Nelly arcan'ın bir kitabı.. kitap türkçeye "fahişe" oLarak çevriLmiştir.. bu kitapta yarı otobiyografik öğeLer yer aLmaktadır.. romantik bir kitap değiLdir..
maddi imkansızLıkLar yüzünden kötü yoLa düşen, "aLtın kaLpLi" bir fahişe yok bu kitapta.. bir yandan yakasını bırakmayan baştan çıkarma arzusu, bir yandan da hayatın kendisini öLümün kıyısına getiren bir seyir izLemesi yüzünden fahişeLiğe sürükLenen genç bir kadınLa; kLişeLere sığamayacak kadar gerçek, ete kemiğe bürünmüş bir fahişe iLe karşı karşıya kaLacaksınız bu kitapta.. bu en eski mesLeği icra ederken öLmüş kız kardeşi'nin adını kuLLanan, kendi yarattığı cehennemde bir çıkış yoLu ararken aiLesini, arzuLarını, seçimLerini sorguLayan bir fahişe..
--spoiler--
... evet çok acı çekmek gerek, yoksa cennet fikri pek cazip oLmaz, daha fazLa acı çektikçe diğer insanLarın budaLaLığı ve kirLi arzuLarı daha iyi kanıtLanmış oLur ve budaLaLık yüzünden daha çok acı çektikçe, cennet yakınLaşır..
--spoiler--
--spoiler--
kadınLar kamış kaLdıran birer organdır..
--spoiler--
Fransızca da fahişe anlamına gelen ama günlük kullanımda fransızların "kahretsin", " tüh" , " hay aksi " , " vay bee" gibi anlamlarda kullandığı bir kelime.
yanılmıyorsam "püten" şeklinde telaffuz edilen, bir diğer acayip fransızca kelime.
yıllardır "puteyn" diyorum lan ben. burada dediğim için sorun olmuyor gerçi.
ha bir de belirteyim, hassiktir yerine putain demiyorum lan. küçükken dayımı fransızca film izlerken gördüydüm. kadın putain diye bağırdı. dayım gülünce annem ne olduğunu sordu, o da söyledi. ordan aklımda kaldı yani. öğrendiğim ilk fransızca kelime putain olmuştu. severdim. "puteyn" derdim. ingilizce gibisi yok boolm.
geçtiğimiz aylarda okuduğum ayrıntı yayınlarından çıkan nelly arcan kitabıdır. üstünü renkli kalemle çizip, ertesi günü blog adresimde paylaştığım bölüm şöyledir:
--spoiler--
Tepesinde yuvarlak ampullerden bir tacın yer aldığı kocaman bir ayna var, ampul sayısı on beş ve bu sayı çok fazla, çünkü bu sayıda ampulle insan kendinden başka bir şey görmüyor, oysa ben kaçamak bakışlarla, göz ucuyla bakmak isterim kendime yalnızca, kendimi bu derece görmek istemem , zaten makyaj da bu yüzden icat edilmedi mi ? Gerçeklikten uzaklaşmak için