Guzel arabalari vardir. Lakin sanayici yeni kankalar edindirir size.
Yahu onceki aracimiz opel astraydi her hafta bir elektronik sikintisi cikardi. Arac degistirdik vectra c aldik yine ayni her hafta bir sikinti. Hatta demin arka sag cam arizalandi acamiyoruz gelde sovme.
yeni astra k ile sahip olduğu dikkatimi çeken lüks özellikleri şöyledir:
- masajlı, ısıtmalı ve soğutmalı ön koltuk,
- ısıtmalı arka koltuk(arkalara genelde pek önem verilmez),
- 3 hafızalı ve elektrik ayarlı ön koltuklar,
- 1.6 200 bg(!!) benzinli motor,
- karşıdan gelenin gözünü almayan ve uzunluğu kısalığı adaptif ayarlayan, moda göre(şehir içi, otoban, yağışlı hava, 4 yol ağzı, vs vs) aydınlatma şeklini değiştiren intellilux led matrix aydınlatma sistemi(bu sistem bu segmentteki en lüks sistem),
- aracın kendisinde bulunan özel airwellness sistemi, odun kokusu yahut yeşil çay kokusu ile araç kokulandırılabiliyor. havalandırma ızgarasına blade takmaya son.
- alman ortopedi kuruluşu agr'den en yüksek notu alan ve j kasada da otoritelerce çok beğenilen(autoshow'da 20 üzerinden 19 verilmişti) ön koltuklar.
- ön araçla mesafeyi adaptif olarak takip eden, öndeki zönk diye durunca siz frene basmadan kendiliğinden frenlere abanan sistem,
- son olarak onstar sistemi. deli bir şey bu sistem, anlatması uzun dolayısıyla kendiniz bi araştırın derim.
adamlar bu sınıfta gördüğüm en lüks araçlardan birini yapmışlar. ayrıca önceki versiyona göre 200 kg civarında hafifletmişler. almanya başlangıç fiyatı golf'ten 400 euro az. bu da tr fiyatının golf fiyatı olacağı demek oluyor. bu alman aygırını alan çoook doğru bir karar vermiş olur bana kalırsa.
insignia b'yi dört hatta altı gözle bekliyorum, yeni astra bu kadar donanımlı bir araç ise yeni insignia nasıl olacak şimdiden çok merak edilendir.
yazıldı mı bilmiyorum ama sadece ingiltere'de Vauxhall markasıyla satılır. ürünler aynı sadece marka değişik. ikinci dünya savaşından sonra ingilizlerin almanlara olan nefretinden dolayı opel'i pazarlarına opel markasıyla sokmamışlar.
bir zamanların lüks segment klasmanında idi. opel denince egzotik ya da üst sınıf modeller insanın aklına gelirdi( manta, calibra, senator, öncesinde diplomat vb).
2009 insignia rönesansı ile bu segmente geri dönüş için kabuğunu kırdı ancak o eski imajını kazanması için biraz zaman ve 2004'te son omega ile terk etmek zorunda "bırakıldığı"* orta üst sınıfa tekrar adım atması gerekiyor.
GM'nin yıllardır kanayan yarası. Sattılar da kurtuldular.
GM o kadar öngörüsüz bir firma ki en büyük rakibi Ford tüm dünyaya dal budak salıp her pazarda ilk beşe girmeyi başarırken GM, vizyonsuzluğu yüzünden ikinci büyük otomotiv pazarı avrupa'da bile nal toplamayı başardı;en nihayetinde opel'i satmakla yükü sırtından attı. Ki o Opel 80'lerde şimdinin makam arabası Audi'ye nal toplatıyordu. Audi emekli arabası kabul edilirken Opel prestij sembolüydü. Fakat GM'nin ilerleyen zamanlardaki yanlış stratejileri ve markayı doğru şekilde konumlandıramaması nedeniyle ingiltere'de Vauxhall, Avrupa'da Opel, vasat bir marka haline geldi.
GM'nin vizyonsuzluklarına bir örnek de 90ların başında Torbalı'da açtıkları Opel fabrikasını çok satmıyor diye kapamaları, Aynı yıllarda veya sonradan gelen Toyota, Hyundai ve Honda direnmenin getirilerini topluyorlar, hepsi için Türkiye ucuz ve güvenilir işçiliğiyle, vergi imkanlarıyla Avrupa'ya ucuz yoldan araba satmanın merkezi haline geldi. Opel ise çok büyük ilgi görmesine rağmen basit ve anlamsız nedenlerle fabrikayı kapattı. Sadece Türkiye'de değil, ispanya ve Polonya'daki fabrikalar da verimsizlikten kapanınca kala kala Almanya'daki fabrikaya kaldılar ee yüksek işçilik ücretleri de başlarını yaktı.
Galiba Opel'in çöküşü vectra fiyaskosuyla başlıyor o zamandan sonra mali olarak bellerini doğrultamadılar.
PSA grubu ise ne sikime bu markayı aldı anlamak güç. Daha bir yıl önce işçi çıkarmamak için Fransız devletinden beleş para topluyorlardı. Kelin ilacı olsa başına sürermiş hesabı yakındır kendilerinin yine zarar zarar diye ağlanıp devletten teşvik istemeleri ama Fransız hükümetinin son paketinde bir daha yardım olmayacak sözü ve taahhüdü vardı. Bakalım sözünden dönecek mi koca devlet.
yol tutuşu kötü onun. fazla hafif o araba. gider ama savrulur.
bilen bilir gökçeada da tepeköye çıkan uçurumlu yollar vardır. orada ölüyordum ben o dediğin aracın 2000 model olanıyla. aklıma geldikçe içim ürperir. döner dönmez sattım.
bazı modellerinde hararet göstergesi yok. baya yok.
nasıl olur ya? motoru yakarsın. ben, çok korkarım böyle şeylerden. param yok ama olsa da almam asla. opel yetkilileri lütfen bu hususu düzeltelim. belki bir gün alırım. herkesin bi gün parası olabilir. lütfen beni dikkate alın. teşekkürler.