Bu toprakların yetiştirdiği en muhteşem yazarlardan biridir. Edebiyattan anlamayanların hakkında mal mal konuştuğu kişidir. "ermoni soykripomi dedü diye nobol verduleer" diyen hanzoların bol olarak yaşadığı ülkemizin yaşanılabilir olmasını sağlayan nadir unsurlarından biridir yazdığı kitaplar...
roman sanatına çok önemli katkılarda bulunmuş büyük yazarımızdır. dünya edebiyatını bir kitaplık gibi düşünürsek, en üst raflarda yer alacak bir insandır.
Kara Kitap dışındaki tüm romanları inanılmaz olan ülkemin elmiş geçmiş en yetenekli yazarlarından biridir. Romanlarının konuları her zaman çok özgündür, iç içe geçmiş çokça hikayeyi bir arada çok güzel bir yoğunlukla anlatır. Hiç sıkmaz, kitaplarına başladıktan sonra bırakmak çok zordur.
Nobel ödülünü edebiyat dalında almıştır ve romanlarıyla sonuna kadar hak etmiştir. Ancak siyasi çıkışları hep edebi yeteneğinin yanında yavan kalmış ve hep zamansız olmuştur.
Diğer kitaplarının hepsi bir içim su iken, Kara Kitap'a 3 kere başlayıp bir türlü bitiremedim.
SADECE VAN iLiMiZDE 80 BiN MÜSLÜMAN KATLEDiLDi, TAŞNAK KOMiTACI VE ÇETELERi ANADOLU'DA 750 BiN iNSANIMIZI ÇOĞU SAVUNMASIZ ÇOCUK VE YAŞLILARIMIZI ÖLDÜRDÜ. BUNA MUKABiL YABANCI KAYNAKLARINDA TEYiT ETTiĞi ÜZERE TÜM OSMANLI COĞRAFYASINDA BAŞINDA ERMENi VE MUSEVi OSMANLI VATANDAŞLARININ BULUNDUĞU NÜFUS iDARESiNiN SAYIMLARINA GÖRE BiR MiLYON ÜÇYÜZ BiN ERMENi TEBASI OSMANLI EGEMENLiĞiNDE YAŞIYORDU. BUNLARIN 940 BiNi SAVAŞLARDAN SONRA FARANSA, ABD, AVUSTRALYA, LÜBNAN VB COĞRAFYALARA GÖÇ ETTi. 150-200 BiN ARASI ERMENi YETiŞKiN ERKEĞi RUS ÜNÜFORMASI GiYEREK 3. ORDUMUZA KARŞI SAVAŞTI Ki;ALLAH-U EKBER DAĞLARIN DA ÖNEMLi BiR BOĞAZI TUTAN ERMENi ÇETELER YÜZÜNDEN 90 BiN MEHMETÇiK ŞEHiT OLDU..TECHiR ŞARTLARINDA ÇOĞU HASTALIK VB NEDENLE YAŞLILAR OLMAK ÜZERE VE KARŞILIKLI ÇARPIŞMALARDA SiLAH ÇEKiP VURUŞAN ERMENi MiLLiYETÇiLERi OLMAK ÜZERE YAŞAMINI KAYBEDEN ERMENi TEBA 200 BiNiN ALTINDADIR. ÖZDELLiKLE DOĞU ANADOLU DA SAYISIZ TOPLU MÜSLÜMAN MEZARI ÇIKARILIR iKEN, iDDiA EDiLDiĞi GiBi BiR KIYIM OLSA iDi NEREDE BU ERMENi MEZARLARI? BiNAANALEYH HALA DAHA GÖZ GÖRE GÖRE ''HOCALI KATLiAMINI '' YAPAN ELi KANLI KATiLLER HALA ERMENiSTAN DEVLETi HiMAYESiNDE SERBESTÇE GEZMEKTEDiRLER !!! NOBEL ÖDÜLLÜ YAZAR SAYIN PAMUK'A TAVSiYEM BiZZAT HOCALI'YA GiDiP BiR DE BU 21.YY 'DA KATLEDiLEN MASUMLARIN HiKAYESiNi YAZSIN..ONLARI ŞEHiT EDEN KATiLLERiN YAŞADIĞI DEVLETiN YETKiLiLERi iLE GÖRÜŞSÜN VE BU iNSANLIK DRAMININ BiLiNMEYEN YÖNLERiNi GÜN IŞIĞINA ÇIKARSIN HERHALDE NOBEL ÖDÜLLÜ BiR YAZARA TÜM KAPILAR SONUNA KADAR AÇILACAKTIR? NE DE OLSA 1.5 MiLYON ERMENi Yi KATLETTiĞiMiZi BEYAN ETMiŞTi!
1- hırsızdır. akademik değil, edebi intihalcidir. nihat genç kendisiyle ilgili her konuşmasında hırsız diyor ve "buyursun dava etsin" diye ekliyor. dava edemiyor çünkü dava ederse intihâlciliği belgelenecek.
2- şahsen iki kitabını okudum. ikisinin de edebi değeri üçüncü sınıf mommy porn'lar kadar. metal fırtına'nın yarattığı kadar bile duygu yaratmıyor. bu ülkede ne yazarlar, ne şairler gelip geçiyor. bu herife "e nobel sahibi yazar" muamelesi çekmek her şeyden önce onlara hakaret. yerli yabancı ayırmaksızın yüzlerce kitap okudum. aralarında çok azı orhan pamuk kadar "lan bunun yazdığı kadarını ben kıçımla yazarım" algısı oluşturdu. pop müzik yapsa serdar ortaç kadar bile olamaz. en azından serdar ortaç'ın bir kitlesi var. bunda o bile yok.
3- nobel almasının nedeni de tümüyle konjonktüreldir. türkler ve türkiye cumhuriyeti'ne karşı olan abuk subuk söylemleridir.
dünya edebiyat tarihinin ansiklopedisi yazılsa, orhan pamuk kendine belki 10. ciltte yer bulur. fakat bu yanıltmasın.
orhan pamuk; iyi ya da kötü bir edebiyatçı olmanın ötesinde, bir edebiyatçıdır.
bu topraklarda değil son yüz, son 1000 yılda çıkan edebiyatçı sayısının dört (sayıyla 4) olduğu düşünüldüğünde, sanatı da aşan bir noktada, çok önemli bir mevkidedir.
bunun altını bilhassa çizdikten sonra şunu da ekleyelim: orhan pamuk çok iyi bir edebiyatçıdır.
"kara kitap"ı yazan bir adamdan söz ediyoruz. bu halkın dili kullanılarak bir araya getirilmiş daha büyük bir eser yok. gelecekte olur mu? korkarım hayır.
yazarın şu çok konuşulan "siyasi" yanına gelirsek... kitaplarını okuyanlar bileceklerdir ki, orhan pamuk kesinlikle apolitik bir kişidir. "kar" romanı da dahil olmak üzere, sıklıkla siyasi akımlardan bahsetmesine rağmen, bunları neredeyse yorumsuz aktarır okuyucuya. pamuk için siyasi atmosfer, bir roman karakterinin giydiği paltodan daha fazla bir amaca hizmet etmez eserlerinde.
nitekim pamuk, roman yayınladığı dönemler haricinde herhangi bir siyasi görüş belirtmez. o dönemlerde de, röportajı yapan kişilerin sorduğu sorulara, siyasi bilgisi elverdiğince cevap verir. elverdiğince diyorum, çünkü bir okuru olarak, pamuk'un çok ciddi bir siyasi tarih bilgisi olduğunu bugüne kadar edinmedim yapıtlarından. dolayısıyla konuşmak istediği konular da değil bunlar.
fakat sorulan soruları geçiştirmeden, samimiyetle cevapladığı için, ülkenin averaj holigan insan profilinde garip yansımaları oluyor sözlerinin.
son olarak "kafamda bir tuhaflık", yazarın elbette en iyi eseri olmamakla, hatta bildiğin vasat bir yapıt olmakla birlikte, bana orhan pamuk'un artık nihayet yeni bir "kara kitap" yazma sevdası peşinden koşmadığını hissettirdi yıllar sonra. bu yönüyle bile bir kazanım edebiyatımız adına.
siyasetçiliğinden, ne yapmış ne etmişliğinden çok sanatçının kimliğiyle(yazarlığı) ilgilenilmeyen yazar. bi bıkmadınız ya, insanları farklı düşünüyor , giyiniyor, yiyiyor, içiyor, geziyor vs. diye sınıflamaktan da, çamur atmaktan da. Seversin sevmezsin ayrı ama bari eline çamur alıp, başkasına atmadan önce bi kendi ellerine bak. ilk önce kendi ellerini kirletiyorsun. neyse.
Mükemmel kitapları olan, okudukça daha çok okumaya sevk eden yazar. bir diğeri için; milan kundera.
Ayrıca yazarın; kafamda bir tuhaflık kitabını tavsiye ederim.
"Bir zamanlar, Dünya'nın güzel bir yer olduğunu düşünürdüm. Çocuktum, aptaldım. Panjurları kapadım, sürgüyü çektim: Dünya orada kalsın..."
Vatan hainliğinin, Nobel ödülüyle taçlandırıldığı yazardır. Ünlü tarih profesörü (bkz: ilber Ortaylı) 2006 yılında kendisine, yaşadığı toplumun kültüründen ne kadar uzak olduğuna dair güzel bir ayar vermiştir:
"Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk bir kitabında şöyle bir cümle yazmış: "imam ikindi namazı saatinde caminin balkonuna çıkarak ikindi ezanını okudu." Profesör ilber Ortaylı bu tek cümleyi analiz ediyor: "Bir kere namazın saati olmaz, vakti olur. Saat ayrı, vakit ayrı bir kavramdır. Camilerde balkon yoktur, minarenin şerefesi vardır. Ezanı da imam okumaz, müezzin okur, o da şerefeye çıkmaz, içeriden okur."
siyasi düşünceleri ve açıklamaları umrumda bile olmayan; beyaz kale hariç tüm eserlerini okuduğum yazar. metinlerinde oluşturduğu atmosferi de, kullandığı dili de beğeniyorum. romanları beni günlük sıkıntılarımdan uzaklaştırıp başka bir zamana, başka bir yere, başka bir kimliğe götürüyor.
Orhan pamuk okumak her yiğidin harcı değildir. ilk olarak yeni hayatı okudum. Bir müddet büyüsünden çıkamadım. Bir an karakter sen oluveriyorsun .Kaptırıyorsun onun denizine dalga sağlam ama boğulmuyorsun.
