erkeklerin kadınlardan daha fazla şiddet uyguladığı söyleniyor. oysaki oranlara bakarsak kadınlar aile içi şiddete erkeklere göre daha yatkın.(yanlış hatırlamıyorsam kadınların işledikleri cinayetlerin % 60'ı aile içinde olurken %40 ise diğeri oluşturuyordu. erkeklerin işledikleri cinayetlerin ise sadece %20'si aile içi şiddet kalanı ise diğer.)
peki neden göze batıyor erkeklerin yaptıkları?
çünkü
1-erkekler kadınlardan yaklaşık 3 kat daha fazla cinayet işliyormuş. (kaynak cia-amerikan halkı için)
2-onur patlaması yaşayan(!) basın!
ikinci konu tecavüz gibi konular:
yine bir tık uzaklıktan bakarsak kadınların uğradıkları cinsel istismar ile erkeklerinki arasında şaşırtıcı bir şekilde fark yok! (inanmayan tarafsız bir tıktan bakabilir.)
üçüncü konu ise sözde sosyal haksızlıklar:
1- askerlik konusu(ya paran ya canın ya da zamanın artı işsiz kalman!)
2- 5 yıl erken emekli olma (çocuk doğurma hariç)
3- Aileden faydalanma süresi(18 yaş altı vs. ömür boyu)
4- diğer 'pozitif' ayrıcalıklar
dördüncü konu eğitim:
kadınlardaki akademisyen oranı erkeklerin çok az da olsa üstünde.
beşinci boyut *
erkeklerin kendi hemcinslerine oranla kadınlara daha fazla şiddet uygulaması (yazdıklarım içinde sadece bunu kaynağa dayandıramayacağım)
altıncı konu: kadının beyanın her zaman esas olması.
...
not: dünyada adalet falan hiç bir zaman olmayacak. malum çıkar grupları araştırmamış bir grup insanları kendi çıkarları için kullanacaklar ve o grupta kendilerine verilen hakları abartarak daha fazlasını isteyecekler!
insanı yoran bir şey, bu aq ayarsız toplumu eşit hak verme muhabbetini anlamadı, halkın genelinde o kapasite yok, tanrı ezilen kadınlar kadar eşitlik diye hakları gasp edilen erkeklere de sabır versin, güç sizinle olsun.
Erkek ölürse göstermelik üzülünür, kadın ölse gözyaşı sular seller olur. Oradaki üzüntünün de temel dayanağı korkudur muhtemelen, insan olan hepsine üzülür.
Alıkonulan, tecavüz edilen, öldürülen kadınların cinayetlerini erkek cinayetleri ile bir tutan, fiziksel rahatsızlıktan yani regl olmalarından kaynaklı işe gelememelerinden, askere gitmemelerinden dolayı erkeklerin haksızlığa uğradığını düşünen bir güruhtan bahsediyoruz. Mantıklı şeyler yazmalarını beklememek gerek.
iki cinsiyetin de ayrı sorunları var. Erkek olmak kolay olmamakla beraber kadın olmakla kıyaslayabilir bir mesele değil.
hukuk sistemindeki pozitif ayrımcı kanunlar, halkımızın "ama o kadın" ya da "ama o böyle böyle" diyerek her şart altında amguard ya da sjw olarak savunması ve daha nice benzer sebepler ile başta kadınlar olmak üzere genel olarak bütün insanlara olan güveni kırmayı başaran olay. tamam, onlara göre pozitif ama bana negatif amk.
Pozitif ayrımcılık, yalnızca “dezavantajlı” gruplara mensup bireylere verilen ekstra haklardır. Pozitif ayrımcılık, dezavantajlı gruplar herkesin rahatça kullanabildiği bazı hakları çeşitli sebeplerden dolayı kullanamayabileceği için; onlar ancak bazı özel bir takım haklara sahip olurlarsa çoğunlukla gerçekten eşit olma şansını yakalayabilecekleri düşüncesiyle yapılır.
Örneğin Türkiye'de herkesin kamuya açık tuvaletlerden yararlanması bir (negatif) haktır. Ne var ki tekerlekli sandalye kullanan veya başka engeli olan kişiler çoğu zaman bu tuvaletlerden (merdivenler, dar alanlar vb. sebeplerden dolayı) yararlanamazlar. Bu durumda devlet bu tuvaletlerin açılması ve kullanılması ile ilgili düzenlemelere bir madde ekleyerek bu dezavantajlı grup için ekstra pozitif düzenleme yapar ve der ki: "tuvaletlerin girişinde şu-şu ölçülerde rampa, tuvalet kabinleri, kapıları, lavabolar şu-şu özelliklerde olmak zorundadır". işte bu durumda devlet dezavantajlı kişiler için bir pozitif hak öngörmüş, bu kişilerin herkesle gerçekten eşit olabilmesini ve negatif haklardan yararlanabilmesini sağlamış oluyor.
Pozitif ayrımcılık fazladan bir hak değildir. Sadece herkesle gerçekten eşit olunabilmesinin garanti altına alınmasıdır.
Kaynak: vikipedi
günümüzün kanseri de bu. ezildik diyen her zümre, kendilerini aslında ezmemiş zümrelerin ağzına sıçmaya çalışıyor bu illet yüzünden. amerika'da siyahi falan hikayesi, bizde de modern kadında var bu hikaye. eşitlik istiyoruz diyorlar, bakıyorsun sonra aslında istedikleri bildiğin imtiyaz üstüne imtiyaz. bence kadın ve erkeklerin aralarında kocaman bir düşmanlık yaratmaktan başka işe yaramıyor bu zımbırtı.
Halkçılığa zıt mı acaba çünkü tdk sözlükte halkçılık, topluluk hiçinde hiçbir ayrıcalık kabul etmeme tutumu ama pozitif ayrımcılıkta toplumda eşit olmadığı düşünülen kişilere ayrıcalık tanınıyor.
Evet, pozitif ayrımcılık, halkçılıkla pek uyuşmuyor gibi. Halkçılık herkesin eşit olmasını savunsa da, pozitif ayrımcılık dezavantajlı gruplara biraz daha fırsat tanıyor. Yani, eşitlik sağlamak için aslında bir dengeleme yapılmış oluyor. Dezavantajlı gruplara ekstra fırsatlar verilip onları biraz daha desteklemeye çalışıyorlar. Halkçılık herkesin eşit olmasını istiyor ama pozitif ayrımcılık bunu sağlamak için farklı bir yol izliyor.