eski ''para''ların bir tutku haline gelmesiyle sahip olunan uğraş(hobi)tır. koleksiyon deyince akla pul gelir çünkü bulması en kolay ve masrafı en az olan materyaldir.
para koleksiyonculuğu ; sabır , bilgi, koruma ve tutku ister. örn ; selçuklu döneminden kalma bir sikkeyi kaybetmek veya yüzeyine hasar vermek , evlat acısı gibidir.
sanılanın aksine sıkıcı olmayan , eğlenceli , kişinin kültürel birikimine katkı sağlar.
örn ; sadece ortasında delik bulunan metal para koleksiyonu, cumhuriyetin ilk yıllarında basılan paraların toplanması (atatürk'ün kaşları uzun mu kısa mı , yılı gibi detayları vardır), tarih sayfasından silinmiş devletlerin paraları ise en değerli olanlarıdır.
kapsamlıca bir şekilde sahip olduğum koleksiyondur. bir tutkudur, o paralara gözünüz gibi bakarsınız. elinizdeki bakteri, ter, havanın nemi gibi faktörlerden etkilenmemesine kadar düşünürsünüz.
içinde 50'lerin ortası delikli 1 kuruşundan tutun 60'ların 70'lerin lira ve kuruşları, marklar, centler, yugoslavya, çekoslavakya, makedonya, rusya, bir sürü ülke paraları bulunmaktadır, hatta bazıları o kadar eski ki paslanmış neredeyse. güzeldir, hoştur.
ilkokulda pul koleksiyonu ile birlikte başladığım; öyle pek geniş olmayan, sıradan bir koleksiyondur. bu düşüncem sanırım misafirliğe gittiğimiz bir evde cam sehpanın altında koyulan eski paraların ilgimi çekmesiyle başladı. sonradan nereden bulduysam eski zamanlara ait 1 tl, 50 kr, 25 kr, 10 kr, 5kr, 10tl, 25 tl vb. madeni paralar girmişti koleksiyonuma. (sadece delikli paraya denk gelemedim) zamanın artık yeni yeni geçmeyen paralarını da harcamak yerine yerine saklamayı tercih etmiştim. (hala daha çok değerli olmadığı sürece artık geçmeyen paralardan bir-iki numune saklarım) yabancı paralar ise daha çok tanıdıkların verdiği ve yerden (evet yerden) bulduğum paralardan oluşmakta. sscb paralarını babamın rusya'ya giden arkadaşı, bazı bulgar paralarını bulgaristan'a giden bir arkadaşım, güney kore paralarını güney koreli mektup arkadaşım vermişti. diğer tüm yabancı paralarımı ise (hepsi madeni) yerden bulmuştum. bunlar arasında bulgar parası leva, yugoslav parası dinar, avusturya shillingi, ingiliz penny, alman PFENNIG'leri falan vardı. muhtemelen yurtdışından gelen gurbetçilerin düşürdüğü paralardı bunlar. işin ilginci bursa'ya o kadar arap turisti gelmesine rağmen bir tane arap parası bulamadım yerden bu şekilde. *
para koleksiyonu yaparken bir temayı benimsemekte fayda vardır. özellikle nadir olan paraları bulabilmek kişiyi mutlu eder. tabi nadir olan paraların ederi fazladır. paraların kondisyonu önemlidir. para koleksiyonu ile uğraşmak koleksiyonerler için eğlenceli bir aktivitedir.
yüzlerce dolmabahçe ve 15 temmuzlu 1 türk liraları,
yüzlerce 1 kuruş,
birkaçar sterlin,
birkaçar romanya leyi,
birkaçar ukrayna grivnası,
birkaçar ermeni dramı,
birkaçar tarihi osmanlı parası,
birkaçar tarihi değersiz ermeni parası..
yatırımlık dolar,
yatırımlık euro ile kendi çapımda oluşturduğum.
demir para kondisyon olarak eskidikçe, kağıt olan ne kadar gıcır olursa o kadar değerliymiş.
katlanmamış eski gıcır paraya ''iyi para basarım'' demişti, koleksiyoncu.
--spoiler--
imdi arkadastan geldim. yalnız yaşıyor nescafe yaptı adult tv kanalı açtı ama lezbiyenler vardı. pek bakmadım. ilgiliyim sandı herhalde.
--spoiler--