kendisini bitirdiğim fakat dlc si olan whitsleblower ı youtube da izlerken çok korktuğum oyun.
jumpscare ler fazla ve ortam güzel. hikaye bi korku oyununa göre çok iyi.
çooook hafif ürpertebilen oyun. yani hımm burayı böyle yapmışlar dedirtebiliyor. evde hatta binada kimse yokken kulaklığı son ses açıp kapıları kilitleyip anahtarı kapı altından koridora sallayıp sabahın üçünde amnesia dark descent oynamıştım. hafiften ilginç gelmişti. ikisi için de potansiyel var.
amnesia, penumbra gibi bitiremediğim oyunlardan bir tanesi. strese hiç gelemeyen şahsım korku oyunlarını oynamaktan azıcık zevk alamamıştır zaten. filmlerde de böyle. karakterler ne zaman çaresiz kalsa içim sıkılır, filmi ileri sarmayı falan isterim.
ama oyun çok güzel harbiden. grafikler olsun, hikayesi olsun, işlenişi, oynanışı falan olsun. kamera olayını falan sevdim mesela. sonra işte tutulan notlar, bulunan belgeler falan da ilginçti, güzeldi. sonu kötüymüş ama. beğenilmemiş.
amnesia da güzel ancak bu oyun her türlü amnesia'yı geçer.müthiş bir korku oyunu.şu saatte oynayayım dedim yemedi cidden çok korktum.oysa ki başlarken ne korkacağım lan alt tarafı oyun diye düşünüyordum.
an itibariyle bitirdiğim oyun. finaldeki yazılar bile akıyor hala.
artıları ve eksileri şöyledir kanımca:
+müzikler
+grafikler
+atmosfer
+"little pig" diyen zombi (ya da her ne boksa).
+nefes alabileceğimiz yerler olması. amnesia'daki gibi her saniye gerim gerim gerilmiyoruz.
-oyunun finali. öyle final mi olur amınıza koyim ya.
-oyunda 9172288127 yerde aynı zombinin çıkması.
-optimizasyon sorunu. bf4 çalıştıran bilgisayarım bunda yüksek grafiklerde kastı.
-bazı mantık hataları.
-kısa hikaye
ayrıca şu sürekli bizi takip eden siyah dumanımsı şeyi anlamadım. düşmanımız mı dostumuz mu amk. g-man'in amcaoğlu herhalde.
ama yine de oynamaya değer be sözlük. şüphesiz hayatımda en çok korktuğum oyundu. şimdi whistleblower dlc'sini aldım ona başlayacağım. bakalım yine ne saçmalamış red barrel ekibi. kalpten gitmezsem bu giriyi editleyip karalarım birşeyler.
edit: can you blow my whistle baby whistle baby...
Kütüphanede sabahlamaktayım. Saat 7 gibi dersten beyin .mcıklaması olmuş bit haldeyim. Neyse efendim açtım oynamaya başladım 1 1.5 saat geçti. Kendimi öyle kaptırmışım ki kütüphanede olduğumu felan unutmuşum. Bir koridorda elinde palayla dolanan elmanın olduğu bölüme geldim. Orda bıraktım gittim sigara içtim felan ama uykusuzluktan mahvolmuş bir haldeyim. Kütüphane dolmaya başlamış insanlar felan gelmiş.
Neyse oyuna geri döndüm tam koridorun sonuna gelmişim kapı açılmıyor. Ters yönde ilerlediğimi anladım arkamı döndüm herif yapıştırdı palayı. O an sandalyeden düşecektim neredeyse. Sonra biri kulaklıklarımı çıkardı iyi misin dedi ama sesi öyle böyle değil çok tatlı. Neyse iyiyim felan dedim inanmadı bu. Oturdu yanıma ben sigara içicem dedim aşağı indim. Geldiğimde o da oyunla ilgilenmeye başladı felan. Ona verdim kontrolu biraz oynadı kız çığlık attı milletin walrider diye bağırdığı sahnede delileri görünce.
Daha sonra kapattık oyunu sohbet derken baya samimiyeti ilerlettik o da horror oyunlarını sevmeye başlamış filan.
Velhasıl kelam kısmetinizi açabilecek bir oyundur. Şansınız varsa *
çok pis geren oyun. oyunun başlarında havalandırma boşluğundan atladıktan sonra girdiğimiz sağdaki kapı cidden sağlam sıçtım sağdaki kapıda. birde o jeneratör bölümünde şerefsiz mutant bir ara ortadan kayboluyor aniden üzerimize gelince epilepsi geçiriyordum az kalsın. şaka maka kalbi olan oynamasın.
Baya baya alta sıçtırtan oyundur kendileri. Şu anda bir bölümünde takıldığım için ara vermeyi düşünüyorum. Bunun yüzünden prostat olcam amk. Edit: 28 ocak gece 2 de bitirilmiş oyundur sonu bi boka benzemedi bence.
abi çarpıntıdan oynayamıyorum,korkmak isteyen oynasın gerçekten çok geriyor insanı.halbuki oyun lan ne olacak ki diyor insan ama öyle olmuyor çok heyecan yapıyor insanda.
pewdiepie 'dan özenip başladığım oyun.
hem de sağlam başladım. hani türkçe yamasını indirip, anlaya anlaya (ingilizce bilmediğimden değil, sadece içine çekmesinden) ve kopmadan devam ettim.
yarım saat sonra artık bi elimi yüzümü yıkadım ve ''sakin ol şampiyon'' dedim kendime.
tırstım.