dün ayın 15 i olması itibari ile maaş günüydü. maaşımı çektim, kredimi, kredi kartımı, kirayı, faturaları ödedim. parayı elime almadan harcadım yani. sonra düşündüm. para ne kadar anlamsız bir şey olmuş benim için. kanepenin üzerinde sağa sola saçılmış bozuk paralar var mesela. eskiden olsa hepsini sayar cebime koyardım. hesap yapardım ne için ne kadar harcayacağım diye. almak istediğim şeyler için hayal kurardım. ama hayalini kurduğum şeyleri alınca gördümki asla beklediğim kadar mutlu olmuyorum. sonunda şuna karar verdim. para benim için anlamsız ve boş birşey. ben asla daha fazla kazanmak için uğraşmam gibi geliyor. halbuki çocuğuna mama alacak baba için ne büyük bir şey para. ya da kirasını ödeyemeyen öğrenciler için 100 tl ne kadar kıymetli, karnı aç olan biri için 3 tl ne kadar kıymetli... hasılı dostlar. paranızı anlamlı şeyler için harcayın. birilerini mutlu edin, birilerinin hayallerini gerçekleştirin, seyahat edin, çünkü cüzdanda duran paranın kağıt ve mürekkepten farkı yok bu dünyada.
kıymetli olması, insanı yanlış davranışlara sürükleyebilen. diğer kıymetli her şey gibi. bir kadın gibi. aile gibi. yalnız paranın her düğümü çözebilmek gibi bir huyu var. bu da objektif bakıldığında değerini birinci sıraya koyuyor. bir iş kurmayı, bir evlilik yapmayı, ailenizin gözüne girebilmeyi planlıyorsanız bu meretten gerekiyor. yüksek tutarlı ameliyatlar için de bu meret gerekiyor.
bu sebeple, insanın günahlarının en büyük sebeplerinden birini oluşturuyor. huzurla reddedilemeyecek bir bağlantısı var. hırsızlık, dolandırıcılık keyfi yapılacak işlerden değil. daha evrensel bir örnek için hitler' in yahudilerin zenginliğine ne denli imrendiğine ve sırf bu sebeple çıkardığı savaşa dikkatinizi çekerim. patronların işçi hayatlarını önemsemeden sırf daha çok para kazanmak için almadığı güvenlik önlemlerine, soma' ya dikkatinizi çekerim. düşünsenize, bir insanın hayatı bile daha önemsiz olabiliyor bu meret karşısında. 3 yerine 5 kazanabilmek için, yüzlerce insanın ölüm ihtimali gözünü korkutmuyor mal sahiplerinin.
halbuki bunu elde etmenin meşru yolları olmalı. yüzlerce, milyonlarca lirayı tek bir kuruşu dahi haksız kazanç olmayacak şekilde elde etmenin mutlaka meşru bir yolu olmalı. insanlar daha güçlü olmayı hep arar, bunu inkar etmek zor. ama bu hırs insanlıktan çıkaracak denli güçlü olmamalı.
para da bence bir element hatta en yetenekli element. diger elementleri hayatlari hatta imsanlari satin alip sekillendirebiliyor. periyodik cetvele eklensin arkadar...
dunyada satın alamayacağı sey olmayan kağıt parcası.
hatta dini bile,bugün yuzde 98-99 u musluman olan turkiyede bile her insana 500-750 milyar para verseniz dinini çok rahat degistirir.
bir kağıt parçasından başka bir şey değil. bir kızıl derili atasözü ; "para karın doyurmaz" der. doğru, parayı yiyemezsiniz.
ama bu onun kölesi olmadığınız anlamına gelmiyor, yaşadığımız sistemde. paraya köle olursun çünkü Onsuz olamayacağını; ciğerlerime çektiğim hava kadar hayati olduğu fikri tüm hücrelerinde geziniyor.
bir icadın hayatı kolaylaştırması gerekirken; hayatı her zamankinden daha da yorucu ve zor hale getirebileceği algısından uzak yaşıyoruz. Modernleşme ve onun panpası kapitalizm hayatımızı sikmekten başka bir dertleri yok. bizler onların yan ürünü "para kazanma hırsı" ile programlanıyor ve bir çok insanı hayattan siliyoruz, sonra tabi ki silinecekler konserine en önden biletimizi almış oluyoruz.
Para yoksa, evlilikler sarsıldı, çocuklar öldü, devletler çöktü, şirketler battı, akraba akrabayı sattı veya kanserli bir şekilde bir parkta can çekiştik.
Parasız insan yemek bile yiyemedi, (dünyada 1 milyar insan tamamen aç, 2 milyar insan ise açlıkla yüz yüze) insanlığın en önemli ihtiyacından biri olan barınma ihtiyacını karşılayamadı.
peki ya saygı ve sevgi? onlar bizim için umut olmalı...!
saygı ve sevgiyi kişinin parasının azlığına ve çokluğuna göre belirledik. Parası çok olanın önünde ceket iliklerken parası az olana selamı dahi kestik. Hümanist bazı söylemler haricinde parasız insanları sevmez toplum. Onların işini görmez. Toplumda onların statüsünün öyle olduğunu, bizim farklı olduğumuzu kabul ederiz...
para bir bağımlılıktır. bu ne sigara bağımlığına, ne uyuşturucu bağımlılığına nede alkol bağımlılığına benzer. hatta bu sigara, alkol ve uyuşturucu bağımlılığını toplayıp bir milyon ile çarpsanız dahi, para bağımlılığının verdiği zarar kat sayısının yanına bile yaklaşamazsınız ! para kitlesel halde her mikro saniyede yok eder...