anlamak için herhangi bir entelektüel birikim gerektirmeyen, genelde polisiye, gerilim-macera, aşk gibi konular üzerine olan çöp kitapların yazarları. sadece türkiye'dekilerin sayısı bile saymakla bitmeyecek olmakla birlikte sağ baştan ilk akla gelenleri sayarsak; tuna kiremitçi, hakan günday, ahmet ümit, canan tan, ipek ongun, ayşe kulin, buket uzuner, pınar kür ve elif şafak'ı ve hatta iskender pala'yı sayabiliriz. orhan pamuk bu listede yoktur. hakkını yemeyelim şimdi.
ek; sayılan isimlerin yüzde 60'ının kadın olması ilginç. yani şimdi cinsiyetçi bir yaklaşım göstermek istemem ama kadınlar edebiyattan da pek anlamıyorlar. üzgünüz.
pink freud
tuna kiremitçi
kısmen elif şafak
kısmen yekta kopan
kahraman tazeoğlu
kısmen hakan günday
bir de sonradan yüzeyselleştirilerek popüler edebiyata malzeme yapılanlar vardır. cemal süreya bunların balında gelir. can yücel ve nazım hikmet vesaire.
popüler edebiyatçı, popüler olmuş ve herkesçe tanınan yazar demek değildir. popüler edebiyatçı; gündelik kaygılarla yazar, zamanın modasına uygun eserler verir.yazardan çok yazmandır. ( bkz: mikhail bahtin) bu sebeple basıldığı yıllarda okunur saha sonra okunmaz. örnekleri verilen cemal süreya, can yücel, nazım hikmet popüler edebiyatçı değil dir; fakat iskender pala, tuna kiremitçi, ayşe kulin popüler edebiyatçıdır.
not 1: bir de popüler edebiyatçının en büyük dostu reklam sanayisidir. eğer bu edebiyatçıların reklam yapılmazsa okunmazlar ama cemil meriç reklam yapılsa da yapılmasa da okunur.
not 2: peki popüler edebiyat neden bu kadar geniş? cevabı gayet basit: gündelik kaygılarla yazanlar her zaman karşılarında geniş kitleler bulur.
not 3: 1990dan sonra ( bkz: kapitalist edebiyat) yazılan bütün bestsellerlar kötüdür. çünkü herkesin anladığı eserler derin ve edebi değildir. herkes için yazılmıştır.
tutmuş kitabında yansıttığı tarzı diğer kitaplarında da kullanan yazardır. oysa bu kitaplar çoğu güzel filmin devamı niteliğindeki filmlerin kötü olması gibi sürprize açık değildir.
bu insanı eleştiremeyiz. yani reklam yazarlığı diye bişey var. tonla meslek var. insanlar para kazanmak zorunda. ama, eserin değeri ortada. eserin hedef kitlesi de ortada. zaman en iyi eleştirmendir, dediydi biri.
üç tane anlamlı gibi görünen içi boş cümleyle kitabı idare ederler normalde 100 150 sayfalık bir kitabı da yazı fontunu büyütüp sayfa sonlarında iki paragraflık boşluklar bırakarak 350 sayfaya çıkarırlar kağıt israfıdırlar.
Aşk, intihar, "allahsızlık", bozuk psikoloji gibi konuların küfürler ve devrik cümleler ile saçma sapan yazarımsıların kaleme alması ile oluşan popülist "kitap"lardır.
Bu kültürün en önemli yazarları: Elif Şafak, Canan Tan, Ahmet Batman gibi isimlerdir. Biraz Cemal Süreyya ve Can Yücel alarak Necip Fazıl ve ya Nazım Hikmet katarak yeni bir "bakış açısı" yakalayanlar da mevcuttur.
insanların ilgisini çekmek için edebi değeri olmayan beş para etmez kitaplar yazan adamdır. Raflardaki o süslü kapaklı, arkasında birsürü adamların övdüğü kitapları hiç tavsiye etmem önce gidip bir montaigne'yi falan oku sonra al bunlardan birisini eline bak bakalım okuyabiliyormusun kitaba uçan tekmeyi vurduğun gibi pencereden dışarıya fırlatırsın.
Kapitalizmin köpeğidirler. Para kazanmak için yazarlar. Eserleri edebilikten uzaktır. Bizim salak okuyucularimiz da bunların kitaplarını alırlar sırf hava atmak için ortamlarda.