bugün

bir başka sözlükte de başarıyla yazmakta olan yeni uludağ sözlük yazarı. hoşgelmiş, sefalar getirmiş.
ilk kez radyo uludağ'da konuşan ekşi yazarı olarak tanıdığım, daha sonra bol bol uludağ sözlük reklamı yaparak dolaylı da olsa sözlüğe gelmesine katkıda bulunduğum yazar.
hoş gelmiş. yine çıksın radyoya.*
gayet aklı başında, sevecen, güleryüzlü yazar.

--spoiler--
o değilde, ekşiden nası böyle adamlar çıkabiliyor?*
--spoiler--

şaka bir yana, hoş gelmiş.
gece vardiyası mesaimde beni zaman zaman yalnız bırakmayan, bursa guiza ya gol attiriyoruz zirvesinde tanıştığım, çok sıcak ve nazik bir yazar. ayrıca iyi dilekleri için teşekkür ettiğim, tez zamanda iş bulmasını dilediğimdir.
(bkz: #4824268)
teşekkürlerimi ilettiğim yazar arkadaşımdır. bursa guiza ya gol attiriyoruz zirvesi nde tanışılmıştır. ilk izlenimim: çok makara bir adam. *
patlamış mısır kasesini sinsi bir hareketle önüne çekip, çıtır çıtır mısırları tek başına yiyen bencil yazar.*
diceylerin şahıdır kendileri efenim. careless whispers için de ayrıca teşekkürler olsundur. *
yüzünü göremediğimiz kısa süre zarfı içinde kendisine bir şeyler olmuş, psychedelic konuşur olmuş, kankito ve canciş yazar. beraber mık'lara gidilesi, biramania'da alkol tüketilesidir.

(bkz: salcaliyumurta/#5116387)
(bkz: icimdeki deniz/#5116406)**
sakinfan.com'a sayısız programları kaydedip sunan, hepimizin taktirini kazanmış, alnından öpülesi kişilik. misafirperver bursalı. o da ayrı tabi *
dost meclisinde çevirdiğimiz geyikleri sözlükte entry malzemesi yapan yazar.

sayın oby! sayın oby!
yok öyle başlığı açıp da yarım saat sonra entry'yi silmek! görmedik sanma.
elimdeki kozları bi yazarsam var ya, sözlük karışır allama!
(bkz: oby akıllı olsun akıllı)
sanayi yerine sağlık, müzik, sinema sektöründe olsaydık dediğim. ayrıca sözlük kurdu. * *
youtube'da tesadüfen karşıma çıkıp gülümsetmiş yazar.***
hapşuran, tıksıran sümüklü yazarın ta kendisidir. * sabırlıdır ayrıca da.* iyi ki gelmiştir. hoş gelmiştir. * * *
haju!
nettin laaa?
yimah yiyak mı?

ilk sesini duydum, sonra kendini gördüm. en sonda ruhunu. her zaman yanımdaydı, zor anlarımda desteğini esirgemedi benden. bu lanet olası şehirde tanıdığım nadir güvenilir insanlardan oldu.

kimi zaman mık'ta o bir türlü bulamadığın şemsiyelerin altında,
bir nakliye kamyonunun ön koltuğunda,
tıka basa dolu bir minibüste bol soğanlı köfte-ekmek yerken,
elimizde çamaşır torbaları, gecenin bir yarısı dağ başında mahsur kalmışken,
benim gazımla geldiği dandik bir konserde,
veyahut çok sevdiği bir sanatçının konserini izlemek için konuşlandığımız beleş tepede,
sabahın ilk ışıklarına kadar sevmediğimiz tipleri çekiştirirken,
ya da ev sahibimin elini öperken...

her zirveden sonra diyorum, "bir daha gitmeyeceğim." diye. ama sonra aklıma geliyor oby'yi de böyle bir vesileyle tanıdığım.
bu diyarlardan gittiğimde, "bu şehrin her şeyinden nefret ediyorum." demek yerine, "süper insanlar da tanıdım, oby mesela.." diyeceğim.

bana ne gideceksem bu ülkeden,
bitecekse bitsin şu lanet okul-- laaan!

korkum yok, içim rahat, huzurla dolu,
çılgınlar gibi eğlendik senle zirveler boyu -- ferhat göçer virüsü saldırıda!

yüzümdeki kahkahanın nedeni sen,
aldığım her efes'i sebebi sen -- etkili bi virüs programı biliyor musun oby?

sözlüğe bir daha gelsem oby,
arar bulurum yine sana mesaj atarım,
adminliği değişmem en dandik entry'ne,
burdan gidene kadar senle takılırım. -- nerden buluyorsun böyle ciks programları hocu?
iyi ki doğmuş yazarı. ankara'ya gelince bol bol yürütülesi. *
biz üç kişiydik;
bedirhan, nazlıcan ve ben...

yok lan, böyle başlamayacaktı entry'm. kol gibi sınavıma 3 buçuk saat kalmışken gelip saçmalamak istedi canım. zaten suphi çıkmazlar içinde, bedirhan rüzgarlı havada uçuşan poşet misali, nazlıcan ise artiz olmak için istanbul'a kaçtı.

çevremde safi iyi olan 3-4 kişi var. daha çok zannediyordum, ancak kazıkları birlikte yedik. bazen diyorum, sadece iyi niyetten oluşan bizler, koruma altına alınmalı, yalnızca birbirimizle görüşmeliyiz.
kötülükleri, pislikleri, sapıklıkları, iğrençlikleri gördükçe uzaklaşıyoruz insan ırkından. içimize kapanıyoruz. netten hbo dizileri indirip birkaç saatliğine de olsa sanal olduğuna emin olduğumuz absürdlükleri izliyoruz. zayıflarımız nbc'yle idare ediyor.

herkese iyi niyetle yaklaştığımız için, cartman'ların ishal bokları sıçrıyor üstümüze.
insanları kırmak istemediğimiz için, martha stewart maskesi takıyoruz yüzümüze.
aramız bozulmasın diye zedd'e sesimizi çıkarmadık.
salt eğlenmek için düşman topraklarına girdik. biraz da hazcıydık sanırım; ama kabul et, senin kadar değilim ben. en azından kimberley'nin yaptığını yapamazdım diğer power ranger'lara.

öğlen uyan, bunu oku. ben o sırada çok uzaklarda olacağım. (nilüfer civarı-ebesinin amı-evime 1 saat uzaklıkta-bursa'nın ulaşım sisteminden nefret ediyorum)

not: canım ders çalışmak istemiyor.
hajukelimesininençokyakıştığıinsananot: teorilerden kalacam.
şu anlamadığımız şarkıları bıraksında bir oyun havası açsın da neşemiz yerine gelsin demek istediğim yazar.*
anne şu nerde??
ordaaa,ordabiyerde..
sadece sözlükten ulaşabilinecek yazar. msn adresi vermiyormuş. dj falan kaptırmış lan bu kendini tiesto falan mı sanıyor acaba kendini. *
(bkz: espriden anlayan yazar)*
pek bi hazırcevaptır kendisi.
- abi, evimize girip çıkıyo, o yüzden yani!

hala yarılıyorum, yapma böyle şeyler oby!
bakkaldan kendisine aldığı biraları benimle paylaşacak kadar sıcakkanlı, cem yılmaz hayranı, esprili güzel arkadaşım. icimdeki deniz'in tabu partisinde tanıştık. olmayacak dualarin amincisi ve icimdeki deniz galibiyeti kutlarken yılmadan geriden gelip onları pes ettirdik. tekrardan görüşeceyik inşallah.