bugün

paso oyuncak yapılan bölümdür. kebaptır yani ohh. sınavlarda şarkılar söylenir falan. *
onlar çocuk değil tavsiyesiyle tekrar düşünülmesi gereken bölüm, meslek.
ilerde kendimi görmek istediğim meslek.
bundan sonraki süreçte muhtemelen alım sayıları eskiye nazaran büyük oranda düşecek branştır.

(bkz: okul öncesi zorunlu eğitimin kaldırılması)

http://www.egitimajansi.c...im_zorunlu_olmayacak.html
yata yata okunulan bölüm. yatmaktan yoruldum vallahi.
okuduğum bölümdür. ömrümde görmediğim oyuncakları görüyorum.

allah'ını seven üstüme erkek sınıf arkadaşı atsın
kuzenimin bu sene bitireceği öğretmenlik dalı.
asla bir fen edebiyat fakültesi kadar ayaklar altına alınmayacak ''güzide'' eğitim fakültelerimizin yine ''güzide'' dalı.
okumakta olup, az önce yapamayacağımı anladığım meslek.

olaya geçeyim, kapıda kalmamla birlikte komşuya gittim annem belki anahtarı oraya bırakmıştır diye, komşu kucağında torunuyla geldi anahtarın olmadığını söyledi, ben de bizim arka kapının açık olup olmadığını sordum o da bakmaya gitti, gidince de çocukla kapının eşiğinde baş başa kaldık. çocuk benden utandı, saklandıkça saklandı. ben de göz teması kurmaya çalıştım ama gömüldükçe gömüldü en son secde pozisyonu aldı kızcağız. ben de gördüm seni diyiverdim, demez olaydım, ağzıma web cam gireydi de demeyeydim. meslek hayatımı başlamadan bitirmeme sebep oldu bu sözcükler. allah'ım ben hayatımda böyle ağlama duymadım, etinden et kopardılar, ciyak ciyak cadde inledi. ben oracıkta üzüldüm kaldım, bu sırada anneanne geldi, o da ne kadın beni teselli etmeye başladı, üzülme ya korkmuştur falan dedi. artık yüzüm nasıl düştüyse.
çocuk sevgisi ve sabır özelliklerinden ibaret olmayan meslektir. tam manasıyla göt ister. ilköğretim çocuğuna düz bir şekilde öğrettiğiniz her bilgiyi, hemen olmasa da bir müddet sonra algılayabilir. ancak okul öncesi çocuklarına her ne öğretecekseniz çeşitli tekniklerle öğretmek zorundasınızdır. zira dikkatleri en fazla 7 dakika sonra dağılacaktır. akabinde "örtmenim sıkıldım örtmenimmm sıkıldımm" diyerek beyninizi sikeceklerdir. nedir bu teknikler? görselliği ön planda tutan kartlar, öyküleştirme tekniği, öğretiyi çeşitli melodilerle yeniden şekillendirmek vs.

buna rağmen dikkatleri dağılacak ve sabrınızın tüm limitlerini tüketeceklerdir. bununla da bitmiyor tabi. tüm gün çocuk sesleri ve bitmek bilmeyen şikayetleri ile düzülen beyin, eve döndükten sonra da düzülmeye devam edecektir. aylık plan, haftalık plan, günlük plan, faaliyet hazırlığı, önemli gün ve haftaların hazırlığı...

bir kısmını sayabildim daha da fazlası var. ben gidip plan hazırlayayım. adios öğretmenliği basit ve rahat bir meslek sananlar. retinanızı parçalarım!
en kıymetli öğretmendir. benimde şuan okumakta olduğum bölümdür. sınıfımızda sadece 5 erkek var bu en büyük dez avantajıdır. bir daha üniversite falan okursam kesinlikle mühendislik okuyacağım. birde bu için staj kısmı vardır ki o konu daha beter. sabah 8 den akşam 5 e kadar çocuklarla uğraşırsın ama sana 5 kuruş para vermezler üstüne çektiğin yorgunluk ve baş ağrısı yanına kar kalır. tabi birde okulda size dayatılan ödevler vardır. hani aşağılanan bu kolay sanılan bölüm var ya o ödevleri bir yapmayı deneseniz. o hikaye kartlarını bir hazırlasanız ya da bir müsamere hazırlasanıza. mühendislerin ses çıkardıkları teknik resim diye bir şey var onu da gördüm eski sevgilimden ve bir çok yakın arkadaşımdan aşinayım. sizin yaptıkların ilerde size lazım olcak şeyler ama ben hikaye kartını ya da kağıt batiği bir daha yapmıycam. ya da öğrencilerime metelafon çalmıycam. tamam çocukları seviyorum ama bu gereksiz eğitim beni deli ediyor. birde 2 sene boyunca kaldığım anatomi dersi var ki evlerden ırak büt geldi de geçtim. tanrı bizi korusun.
adı 'doğum öncesi öğretmenlik' olarak değiştirilmesi gereken meslek. okul öncesi mi kaldı zaten 66 aylıkken okula başlıyorlar.
erkekler de bu işi yapabilir sadece bayanlara özel bir meslek değildir.
bir süre sonra insanı sapıttıran meslektir.
etkinlik yazarken birden kendinizi çocukları bok yaparken bulabiliyorsunuz.
mesela ben hangi kafayla şu planı yazdığımı çözmeye çalışıyorum.
"Peki bize bundan sonra ne oluyor? denir ve her çocuk kendi istediği biçimde kaka olarak bağırsaklardan ayrılır. "
bölüm öğrencilerinin * gördüğü derslerin etkisinde kalarak geri kalan zamanlarını geçirmelerine sebep olan bölüm. eğlenceli çocuksu bölüm.
(bkz: dil çıkartma)
annelerin %95'inin "bayanlar için en ideal meslek" olarak nitelendirdiği meslek.
lise zamaninda dogru durust bi puan alamadigi icin mecburiyetten kiz meslek lisesine giden sonra ordan aldigi ek puanla gelip okul oncesi ogretmenligi okuyan insanlar vardir ki bu son iki sene icinde artmistir. Bir de gelip biz stajdayken bilmem ne gibi laflar edenlerine anlam veremiyorum. Gitmis iki sinifta bulunmus neymis staj yapmis onlar bu dersleri gormus e o zaman niye sinifin birincisi ya da ilk besinde biz variz diye sorarlar adama.
atananların, 3.000 Tl maaş aldığı meslek.
2500 liracık maaş alan meslek. yanlış bilgi vermeyelim lütfen.
Özel ders ihtimali olmayan bir öğretmenlik türü.
4 sene çabuk geçmiş. bitirdiğim bölüm.

sırada minik çocukların "öyetmenimm yesim çizebiliy miyim" diyebileceği bir öğretmen olmak var.

edit: şu an öğretmenim. çocuklardan çok okulun camını düzenli olarak kıran it kopukla cebelleşiyorum. yakında cinnet geçireceğim
çocuk bakıcılığı gibi bir durum ama gene de hoş bir meslek. oldukca da eğlenceli.
nazar değdirilen bölüm.
o kadar nazar değdi ki birkaç sene öncesinde neredeyse 50yle 60la alan bu bölüm geçen sene 76yla kapattı. hele bu sene 82 aldım, 1665. sıradayım. bu nedir ya? 82 almak ve atanamamaktan korkmak nedir? Diğer branşların sıkıntısını da biliyorum ama okul öncesi olum bu.
konu hakkında bilgisi olan yazarların olup olmadığını merak ettiğim bölüm.
kpss den atama puanları nasıldır gelecek yıllarda atamasi artacakmidir merak edilen bölüm. bilgisi olan varsa yeşillendirsin.