polis

entry787 galeri88 video19
    50.
  1. başrollerinde haluk bilginer ve özgü namal olan,16 şubatta gösterime girmiş,konusu bir polisin bir suçluyu öldürmesi sonucu bütün ailesini kaybetmesi olan,şiddete meyyalim vallahi dertten sloganına sahip film.
    2 ...
  2. 51.
  3. başındaki dövüş sahnesiyle birlikte verdiğim dokuzytl'nin içime evlat acısı gibi çöktüğü filmdir.
    --spoiler--
    polis memurunun yetiştirdiği her çocukta, hatta torunlarında bile hafif psikopatlıkların görülmesi; ingilterde yaşayan en küçük çocuğun nispeten normal olmasıyla kendisini bir nevi kurtarmış olduğunu düşündürdü bana.
    --spoiler--


    --spoiler--
    ilk ölen kızın intahar sahnesi,en büyük oğlun onca rahatsız ve şiddet yanlısı tutumuna rağmen çocuk polisi olması, özgü namal'la haluk bilginer'in karşılıklı kusuştukları sahne, torununun "denize attığımız adam da mı annesinin yanına gitti dede?" sorusuna "o anasının şeyine gitti..." esprisi gibi ince düşünülmüş güzel ayrıntılar barındırmasına rağmen filmde ilk sahne, son sahne * * , küçük oğlun öldürülüşünün üst üste * gösterilerek etkisinin yitirilmesine sebep olunmuş sahne, polis merkezinde başkomiserin peşinde kuyruk gibi altı dedetifin dolaşması gibi komik, anlaşılamamış sahneler de bir hayli fazlaydı.
    --spoiler--

    kısacası çok güldük, çok sıkıldık, keşke haluk bilginer oynamasaydı bu filmde dedik... beşytl'ye de sinemalar biliyorsanız gidin, ya da evde dvd keyfi yapın, ya da izlemeseniz de bir şey kaybetmezsiniz...
    1 ...
  4. 52.
  5. ne kadar çok çorba içtiklerine akıl sir erdiremediğim devlet memurları gürühü.
    2 ...
  6. 53.
  7. sürrealist ve film noir. şu iki özelliği bile filmi izlemeniz anlamına geliyor. farklı bir film. her şey seyircinin gözüne sokulmuyor. dikkatli izleyici ve düşünme gerektiriyor.
    4 ...
  8. 54.
  9. filmin sonunda öyle bir sahne var ki bir an kadir inanır geldi gözümün önüne.
    --spoiler--
    -seni seviyorum de*
    +seni seviyorum*
    -yalan söylüyorsun
    --spoiler--
    3 ...
  10. 55.
  11. baş rollerini haluk bilginer ve özgü namal'ın paylaştığı, giriş müziğini cezanın seslendirdiği bir türk filmi..ayrıca filmin müzikleri filmden daha çok ilgi çekmiştir ..
    1 ...
  12. 56.
  13. haluk bilginer'in aşmış oyunculuğu için bile izlenmesi gereken film. Bok atılacak çok yeri var ama koşa koşa gidilen bir hollywood filmi kadar güzel. Güldüren, insanın kanını donduran* sahneleri izlenmeye değer kılıyor filmi...
    2 ...
  14. 57.
  15. çekim olarak david lynch, konu olarak tarantinoyu anımsatan,filmi öneren murat menteş in dublörün dilemması gibi ironik, yaşasın artık bizim de kara filmimiz oldu dedirten film.dialoglar özgün,espirileri kasmıyor.filmdeki anlaşılmayan, nerden geldiği belli olmayan yerler kara filmin özelliklerindendir.

    müzikler tam oturmuş.

    piknikteki müzikal, sahildeki burunda sigara söndürme sahnesi vs. vs. bunları artık bizim filmlerimizde de görmek istiyoruz.

    ömründe bağımsız film seyretmemiş,kara filmden haberi olmayan, geneçeterekecelele dalgasına kapılıp bir pazartesi/perşembe öğleden sonrası, polisiye filmi seyreceğini zannedip giden gençliğe yaranamayacaktır.

    (bkz: tekvir suresi)
    6 ...
  16. 58.
  17. off derim çok iyi bir filmdi. öncelikle yönetmene alkış, ben Türkiye'de böyle çekim yapılabileceğini hiç ummuyordum. haluk bilginer de müthiş oynamış. müzikler ve hareketler her şeyin ahengi çok iyi ayarlanmış. uzun lafın kısası kimse kaçırmasın bu çok çok iyi filmi.
    4 ...
  18. 59.
  19. Senaryo oyunculuk ve değişik anlatım tarzıyla güzel bir film. final sahnesinin biraz havada kalması tartışılabilir . Kaldığı yereden bir devam filmi çekilse daha güzel olabilir.
    1 ...
  20. 60.
  21. 61.
  22. 'haluk bilginer'i aynı sürede bir bankta otururken çekip adına "film" deseniz yine aynı şey çıkardı ortaya' dedirtecek kadar sıradan, vasat, tarafımdan tavsiye edilmeyen bir film.
    3 ...
  23. 62.
  24. gerçek anlamını gayet iyi özetlemiş bir polisin kendi açıklaması:"devlet içinde devletleşmiş bütünün parçaları".
    1 ...
  25. 63.
  26. katıldığım bir gösteride elindeki jopuyla üzerimde harikalar yaratan mesleği yapan kişiye verilen isimdir.
    6 ...
  27. 64.
  28. haluk bilginer ile özgü namal'ın başrolü paylaştığı haluk bilginer 'in mükemmel olduğu fakat çok sıkıcı, sadece, sıradan konusu olan ilk yarıda ne zaman bitecek lan bu diyeceğiniz film. çıkan sonuç; boşuna gitmeyin.
    1 ...
  29. 65.
  30. sırf aşağıdaki usta için izlenir. başka da bir şey yok filmde. kurgu, senaryo, mekan seçimi, diyaloglar... hepsi berbat.

    (bkz: haluk bilginer)
    2 ...
  31. 66.
  32. çelişkiler üzerine kurgulanmış , ve yine kurguda da çelişkiler olan güzel film.
    mesela zaman da tam olarak belli değil filmde.

    dikkat edin komiser rami'nin evine 70'li yılların eşyaları , telefon bile çevirmeli filan. halbuki filmin diğer ögeleri günümüzdeymişçesine. hatun'un arabası , evinin tasarımı. rami'nin olaylara bakışı da zaten günümüz dünyasının anladığı anlamda bir ilişkiler ağı değil. o daha bir gelenekselci bu bağlamda.

    bu filmde iyice anladım ki türkiyenin al pacino'sudur haluk bilginer. evet illa birileriyle kıyas yapma derdinde değilim , ama performansıyla göz doldurması , babacan tavırları , suratının bir yanının hep tebessüm etmesi bu benzerlikleri pekiştiren ögeler.

    not: filmi de 8 ytl öğrenci biletiyle izmemiş birisi olarak yorumsuz geçmeyim istedim. al bir çelişki daha.
    3 ...
  33. 67.
  34. çok yavaş akan, basit kurgulanmış, haluk bilginerin bile kurtaramadığı vasat bir film. filmin bitiminde yazılar aktıktan sonra bi sahne daha bekledik ama yoktu. yine de birkaç hoş sahne vardı ama sinemada izlemeye değer mi derseniz bence değmez.
    1 ...
  35. 68.
  36. haluk bilginerin devlesip ucurdugu izmitli yonetmen onur unlunun ilk sinema filmi.
    2 ...
  37. 69.
  38. beyin kanseri olduğunu ve 2 ay ömürünün kaldığını söylediğiniz bir adamın tepkisinin "kocaman gözleri vardı" olması ne kadar aşık olduğunu gösteriyor, ama karşılıksız kalması kötü.
    4 ...
  39. 70.
  40. her ne kadar kalitesiz dövüş sahneleriyle bezenmiş olsa da , türk sineması açısından güzel bir eser..

    --spoiler--
    filmin son sahnesinde , haluk bilginer in kadir inanır ın tahtına da göz diktiğini fark etmeden geçemedik
    --spoiler--

    * *
    3 ...
  41. 71.
  42. taxi driver'a gönderme yapılan filmdir.. bkz: bana mı dedin?
    ayrıca bir sahnede bütün polislerin aynı anda vurularak öldürülmesi fena halde rezervuar köpekleri'ni anımsatmıştır.
    ayrıca filmi izleyenler için bkz: dünya tuhaf
    3 ...
  43. 72.
  44. polis teşkilatı'nın kuruluşunun 162. yılı dolayısıyla hazırlanan reklam afişlerinden alıntıdır:
    -polis, kendinden çok toplumu düşünen insandır.
    -höynk???
    2 ...
  45. 73.
  46. kanımca fazla uzun, ses miksajı ve görüntü yönetmenliği vasat, rahatsız bir film. haluk bilginer'in yakarışları ihsan yıldırımvari olmuş ama yine de haluk bilginer'in filmi olmuş bu film. barda ve gemide gibi riskli filmler statüsüne konulabilir, böyle filmler ya izleyiciyi türk sinemasına bağlayacak ya da iyice soğutacak.
    2 ...
  47. 74.
© 2025 uludağ sözlük