üzerinde fazla durulmaması gereken olaydır. insan bu; hüzünlenir ağlar, neşelenir güler. başbakan dediğin de insan sonuçta, ağlamış. sahte veya suni olduğunu tartışmanın bir anlamı yok, adamın içini bilemiyorsun. bu durumlarda hüsnü zan daha iyidir. "şehitlere ağlamadı" diyenlere de aynısını öneririm; adamı gece gündüz kameraya çekmiyorlar, ya evinde ağlıyorsa veya içi kan ağlıyorsa? Bu ihtimalleri de düşünmek lazım.
farzedelim gözyaşları sahte, referandumda daha fazla evet oyu için yapıyor bunu veya yaklaşan seçimler için biraz daha uzun vadede. yanlış diyeceksin, "cık"layacaksın, kınayacaksın; güzel de, türkiye'nin siyasi tarihinde kaç tane dürüst adam vardır? bir iki tane. hem siyaset dediğin kirli oyunlar değil mi, hile ve düzenbazlık gırla. "adam oy için ağlıyor" diyen tayfaya sorulması gereken sorular var; devlet bahçeliapo hususunda konuştuğu sırada "asamıyorsan al sana ip" diye urgan atması ne kadar samimidir, kemal kılıçdaroğlu'nun doğuya gidip siperde "ben çömelmem" diye ayakta durması ne kadar samimidir? hadi buyrun, böyle sorduğum an yemeyeceğim küfür kalmaz, değil mi? akp yandaşı, göbeğini kaşıyan adam damgaları vurmazlar mı bana? Halbuki, ne akp'ye oy vermişliğim-desteklemişliğim var, ne de erdoğan'a içten bir sevgim. yine de yaparlar.
son söz olarak şunu tekrarlayacağım; hüsnü zan arkadaşlar.
not: devlet bahçeli ve kemal kılıçdaroğlu sadece örnek için kullanılmıştır, adamların içini bilmediğim için bir yargıya varmadım, varmıyorum.
edit: 2. paragrafın son 3-4 cümlesindeki düşüncelerimi haklı çıkardığınız için teşekkürler. keşke mesaj da atsalardı, diyalog güzeldir. imla.
bildiğin reklamcı bu başbakanımız.siyasetle uğraşmasa topçu olucakmış belki ama bana kalırsa reklamcı falan olmalıymış.12 eylül anayasasının tarihini darbe dönemi anasayası ile aynı güne denk getirmesi bilmemne, cem uzan' ın beyaz gömleği ve döner dağıtması kadar sığ.
en son televizyondaki konuşmasında erdal eren' den bahsediyordu.geçenlerde ahmet kaya' nın şarkısını söyledi.yılmaz güney filmlerini sevdigini belirtti.
che tişörtü giyip, deniz gezmiş kapaklı kitap okuyarak devrimci olmak gibilerin devrimciliğinden bahsediyorum elbette.
şimdi de ağlama görüntüleri.gerçekten bildigin ağlıyor.gözyaşını siliyor falan.ibrahim tatlıses geldi benim aklıma.ota boka ağlıyodu o bi süre sonra sahte gelmeye başladı o da gerçi.insan sahte gülmeli bazen hatır gönüle de, sahte ağlamak neyin nesi bilemicem.
ama bir gerçek var ki, duygu sömürüsü ve herşey 12 eylül 2010 anayasası için ''evet'' oyu için ise ağlama be tayyip amcam evet te olsa hayır da olsa değişen zerre kadar bişi olmayacak.nasıl kenan evren tarihe gömüldüyse sende ve senin gibilerin görüşleri de ve bu görüşlerin meyvesi ana baba yasanız da gömülecektir.
edit:aynı oranda eksi ve artı oy almıştır.helal bana.
hiç boktan yere asılan onca kişinin mektubunu okumuş adam aloo! sırf eleştirmek için eleştirmeyi bırak da bi bak ne yazılmış o mektuplarda? kime seslenilmiş? sonuç ne?
giden gitti nasılsa di mi? o adamların katilleri hala ortalıkta cirit atıyor buna ne diyeceksin? sen, hala, başkalarının ölümden üzüntü duyan birine, (yalan da olsa, gerçek de olsa ) sırf görüşleri sana uymuyor diye, nefretini bi kez olsun kenara bırakarak düşün bunu.
nişanlıya yazılmış o satırlar, anneye yazılmışlar. kardeşe. kundaktaki bebeye. öküz de olsa insan biarz olsa içi yanar!
hala mı sızlamıyor ulan için? hala mı katillerden yanasın? ne zaman insanlığın meşgul tonu vermeyecek aq!
"sekiz yıldır iktidardayız neden bi halt etmedik 12 Eylül hesaplaşması için acaba" , diyerek ağlamadır diyemeyeceğim durumdur.Solculardan ve MHP den Evet oyu devşirmek için yalandan rol kesmedir.Ayıptır be.12 Eylülün sola ve sağa aynı zararı verdiği de ayrı bir yalandır.Türkeş fikrimiz iktidarda biz hapsiteyiz demişti netekim.
bazı aklı kıtlar 12 eylülün en büyük günahının idamlar olduğunu sanmakta. aslında bu dönem çıkardığı anayasayla ülkenin geleceğini de infaz etmiştir. şimdi kısmen de olsa yapılacak değişikliklerle prangalarından kurtulmaya çalışan bir ülke var. demek istediğim vereğiniz oy, sadece 12 eylülü yapanların yargılanmasının yolunun açılmasıyla, 12 eylülden alınabilecek bir intikam ihtimali doğurduğu için değil o dönem çıkarılmış hala da yürürlükte olan anayasanın bizi bağladığı zincirlerden birini koparma imkanı yarattığı için önemlidir.
ağlama olayına gelince idam edilmeden önce yazdığı mektupta '' nişanlıma da selam söyleyin allahtan iyi bir yuva kurmasını diliyorum'' (mealen) sözlerine adamın kahkaha atacak hali yoktu. di mi?
mhp'nin veya chp'nin 80 de kaybettiği taraftarları için çıkıp konuşmaması veyahut ağlamaması, onların mektuplarını okumaması çok garip. işin içinde bir iş olduğu belli. akp gibi 12 eylülden nemalanan bir partinin çıkıpta ülkücüler yada solcular için ağlaması, timsah göz yaşlarından başka nedir. dün şehide kelle diyen, abdullah öcalan gibi bir katilin düşüncelerini önemsediğini söyleyen bir insan, bugün çıkıp ülkücüler için ağlıyor ise, bu işde bir bit yeniği vardır arkadaş.
araştırmadan sırf bu gözyaşları için oy verecek insanlar tabi ki olacaktır. ama 80'lerde darbe alan her iki kesiminde sağduyulu olması ve 12 eylülden nemalanan bu partinin oyunlara gelmemesi lazım.
idam edilenler için ağlamak son derece normaldır. kim olursa olsun insanlar böyle bir sonu asla hakketmezler. haksızlıklar karşısında göz yaşı dökmek insanların ortak yanıdır. bu açından bakınca başbakanın zıt fikirlerin kesişim kümesinde kaldığı görülüyor.
ilki ne zaman cereyan etmiştir bilmiyorum. sonuncusu da bugünkü grup toplantısında gerçekleşmiş. katledilen gençlerin mektuplarını okurken. acıya göz yaşı dökmüştür. en acıya belki de. sahici gözyaşları bunlar. suni değil.
oy almak için tüm türkiye değil dünyanında önünde küçük düşmektir. tamam üzülecek bir durumda neden referanduma bir ay kala böyle bir şey yapıyorsun ki. sen yıllardır şehit düşen gençlere ağlasana. gerçi onlar senin için kelle.
oğlunun bir sanatçıyı öldürdükten sonra kaza izlerini belediye ye sildirdiği için çektiği vicdan azabındandır.
yoksa astırılan gençler, askerde şehit olanlar falan umrundamı olacak recep beyin.
