bugün

oylama yapmak, sandığa oy atmak, sorumluluğunu yerine getirmek.
oy vermek icin kisinin entrysi uzerine gelinir ve asagida cikan butonlardan pekiyi pek guzel, eh iste veya iyyyyy igrenc butonlarindan birine basilir ve olaylar gelisir.
insanın tercih yapabilmesine olanak sağlayan, demokratik toplumların vazgeçilmezi. çok önemli olduğunu düşündüğüm bir olgu. keşke herkes bilinçli bir biçimde bu tercihini kullansa.
sözlüğe interaktiflik katan eylem.
sözlükteki "ben" linkini en çok tıklanır hale getiren eylemdir.
moderasyona göre savaşların, terörizmin, sınıf kavgalarının, mutsuzluğun, sevgisizliğin, açlığın tek çözümü olan eylem.

madem öyle bizde buna katkıda bulunalım.
sözlükte hemen hemen kimsenin iplemediği eylemdir. bana öyle geliyor ki oy verme butonunun varlığından dahi haberdar olmayan önemli bir kitle bulunmakta.
sözlükte pek yapılmayan eylem.

kanımca oy kullanılmaması yazarların şevkini kırmaktadır*, çünkü herkes emeğinin karşılığını ister. iyi ya da kötü yorum yapmak bu kadar mı zor merak ediyorum.

edit: teşvik primine devam edelim arkadaşlar.*
yaklaşan genel seçimler nedeniyle daha bir anlam kazanan vatandaşlık görevi. yurttaşlık hakkı... araştırmalara göre geçen seçimde 40 milyon seçmenin 10 milyonu geçersiz oy kullanmış veya oy vermemiştir. bugün ülkemizin gidişatını beğenmeyenler içinde önemli bir bölümü "oy kullanmadım, kullanmayacağım" şeklinde konuşuyor... evet akp ile ülkemizde birçok şey değişti. peki bu değişim iyi yönlümü oldu? eğerki ülkenin gittiği yönü kötü buluyorsan ve şikayet ediyorsan ve sende oy kullanmayan, kullanmayacak olan taraftaysan bilki; en az ülkeni sattığını düşündüğün iktidar partisi kadar ülkene ihanet etmişsindir...
(bkz: lütfen oyunuzu kullanın)
bazı muz cumhuriyetlerinde anlamı yoktur. nasıl olsa halkın iradesinden daha güçlü bir jakoben yapı o oy pusulasını kağıt israfı haline getirmek konusunda epey kudretlidir.
halk iradesinin en genel kismi. siyasal katılmanın baslangic noktasi.
Türkiye'de "halkı kimin sömüreceğine" karar vermektir. Bu yaz yapılacak seçimde bizi "dincilerin" mi "laiklerin" mi sömüreceğine karar vericeğiz mesela.
(bkz: koy verme oy ver)
belirli tercihler arasinda secim yapmaktir.
aziz nesin tabiriyle "%40 ı aptal" bir ülke de, oy vermeyi "vatani görev" sayanlar, "vermezsem vebali var" cılar, "en kötü baş, başsızlıktan iyidir" ciler, ve hatta oy vermeyi "ibadet" gibi algılayıp "sevap" kazandığını düşünenler bile var.
kendi dusuncesine yakın bildigi veya işine geldigi eylem ve dusunceleri destekleme, onay verme.
(bkz: oy hakkini kullanamayan insan)
seçim sandığınızın bulunduğu odanın kapısının* yanındaki seçmen listesinden numaranızı (listedeki numaranızı. örneğin 18, 215, 260) önceden kapıda beklerken bulursanız içerdeki heyecanlı taze görevlilerden ve elleri titreye titreye aynı isimlerin üzerinden geçerek sizi aramalarından kurtulabilirsiniz.

yapın bunu.

ve sakın ola ki imza atmadan çıkmayın. ne'me lazım, iki parmak evet basılıyor kağıda, bir gram değeri olmaz sonra...
sabahın yedisinde kalkarsınız, hazırlanıp çıkarsınız oy vereceğiniz okula doğru. erken kalkarsınız ki kalabalık olmasın diye. ama mekana vardığınızda görürsünüz, sizin gibi düşünen bir sürü insan varmış erkenden işini halledip gitmek isteyen. hemen oy vereceğiniz sınıfı bulup sıraya girersiniz.

hafiften bir heyecan sarar ilk defa oy kullanacaksınızdır çünkü. nihayet sıranız yaklaşır ve seçim görevlilerinin bağırışlarını, ukala tavırlarını görmeye başlarsınız. her türk vatandaşı gibi kendilerine verilen en ufak bir yetkiyle bile kendilerini cumhurbaşkanı zanneden sandık görevlileri. onlar da tipik bir türk insanıdır yani.

nihayet sıranız gelir ve oy pusulasını alırsınız. hemen mührü de alıp kapalı kapıların arkasında oy vermek için yerinizi alırsınız. mührü basarsınız fakat o da ne mühür tutukluk yapar, sorumluluğunu yerine getirmez. sanki o da sizin oy kullanmanızı istemiyor gibidir. sanki bir şeyler biliyor da size anlatmak istiyordur. ama siz ısrarla anlamak istemezsiniz ve seçim görevlilerinden yeni bir mühür istersiniz. aldığınız yeni mühür de ilk başlarda mırın kırın etse de sonunda sizin ısrarınız karşısında o da aciz kalır.

evet artık oyunuzu kullanmışsınızdır, artık ülkenin geleceğinde söz sahibisinizdir. ya da ülkenin geleceğine pandik atmışsınızdır her neyse. bir iş becermiş olmanın verdiği hazzı yaşarsınız. evet artık ülkeyi kurtarmışsınızdır..
ülkemizde demokrasinin işleyen tek unsuru.
bu seneki seçimlerin yaz tatiline gelmesi sebebiyle bir çok insan oy kullanamayacağından, yapılmaması durumunda herhangi bir cezanın ilk defa yürürlüğe girmeyeceği uygulama.

edit: cümleye bak.* meali: "oy kullanmazsanız ceza ödemiyorsunuz!"
apolitik tavirlar ve sozlerle kendini toplumun "koyun surusu"nden bir adim onde, statu sahibi zanneden ozenti gencligimizin kucumsedigi vatani gorevdir.
bugun secimde oy kullanmayip sonra da memleketin yoneticileri hakkinda ahkam kesmek hakkina da sahip degildir aslinda bu apolitik ozenti genclerimiz. oy vermeyi gorev sayan milyonlarca duyarli turk vatandasindan daha yuce olan bu tip apolitize genclerimizi dusuk bel pantolon giyip kendine toplumda bir farklilik ve yer edinmeye calisan, metro duraklarinda kafasinin uzerinde donmeye calisan hiphop ci suleyman lara benzetiyorum.
cümle içinde kullanırsak;
-ali bugünlerde kendini çok koy verdi.
sandık görevlisinin yüzünüze bakıp ilk defa mı oy veriyon bakayım sen diyerek sizi bu konuda bilgilendirmeyi görev edinmesiyle ve anladığınızı söylediğiniz halde tekrar tekrar anlatmasıyla iyicene kavrayabileceğiniz eylemdir.
bu devirde zor bir şeydir. evet oy vermek kesinlikle gerekiyor, yoksa halinden şikayet etmiceksin. asıl sorun oyun kime verileceği konusundadır. peki kime?