, şuan bir tanesini açıklayayım.
Parlementer sistemde görev alacak bakanlar milletvekili olmak zorundadır.
Ancak yeni anayasa ile gelecek sistem de bakan olmak için milletvekili olmaya gerek yok. Cumhurbaşkanı istediği adamı bakan yapabilir ve bu bakan, seçilmeden diğer vekillerin tüm haklarına sahip olur.
O zaman neden seçim yapıyorsunuz ? diye sorarlar adama ama cevap veren yok.
bir zamanlar muhterem hoca efendi hazretleri dedikleri adama şimdi şeytan diyen, kandırılmalar ustası adamların samimiyetine kesinlikle inanmayan kişilerdir ayrıca.
pardon ama ben evet veriyorum diyen kim varsa gelsin özelden mesaj atsın. istediği madde üzerinden başlayıp konuşalım. finalinde de o konuşmaları alalım sözlükte yayınlayalım insanlar görsün. varsa yürekli bir zat, akademisyen de olabilir bekliyorum özel mesajlara. akademik olarak anayasayı tartışalım kısa özetlerle.
yani tabiibir çeşit cepheleşme yaratmaya çalışıyolar, akpopolar, bunu bilinçli olarak yapıyolar, bunun bu şekilde yapılmasını isteyenler, ve öne koşturdukları kuklaları, bunu layıkıyla yapmaya çalışiyolar. bunlar tabii normaldir.
...de benim esas garibime giden şey odur ki, tbmm yani millet meclisi "icabında kendisi gerekli gördüğü takdirde meclisi kapatma yetkisini" tayyip erdoğan´a vermiş bulunmaktadır. bu çok acayip, hani tarihte eşi benzeri bulunmayan bir durumdur.
bunu "evetçiler" lütfen bir düşünsünlerdir.
bir meclis normal şartlarda, kendisini kapatmak isteyen bir kararnameye imza atmaz, hiçbir kadın kocasinin eline tutusturdugu, icabında seni aldatırım yazan bir nota kesinlikle imza atmaz. hiçbir futbolcu, icabinda gerekli görürsek senin paranı vermeyiz yazan bir sözleşmeyi imzalamaz.
örnekler çoğaltılabilir.
evetçi insanlar, akp milletvekillerinin kesinlikle kendilerini temsil etmediklerini, tamamıyla tayyip erdoğan kuklası olduklarını anlamalıdır, bu karardan. dünyanın hiçbir meclisinde böyle bir anayasa düzenlemsi meclisten geçmez. türkiye´de geçiyorsa, ve meclis- evet ihtiyaç duyarsan bizi şutlayabilirsin, diyorsa, bu , evet bu - "millet" meclisidir, ve milletvekilleri vekillik yaptıkları adamı hiçe sayıyorlar, demektir.
bunu evetçilerin mutlaka düşünmeleri gerekmektedir.
eğer bir anayasa düzenlenmesi metninde - cumhurbaşkanı emekli olduğu zaman bile yargılanamaz, diye bir maddde varsa, o madde cumhurbaşkanının çok kötü birşeyler yaptığı için yargıdan kaçmaya çalışması anlamına gelir, başka bir anlama kesinlikle gelmez.
normal sartlarda, milleti meclisini feshetme yetkisi demek, milleti feshetme yetkisi demektir. bir millet kendisinin feshedilmesine nasıl evet diyebilir?...ben esas onu anlayamam. 78 milyon adamın seçtiği bikaç yüz milletvekilini yetkisiz kılmaya çalışan düzenleme de, ne demektir?...
hatta böyle birşeyin referanduma getirilmesi ne demektir?...
ben karıma, icabında seni aldatabilirim, diye bir metin imzalatmaya çalışsam, o , onu imzalamayacağı gibi, beni de derhal evden kovacaktır. sen nasıl böyle birşeyi benim önüme getirirsin, diye.
böyle bir referanduma gitmek bile benim gözümde türk milletini çok küçük düşürmektedir. benim seçtiğim meclisi feshedip etmemek diye bi madddenin olduğu bir anayasa düzenlemesine ben evet dersem, kendimi reddetmiş olurum.
o yüzden ben bu evetçileri hiçbir şekilde anlayamıyorum. ben, beni festhetmek isteyen adama, nasıl,evet sen beni feshedebilirsin, derim?...
sonuçta hayır diyenler, kendilerini adam yerine koyan, küçülmek istemeyen, degerini korumak isteyen insanlardır.
ben diğer bütün sebepleri geçtim. "hayır" dememin en büyük sebebi; cumhurbaşkanının denetlenmesi ve işlediği suç varsa, bu suçun mecliste kabul görüp, daha sonra suçlu bulunarak, anayasa mahkemesi' ne gönderilmesi hususunda yapılan değişikliktir.
teklif edilen ve mecliste kabul edilen madde budur.
"
madde 105 – cumhurbaşkanının, anayasa ve diğer kanunlarda başbakan ve ilgili bakanın imzalarına gerek olmaksızın tek başına yapabileceği belirtilen işlemleri dışındaki bütün kararları, başbakan ve ilgili bakanlarca imzalanır; bu kararlardan başbakan ve ilgili bakan sorumludur.
cumhurbaşkanı, vatana ihanetten dolayı, türkiye büyük millet meclisi üye tam sayısının en az üçte birinin teklifi üzerine, üye tam sayısının en az dörtte üçünün vereceği kararla suçlandırılır.
cumhurbaşkanı hakkında, bir suç işlediği iddiasıyla türkiye büyük millet meclisi üye tam sayısının salt çoğunluğunun vereceği önergeyle soruşturma açılması istenebilir. meclis, önergeyi en geç bir ay içinde görüşür ve üye tam sayısının beşte üçünün gizli oyuyla soruşturma açılmasına karar verebilir.
soruşturma açılmasına karar verilmesi halinde, meclisteki siyasi partilerin, güçleri oranında komisyona verebilecekleri üye sayısının üç katı olarak gösterecekleri adaylar arasından her siyasi parti için ayrı ayrı ad çekme suretiyle kurulacak on beş kişilik bir komisyon tarafından soruşturma yapılır. komisyon, soruşturma sonucunu belirten raporunu iki ay içinde meclis başkanlığına sunar. soruşturmanın bu sürede bitirilememesi halinde, komisyona bir aylık yeni ve kesin bir süre verilir.
rapor başkanlığa verildiği tarihten itibaren on gün içinde dağıtılır, dağıtımından itibaren on gün içinde genel kurulda görüşülür. türkiye büyük millet meclisi üye tam sayısının üçte ikisinin gizli oyuyla yüce divana sevk kararı alabilir. yüce divan yargılaması üç ay içerisinde tamamlanır, bu sürede tamamlanamazsa bir defaya mahsus olmak üzere üç aylık ek süre verilir, yargılama bu sürede kesin olarak tamamlanır.
hakkında soruşturma açılmasına karar verilen cumhurbaşkanı seçim kararı alamaz.
yüce divanda seçilmeye engel bir suçtan mahkum edilen cumhurbaşkanının görevi sona erer.
cumhurbaşkanının görevde bulunduğu sürede işlediği iddia edilen suçlar için görevi bittikten sonra da bu madde hükmü uygulanır."
şimdi burada basit bir hesaplama ile bu işi rakamlara vurduğumuzda ortaya şöyle bir tablo çıkar;
cumhurbaşkanı, cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanların suç işledikleri zaman yargılanabilmeleri için önce meclisin 301 milletvekilinin (üye tam sayısının salt çoğunluğu) soruşturma açılmasını istemesi gerekecek. Sonra Meclisin 360 milletvekilinin (3/5 çoğunluk) soruşturma açılmasına karar vermesi gerekecek. daha sonra da yüce divana sevk için meclisin 400 milletvekilinin (2/3 çoğunluk) karar vermesi gerekecek. bu oranlar sağlanamazsa işlediği suç nedeniyle cumhurbaşkanı, cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanların yargılanması mümkün olmayacak.
şimdi benim için kızılca kıyamet burada kopuyor. bakanlarının, milletvekillerinin bir memur gibi atanarak seçildiği bir meclis yukarıda bahsedilen rakamları asla çıkartamaz, hatta bırakın bunun böyle bir önergeyi meclise dahi getiremez. Sebebi ise çok basit kimsenin götü yemez. yani sen hem o cumhurbaşkanı tarafından memur olarak meclise konacaksın, hem de o cumhurbaşkanı suç işlemiş mi diye araştırma yapacaksın. bir de anayasa mahkemesi ataması var tabi onu da unutmamak lazım. onları da cumhurbaşkanı atayacak. sonra da kalkıp diyeceksin ki bu anayasa değişikliği ile cumhurbaşkanına denetleme yolu açılıyor. e kusura bakmayın da hasiktir lan. at yalanı sikeyim inananı. bu bildiğin kendinin ebediyen koruma altına almaktır. milleti bu kadar salak sanmanız da en büyük hatanız ve sonunuz olacaktır.
"hayır" yani nedir ki bu denetlenme, yargılanma korkusu? ne yaptınız da bu kadar yargılanmaktan, denetlenmekten korkuyorsunuz?
fındık kabuğu kadar aklı yoktur. muhalefet deriz ya hep hani. işte yine aynı şey hep bir karşı çıkma durumları. bu kez ülkenin parlak geleceğine muhalefet oluyorlar.
başbakan tarafından terör örgütleriyle aynı tarafta gösterilen insanlardır. ve sadece bu nedenden dolayı evet diyecekmiş. işte ülkemizdeki yönetim biçimi ülkeyi yöneten insanlar da bunlar. asıl olan ise ülkesini düşünen insanlardır hayır diyen insanlar.
akp diktasına dur demek için ben de hayır diyeceğim. kimsenin saltanatına çanak tutmam ben. karakterim, düşüncem tayyip ve onun gibilerin zihniyetine karşıyken celladımın eline kendi elimle silah vermem.
muhalefetin başkanlık sonunu getirecek ve ülke tek adamlığa doğru daha hızlı bir şekilde evrilecektir.
başkanlık ayrıca bir araçtır ve esas amaç gizlenmiştir. halkın önüne sunulan sadece güçtür ve o gücü aldığında yapacaklarına artık halkın dahi dur diyecek gücü kalmayacaktır.
ayrıca o zaman kandırıldık diyen olursa bilin ki o haindir, kandırılmamış bizzat bunu istemiştir.
ileride geçmişimden utanmamak, çocuklarıma iyi bir gelecek bırakmaya çabalamak ve ileride çocuklarımın babalarindan utanmalarına neden olmamak için binlerce yavşağın propaganda yaptığı şu dönemde "hayır" diyecek olmaktan gurur duyuyorum. umarım sayılarımız biner biner artar.