uykusuzluktan kan çanağına dönüşen gözlerim kapandığında, o kadar derin bir uykuya dalmıştım ki, şuurum benden fersah fersah uzaklara kaçmıştı. sonra bir ara uyandım, saate baktım; 7:30 u gösteriyordu. işe gitmek için uyanma saatim gelmişti. oysa uykusuzluktan gözlerimi zor aralayabiliyordum. kısacık , minnacık , 5 dakikalık bir uyku için bile neler vermezdim. sonra birden şuurum yerine geldi. bugün 29 ekim'di. iş yoktu bugün. o tekrar gözleri kapatma anı varya, sıcacık yorganını üstüne atma, yumuşacık yastığına yüzünü sokma anı... işte o anı hiçbir orgazma değişmem. yaşasın cumhuriyet!
yazmak; gözlemlemek-anlamak-sentezlemek, ve yine yazmak; algılamak-anlamak-kanıksamak, ve yine yazmak; istemek-dokunmak-hissetmek, ve pek tabii yine yazmak, yazmak, yazmak...