Artık buraya renk filan yazanlar fena baydi yeminle. Ya bi siktirin gidin artık. Çakicam suratiniza bi tane. Renk'mis. Bok renk. iyi ki bi espri ogrenmisiniz aq.
yiğit özgür'ün evrensel bir sanatçı olduğunu kanıtlayan bir karikatür.
bilen bilir stephen king'in 11/22/63 romanı bu yıl dizi olarak çekildi. dizinin sonunda bir şiir var. şiiri duyunca aklıma bu karikatür geldi. yiğit özgür'ün şiiri okuyup karikatürü çizmiş olabileceğini düşündüm.
araştırınca şiiri stephen king'in bu dizi için yazdığını öğrendim. yani 2016 tarihli.
karikatürse çok daha eski.
neyse şiir şu:
“bu odayı da müziği de biz istemedik; içeri davet edildik.
bu yüzden karanlık etrafımızı sardığında,
Yüzümüzü ışığa dönelim.
Bolluğa minnettar olmak için katlanalım zorluklara.
Acı sevinç karşısında kendimizden geçelim diye verildi.
Hayat Ölümü reddedelim diye.
Bu odayı da müziği de biz istemedik.
Ama madem ki buradayız; o zaman dans.”
buraya yazdıkları %99 ihtimalle yalan tabi. abazan itin teki muhtemelen... fakat hayalinde bile olsa birlikte olduğunu iddia ettiği bir kız hakkında bunları yazan köpek, gerçekte böyle bir olay yaşamış olsa aynen yazmaktan hiç çekinmez.
hamam böceği bile böylelerinden daha çok insana benziyor.
Evet, actigim başlık ve olayı ifade ediş bicimim eleştirilebilir, ama içeriğe yoğunlaşirsak tam olarak nerede yanlış yapmışim acaba? Sabahtan beri yapılmayan hakaret kalmadı.
1- buluşma teklifini kabul eden o. istese etmeyebilirdi.
2- arabama binen o. zorla mı bildirdim?
3- evime gelmek isteyen o. zorla mı eve attım?
4- istemeseydi sevismezdik. böyle bir insan değilim ben.
Burada sanki ben her şeyi zorla yaptirıyormisum, sapik ve tecavuzcuymusum gibi yaftalanmasinin ne mantığı var? Soyler misiniz.
iki reşit ve mümeyyiz insan kendi talep ve rızaları ile bir şeyler yaşamış. kimse kimseyi kandirmamis. nedir buradaki garabet?
