1453 (istanbulun fethi) - 1699 (karlofça antlaşması) yılları arasında yaşamış bir imparatorluktur. kendini romanın mirası üzerine kurmuştur. izleri günümüze kadar ulaşmıştır.
zamanın süpergücü olan.; türkiye'nin de kökenlerine sahip olduğu devlettir. daha doğrusu br imparatorluktur; bu ayrımı açıkçası ben pek kabul etmiyorum öncelikle buna karar vermek için okul kitaplarından sıyrılmak gerektiği kanaatindeyim; çünkü her devlet tarihini yeniden yazar[ve içine de çoğunlukla azımsanmayacak kadar mit vardır]. daha doğrusu ulus devletler kendi bekaları için kendileri bunu yapma zorunluluğu hissederler.
osmanlı çok büyük bir imparatorluktuk ki empire yani sömürü elimesinden geliyor demişti ama şu gerçeği görmliler ki; sömürü deyince insanların aklına tek tip kapitalizm ve pazar arayışı sonrasında meydan gelen sömüregecilik akla geliyor. bu anlamda bir sömürgeci değildi[yani lenin'in söylediği anlamda] osmanlı ama diğer anlamda halkını sömürdü diyebiliriz. bazı balkan eyaletlerine bakın[fikrimce romanya'daki eyaletlere 1700 lie 1800 arasında] fenerli rumlar tarafından yönetildi.[ki bunları atayan osmanlıydı]-[bunun yanında vergiler satışa çıkarıldı ayanlar halktan zorla vergi aldı- daha doğrusu devlet vergi alımını bu kesimlere sattı!]
bu yönetici kesim[fenerli rumlar] tarafından sömürüldü. sonra bilindiği gibi osmanlı'da özellikle 18-19 yy boyunca doğru düzgün bir istikrar yoktu yönetimde. daha doğrusu padişah ve yönetim kategorileri değiştikçe kişiler de yönetimden azledildi. belirli bir yeknesaklık yoktu. ve işler de rüşvete binmişti; çeşitli eyaletlere vali olarak atanan devlet adamları bu rüşvetleri çıkarabilmek için kaldıkları kısa dönemde halkı kanırta kanırta sömürdüler.[ki kısa dönem bulundukları yönetim biriminin başında kalıyorlardı].
bu anlamda sömürmüştür ve bu benim kararım devletten ziyade imparatorluktur.
sonra dünyanın hiç bir imparatorluğu 600 sene halkını adaletle yönetmemiştir. işte zihnimize yapıştırılan çok güzel mittir bu ve çoğumuz da aldandık. hatta bu kitaplarda osmanlı'nın türk unsurunu küçümsediği de yazmaz.[ki edebiyatta da bulabilirsiniz bunu, türkçe- şuan konuştuğumuz türkçe- halk edebiyatı nezdinde gelişti- osmanlıca'da türkçenin bir versiyonudur ama halktan kopuk bir dildi]
son olarak da osmanlı'nın ekonomik yapısına değinmek gerekirse, osmanlının en büyük hatası budur. osmanlı'da bir burjuva sınıfı yoktu;[kompradör vardı ama] çünkü devlet ağırlıklı olarak servet sahibinin mallarına müsadere koyuyordu. bunun dışında bir teşvik yoktu ve özel mülkiyet azdı.
bunun yanında osmanlı'da bir savaş ekonomisi vardır. özellikle fetihler azaldıktan sonra osmanlı'nın ekonomi de çöküşe geçti[bundan dolayı yatırım yapılması gelişmelerin gerisinde kalındı-çünkü savaş varken neden yatırım yapasın bireylerin yaratıcılığını geliştiresin].
bir de kapütilasyonlar. son olarak loncaların oluşturduğu bir hakim tabaka vardı ticaret[ki bunun kökenleri çok eskilere dayanır, ezel akay'ın yönetmenliğini yaptığı hacivat ve karagöz niçin öldürldü? isimli filmde bile geçer bu kurum]bunların elindeydi ama özel şirketlerin osmanlı'ya girmesinden itibaren çöküşe geçti[bu arada özel sermayenin osmanlı'ya en çok girdiği dönem ikinci abdülhamit dönemidir]. ki bu durumlar haliyle osmanlıyı diğer devletlerin yanında geri plana itti hatta yarı sömürge durumuna getirdi.
osmanlı imparatorluğu değilde devleti desek daha uygun olacaktır çünkü osmanlı bir sömürge imparatoırlğu değildir.600 yüz yılı aşkın yaşamış birçok halkı dini,dili,mezhebi,içinde barındırmış bir devlettir.
bir imparator devlet. türkiye cumhuriyeti onun yasal varisçisidir, uluslararası hukuka göre. eğer türk tarihiyle övünülecekse övünülücek çok tarafı olan, fakat bir o kadar eleştirilecek tarafı olan, tarihde diğer imparatorluklardan farkı bulunmayan emperyal güç. bizim türkiye cumhuriyeti olduğumuzu kabullenemeyenlerin özlemini çektikleri devlet. dünya tarihi boyunca dünyaya hakimiyetini kabul ettirmiş 3 devletten biri değildir. ingiliz, rus,fransız imparatorluları hatta moğol imparatorluğuda belli dönem dünya hakimiyetine sahip olmuştur. anadolu halkını sürekli ezerek onu hor görmüş bir devlet olmasına karşın onun küllerinden doğan devlet ise anadolu halkının devleti olan türkiye cumhuriyetidir. fakat resmi tarihte sadece efsane kısmı okutulur gençlere. yaptığı zülumlardan, çelişkilerden- yenilgilerinden hiç bahsetmez. yenilgisini bile ancak almanya yenilince bizde yenilmiş sayıldıkşeklinde gösterilir.
38 padişaha sahip devlet, daha sonrasi için imparatorluk.
Hepsinin kendilerine has özellikleri, ortaya koydukları dönemler vardır..
Isimlerini vermek gerekirse :
- Osman Gazi (I. Osman) (1281-1326)
- Orhan Gazi (I. Orhan) (1326-1359)
- I. Murat (1359-1389)
- Yıldırım Bayezit (I. Bayezit) (1389-1402)
- Fetret devri (1402-1413)
- I. Mehmet (1413-1421)
- II. Murat (1421-1444) (1445-1451)
- Fatih Sultan Mehmet (II. Mehmet) (1444-1445, 1451-1481)
- II. Beyazıt (1481-1512)
- Yavuz Sultan Selim (I. Selim)(1512-1520)
- Kanuni Sultan Süleyman (I. Süleyman) (1520-1566)
- II. Selim (Sarı Selim) (1566-1574)
- III. Murat (1574-1595)
- III. Mehmet (1595-1603)
- I. Ahmet (1603-1617)
- I. Mustafa (1617-1618)
- Genç Osman (II. Osman) (1618-1622)
- I. Mustafa (1622-1623)
- IV. Murat (1623-1640)
- I. ibrahim (1640-1648)
- IV. Mehmet (1648-1687)
- II. Süleyman (1687-1691)
- II. Ahmet (1691-1695)
- II. Mustafa (1695-1703)
- III. Ahmet (1703-1730)
- I. Mahmut (1730-1754)
- III. Osman (1754-1757)
- III. Mustafa (1757-1774)
- I. Abdülhamit (1774-1789)
- III. Selim (1789-1808)
- IV. Mustafa (1808-1808)
- II.Mahmut (1808-1839)
- Abdülmecit (1839-1861)
- Abdülaziz (1861-1876)
- V. Murat (1876)
- II. Abdülhamit (1876-1909)
- V. Mehmet (Sultan Reşat) (1909-1918)
- Vahdettin (VI. Mehmet) (1918-1922)
Türklüğü ile övünenlerin çok sevdiği devlet. Fakat bu osmanlı hanedanları nedense türkleri ikinci sınıf vatandaş olarak görürler, türkçe sokak dili olur, farsça arapça saray dili olur. Dolayısıyla türkçenin şimdiki kıtlığına sebep olurlar.
Bu türklüğü ile övünenler aynı zamanda bizi* en fazla satan, bize karşı katliamlar yapan tek millet olan, arkamızdan sürekli oyunlar çeviren müslüman araplara da bayılırlar. *
vakt-i zamanında bilinen dünyanın yarısına hükmetmiş ancak egemenliği altındaki bölgelerde yaşayan halka dokunmadığı için de pek çok iç isyan yaşamış,bir dönemler tüm avrupa'ya korku salan imparatorluk.
iç siyasetine başka ülkeleri karıştırmayan ülkelerin başarılı olacağını,iç işlere başkaları karıştırıldığı takdirde hezimete uğranacağını gösteren en iyi örnek. Atatürk buradan ders alıp Batı'yla antlaşma yapılmamasını ve borç alınmamasını istemiştir. Tabi geçmişten ders almak ve tarihin getirdiklerini anlamak tarihi bilme işidir cahil insanlar devleti yönetirse böyle köpekleşilir ve atatürk'ün mirasına ihanet edilmiş olur.
hiçbir zaman imparatorluk olmayan devlet. çünkü imparatorluk emperyalizden gelir. emperyalizm ise başka devletleri sömürerek gelişmektir. onun için kullanılabilecek en doğru kelime devlet-i alii osmaniye olur