her okuyana göre değişen kitaptır, görecelidir canım.
bence;
-tutunamayanlar
-ihtiyar kemancı
-saatleri ayarlama entitüsü
-yaşar ne yaşar ne yaşamaz
-dokuzuncu hariciye koğuşu
böyle gider..
vedat türkali - mavi karanlık
oğuz atay - tutunamayanlar
sabahattin ali - kürk mantolu madonna
uğur mumcu - sakıncalı piyade
amin maalouf - semerkant
gogol - ölü canlar
nazım hikmet - memleketimden insan manzaraları
nazım hikmet - yeşil elmalar
yaşar kemal - ince memed
...
çocuklukta okunan kitapların bazıları, şimdi okuduğum kitaplara taş çıkarıyorlar açıkçası. ve ben okunan en güzel kitaba küçük prens diyorum. tanım okuduktan yıllar sonra bile akılda kalıp hatırladığımızda gülümsemekse, küçük prens..
hep aynı isimlerin verildiği kitaplardır. Halbuki sözlük formatı, daha önceki bilgileri okuyun, verilmiş bilgiyi tekrarlamayın der. Ya da buna benzer bir şey.
Ben bu yaşımda sıkılgan yapımla okuyorsa, bir üst beyanı okumayan arkadaşlarımızın ciddi format problemleri var demektir. Geçen gün futbol konusunda örnek verilmişti. Her başlığa ayrı ayrı örnek verilmesi gerekir mi? Koca adamlarız hepimiz.
