bugüne dek başbakanı kaç kez ağlarken gördünüz de samimiyet sorguluyorsunuz, hadi bülent arınç' a yönelik eleştirileri bu noktada anlarım. ama ben başbakan'ı yakından takip eden biri olarak söyleyebilirim ki atv' de katıldığı programdan sonra ilk kez bu şekilde gördüm. ne gazze konusunda ne türkçe olimpiyatlarında ne geçmiş meselelerde başbakan' ın ağladığını görmedim. yani gürsel tekin' den mustafa sarıgül' den bahsetmiyoruz; siyasette her zaman celalini ve merhametini birarada yürütebilmiş bir liderden bahsediyoruz.
neymiş efendim referandum öncesi neden malzeme yapıyormuş; yahu bu kadar mı idraki zayıf olur bir insanın, kardeşim referandum' da 12 eylül' le yüzleşecekse bu millet elbette başbakan 12 eylül' ü dillendirecek, hasıraltı edilen mevzuular gün yüzüne çıkacak, hemde başbakan' ın ağzından hesap sorarcasına...
nühühühü diye olmadığı ve yerlerde sürünmediği sürece beni etkilemez. yani insan bi bayılır, fenalık geçirir, kolonya falan verirler, " alkol değil üzüm verin bana " der, hah o zaman anlarım ama, olmamış tayyip diyoruz ve seni en zayıf halka seçiyoruz.
erdal eren'in ağbisi erkal eren başbakanın konuşmasında kardeşine de yer vermesini değerlendirmiş. sözleri aşağıda:
"Bu sözleri samimi bulmuyorum. Referandum öncesi kullanıyorlar. 12 Eylülü yapanların yargılanmasını isterim. Gönül isterki böyle olsun. Tek başına bu madde gelse önüme evet derim. Meclis'e de tek başına bu maddeyi getirse kimse hayır demez. Ama öyle değil. Referandumda asıl yapılmak istenenler başka. Diğer maddeleri geçirmek için bunu kullanıyorlar. O nedenle bu referanduma evet oyu vermek vicdanımı rahatsız eder. Çünkü yapılmak istenenler başka. O madde sadece başka şeyleri gizlemek için öne çıkarılıyor. Gerçek amaç olarak bunu görmüyorum. Esas başka, bu da ancak çeşnisi."
haberi okumak için 21 temmuz tarihli vatan gazetesinde can ataklı'nın köşesine bakabilirsiniz.
ben başbakanın çocuk yaşta idam edilenler için gerçekten üzüldüğünden hâla eminim. ama idamları kullandığından da eminim. plan var, ve o planda başbakanın gözyaşları çeşni olarak bulunuyor. neden şimdiye kadar bu idamları gündeme getirmedi? duygularını neden sadece şu an bizlerle paylaştı?
o değil de bu tür entrylere dadanıp sürekli "akpli değilim ama.., hiçbi partiye yakın değilim ama.., akpye hiç oy vermedim ama.." diye başlayan entrylerle rte ve tayfasına övgü düzen fanboylara hayret etmemek elde değil.. cikletten mi çıktınız arkadaş, gazete yorumlarında, forumlarda, sözlüklerde hep aynı numarayla akp propagandası yapmalar..
ağlayın siz ağlayın, seçimlerden sonra daha çok ağlayacaksınız..
timsah gözyaşının daniskasıdır. Şehide kelle diyecek kadar ruhsuz bi adamın mustafa pehlivanoğlu'nun şiirinde ağlaması (bkz: sende bunu yedin) amaç basittir efendim kitle kazanmak.
(bkz: tükür oğlum rte'nin suratına)
referandum anketlerindeki sonucu beğenmemiş ki, ağlama tiyatrolarına kadar düştü recep bey. televizyonların canlı yayınınları önünde bu derece ucuz numaraları seyrederken ben utandım be... rte nin ağlamasıyla akp sıralarından kopan alkışa ise diyecek birşey yok.. ağlasanız da, hıçkırsanız da bu düzenin hesabını vereceksiniz..
solculardan yana prim yapmaya çalışmanın güzel bir meyvesidir. kankası fetto'dan öğrenmiş olsa gerek, zira o daha profesyonel ağlıyordu. ama yine de meclis içindeki akp'li zambakların çoğunu ağlatmayı başarmış, sonuç almıştır.
30 yıl sonra ağlamak kolay. şimdi herkes ağlıyor. peki 30 yıl önce neredeydin, ne yaptın, tankların önüne mi yattın diye sorarlar adama? o dönemde idam edilenler, işkence görenler sağcı, solcu, fraksiyon olarak kürtçü, türkçü, alevi, faşist, ülkücü, terörist, maoist, leninistlerdi. bir tek islamcılara dokunulmadı. islami siyaset 80 sonrası serpildi, büyüdü. bugün türkiye'nin gelmiş geçmiş en güçlü iktidarı oldu. ne garip o darbe sayesinde semirenler bugün o darbeyi lanetleyip şov yapıyorlar ve daha da garibi benim halkım bu şova, bu illüzyona gözü kapalı inanıyor.
samimi olduğunu belirtiği bir andır.ağlayan başbakan değil duyarlı bir türk vatandaşıydı bu açıdan bakmak lazım en azından 12 eylül darbesini çok net şekilde ortaya koydu.
17 yaşındaki erdal eren'in yaşının büyütülerek idam edilmesine tepkisiz kalan ama onun gibi nicelerini öldürmeye teşebbüs etmiş ve nitekim de başarmış olan insanlar(!) için istismar yapan şahsiyetin tüm davranışları gibi inandırıcı olmayan hareketidir.hareketin kralını referandumda görecek olan kişinin 6. hissi de denebilir.