2006 yılında aldığı 'nobel edebiyat ödülü' için düzenlenen ödül töreninde, kendinden örneklemeyle yaptığı yazarlık tanımı, dünyanın çeşitli ülkelerinde yayımlanan birçok edebiyat dergisince basılmış ve büyük beğeni toplamıştı;
" Ben boş sayfaya yavaş yavaş yeni kelimeler ekleyerek masamda oturdukça; günler, aylar, yıllar geçtikçe, kendime yeni bir alem kurduğumu, kendi içimdeki bir başka insanı, tıpkı bir köprüyü ya da bir kubbeyi taş taş kuran biri gibi ortaya çıkardığımı hissederdim.
Biz yazarların taşları kelimelerdir. Onları elleyerek, birbirleriyle ilişkilerini hissederek, bazen uzaktan bakıp seyrederek, bazen parmaklarımızla ve kalemimizin ucuyla sanki onları okşayarak ve ağırlıklarını tartarak kelimeleri yerleştire yerleştire, yıllarca inatla, sabırla ve umutla yeni dünyalar kurarız. Türkçe'deki o güzel deyiş, 'iğneyle kuyu kazmak' bana sanki yazarlar için söylenmiş gibi gelir.
Benim için yazarlığın sırrı, nereden geleceği hiç belli olmayan ilhamda değil, inat ve sabırdadır."
masumiyet müzesi adlı romanıyla edebiyatımıza son noktayı koymuştur. koyacağı bir dahaki noktayla dili ve düşünce dünyasını devam ettirmesi itinayla dilenir.
romanları sanki ingilizceden çevrilmişe benzediği hatta tarih ile ilgili romanının çalıntı olduğu iddia edilir. iranlı veya japon nobel aldığında ülkeye dönüşünde nerdeyse kırmız halı sererler. bu aldığında ise sanki her sene Türkler nobeli alıyormuş gibi kimsenin aldırmadığı sadece akp nin yalaklık yaptığı çoşkusuz bir süreç yaşanmıştır. sağduyu dene şey hala kamuoyunda mevcut dedirtir.
her ismini duyduğumda yahu bunlar hiç mi kitap okumuyorlar diyeceğim ve iyi yazar felan yorumlarına ömrüm boyunca şaşıracağım; kötü bir siyasetçi,emperyalizm şakşakçısı liboş.
nobel edebiyat ödüllü yazarımız. ancak yazım hataları ve noktalama işaretlerini özenli kullanmaması nedeniyle çok tartışılır. nobel ödüllü olan 'kar' adlı kitabında da aynı hataları yapmıştır. ancak çeviri alanında uzman olan 'maureen freely' ve 'apollinaria avrutina' ile çalışmıştır. nobel edebiyat ödülünü ise bu iki çevirmenin sayesinde almıştır.
beni takip'e alıp seri eksileyen adam bunu sana yazıyorum pm den ulaşıp bana neden eksilediğini söyle!
hatamı bileyim ki düzeltebileyim kesinlikle ulaş bana!
cevdet bey ve oğullarını okuyup benim adım kırmızısını dinleyip yine de istemediğim edebiyatçı(bu terimi sevmiyorum ama elde bu var). aldığı nobel ise çok şaşırtıcı gelmiştir. yaşar kemal gibi bir duayen aday bile gösterilmemişken, pamuk'un bu ödülü alması, neden bilmem ama, hiç mantıklı görünmüyor. ve haliyle politik bir tavır olarak algılanıyor, ödülün pamuk'a verilmiş olması. kusurumuza bakmasın ama, bizde yarattığı hissiyat bu. belki de onun sanatını anlayacak altyapıya sahip olmadığımızdandır. öyle ya, sanatı anlamak için, ciddi bir donanım gerekir.
emperyalist efendilerinin tetikçiliğini yaparak ruhsuz bedenini sigortalatma amacındaki korkak...
suriyede insanlık suçu işleyen katliam çetelerinin yanında saf tutarak yenilgiyi kabul ettiğini ve kendini sağlama almak istediğini deklare eden korkak...
o nobel ödülü nasıl alındıysa artık taksidi öde öde bitmiyor...
arkasında milyonlarca destekçisi olan "meşru" bir devlet başkanını ölümle tehdit etti bu adam*. nazik götü sıkıyorsa ırak'da 1,5 milyon müslümanın kanına giren bush ve obama yavşaklarının yargılanmasını talep etsin...
nobel edebiyat ödülü gibi bir ödülü türk'e ve türklüğe hakaret ettiği eserinden dolayı almış bir yazarımız. elbette ki esad'a sonunun kaddafi gibi olacağını söylemekten başka bir şey yapmasını bekleyemezdik.
kar kitabı ile bana mahsun kırmızıgül filmlerini hatırlaran yazar kurusu. nasıl ki kırmızıgül filmlerinde her sahnede bir mesaj verme kayıgısı ile totalde hiç bir mesaj veremiyorsa orhan pamukta her cümlesinde bir mesaj kaygısı ile totalde hiçbir şey veremiyor
maximum, axess, bonus kredi kartlarına 12+8 taksitle dünya kamuoyunu herhangi bir tarihi, sosyolojik ya da dini konudaki düşüncelerini istediğiniz yönde etkilemek için roman yazdırabilir demeç verdirebilirsiniz kendisine. bir de üstüne üstlük nobel ödülü de alır.