şeriat düzenini, çok uluslu bir devlette kuramazsınız.
'im
onu geçtim padişahların türk devlet geleneğinden gelen örfi alanı kullanması bile şer'i düzenin olmadığı anlamına gelir.
Ondan mı şeyhülislamlık ve örfi/şeri kanun kavramları vardı diye cevap vermek istediğim önerme. Osmanlı bal gibi de şeriat devletiydi. Ha uygulanan hükümler islamın farklı bir yorumudur, bunu bilemem ama bu da Osmanlı'nın şeriat devleti oluğu gerçeğini değiştirmez. Gerçek islam bu değildir meselesine girmeye gerek yok hiç.. Anladınız siz.
osmanlı şeriatın işine gelen yönlerini umursar, işine gelmeyen yönlerini takmazdı. ulema sınıfının alayı padişahın eline bakan kullar oldukları ve de hepimizin bildiği gibi yobazlarda para sevgisi imanlarından fersah fersah ileride olduğu için, şeriata aykırı onca işe ses çıkaran olmazdı. nadiren ses ettiklerinde ise asıl dertleri gündeme getirdikleri mesele değil, daha fazla para ve çıkar sağlamaktı.
misal, devşirme sistemi islam'a aykırıdır. zira islam'a göre cizye veren ehli kitabın canına, malına, ırzına, çoluğuna, çocuğuna dokunulamaz. oysa osmanlı kendisine cizye ve diğer vergileri veren ehli kitap tebasının çocuklarını yüzyıllarca ellerinden aldı ama bir alim çıkıp itiraz etmedi.
kanuniden sonra bektaşi geleneğini terk etmeye başlamış osmanlı nın, tarihinin bazı bölümlerinde, emevi usülü şer' i hükümleri uygulama heyecanına kapılması olayı dışında gerçek olmayan mevzudur.
şeriat dediğin nedir zaten sanki. akla, mantığa, insanlığa aykırı çöl yasalarıdır. öyle muhteşem falan da değil. yukarıda birisi azınlıkların yüzlerce yıl hiç şikayeti olmamış demiş güldüm, istersen git bir de onların kendi tarihlerini araştır bakalım etmişler mi?
yaratılmak istenen algıya göre osmanlı şeriat devleti değildi. türkler zaten 1000 yıldır laiklikle yönetiliyordu. ama suudi arabistan, iran hatta işıd filan şeriat devleti hep. bu millete tarihini unutturmaktır.
Şeriat osmanlı devleti'nin yönetici sınıfı tarafından kullanılan bir meşruiyet perdesidir. bize karşı gelen = allah'ın kurallarına karşı gelmiştir anlayışıyla hakimiyet kurdular.
Devlet kurumlarında dönen faiz, rüşvet, torpil, cinayet, evlilik dışı cinsel ilişkinin haddi hesabı yoktu. Devlet bir şeriat devletiydi ama sadece lafta. bu saydıklarım istanbul için geçerli.
hele hele osmanlı otoritesinin uzak kaldığı izmir, girit, mısır, hırvatistan, macaristan, cezayir, kırım gibi bölgelerde şeriatı takan OLDUĞUnu sanmıyorum.
Ne şeriatmış arkadaş. millet ne kadar meraklı allah'ın adını kullanarak dünyevi çıkar peşinde koşmaya. mesela bakın tayyip'e; her 3 lafından 5'i allah ve nerdeyse kedini halife ilan edecek ama trilyonlarca serveti var.
Şeri; kitap' a göre yargılama yapılmasıdır. Kadı karar verirken Kitap'ı , orada yoksa Kitap'a göre şekillenen diğer islam hukuku kaynaklarını kullanırdı. Padişahın belirlediği kurallara göre değil.
Çoğu konuda şeri kurallara göre karar verirdi, bu yüzden evet şeriat Devletiydi.
Not: şeri kurallara göre karar verilmesi o zamana göre daha yerindeydi, en azından padişaha yani bir insana göre değişen kurallar ilkeler esas alınmaz.
Edit: imla.