bu devirde herkesin mutlu hissetmeye/olmaya ihtiyacı varken okunmaması gereken, okunmamasını tavsiye ettiğim kitaplar bütünüdür.
Hayvan çiftliği ve bin dokuz yüz seksen dört. Korkarak okumuştum.
erdal demirkıran (bkz: sen şimdi gidecen ya cehennemin dibine git)
ufaklık, hişşt
(bkz: ethica)
Nietzsche(bunu tek seferde yazmak her babayiğitin harcı değil) ağladığında.

Şeker portakalı.

Fareler insanlar.

Ha bu arada ben hâlâ godot'u bekliyorum.
Tehlikeli Oyunlar. Okuduğunuz süre boyunca Her şeyi sorgulatır.
(bkz: sen 17 yaşımsın)

(bkz: gece gölgenin rahatına bak)

(bkz: danla bilic ile makyaj sanatı)

(bkz: kahraman tazeoğlu tüm kitapları)

(bkz: hüzünlü bir ponçik)
masumiyet müzesi
Onlar da insandı
uçurtma avcısı
kırmızı saçlı kadın
leyla
vs vs.
Tusdata farmakoloji soru kitabı.
Gayet de psikolojimin içine etti. Tavsiye ederim.
kötü kızlar asla ölmez psikolojimi altüst etmişti.
(bkz: kinyas ve kayra)

--spoiler--
adamlar hiçbirimizin altından kalkamayacağı bir hayat yaşıyorlar ama birisi yalnız başına kapuçino içerek ölüyor, ötekisi de memlekete aids olarak dönüyor.

oysa ben bunları afrikada rakı bulduklarında içselleştirmiştim, ikisinin sonu da benim sonum demiştim, bak noldu şimdi? (sakalı ters elle kaşıma hareketi)
--spoiler--

edit: haklı olarak spoiler uyarısı aldım, teşekkürler lavandula.
(bkz: genç werther in acıları)
(bkz: sofinin dünyası)

Psikoloji belası bunlar. Bence okumayın. Mektup falan kafayı karıştırıyorlar.
Aşka ve kadınlara dair - arthur schopenhauer.
içinde varoluşçuluk felsefesi barındıran kitaplardır.
Bir numara: yabancı. Allah için çok akıcı bir kitaptı. Fakat boğulma hissine kapıldım.
iki numara: Bulantı. Yabancı kadar etkili olmasa da hakikaten midemi bulattı.
Ve aslında tiyatro sınıfından sayılan godot’yu beklerken.

Ha 10 üzerinden 7 üstü puan verdim o da ayrı mesele.