bugün

vikipedi'de okuduğu her şeye körü körüne inanan, hiçbir şeyi araştırmaya ihtiyaç duymayan parazit.

he canım he nutuk u atatürk yazdı, incil'i de ben yazdım zaten.

not: ben buraya ne yazsam olmayacak zaten, o kadar körü körüne inanmış ki insanlar atatürk hakkında kendilerine öğretilenlere. ne desem boş.

kaynak göster diye ölenler için küçük bir iyilik:

--spoiler--




Cevap: Atatürk'ün Gençliğe Hitabe'sini kim yazdı ?

ilkokul sıralarından itibaren öğretilmeye başlanan ve Atatürk'e ait olduğu belirtilen Gençliğe Hitabe'yi, aslında Atatürk'ün yazmadığı ortaya çıktı. Peki bu metni kim yazdı?

inönü, Ecevit'e Gençliğe Hitabe'yi kendisinin yazdığını söylemiş. Çalışlar kitabında bunu Ecevit'ten dinlediğini anlatıyor.

"Atatürk hazırladığı büyük nutku, yakın arkadaşı ismet inönü&'ye okuması ve fikirlerini söylemesi için vermiş. ismet Paşa uzun konuşmayı okuyup bitirdikten sonra Atatürk'e iade etmiş. Atatürk'ün ''nasıl buldun'' sorusuna, ''Paşam çok güzel, ancak, sonunu gençliğe hitap ederek bitirmek sanırım faydalı olur'' cevabını vermiş. Atatürk de bunun üzerine ''O zaman sen yaz böyle bir bölüm; bakalım, iyi olursa dediğin gibi yaparız.'' deyince ismet inönü Nutuk&'un sonundaki ünlü ''Gençliğe Hitabe'' bölümünü kaleme almış. Yeterince gündeme gelmemiş bu iddia Gazeteci Oral Çalışlar'ın yeniden basılan ''Liderler Hapishanesi, 12 Eylül Günlükleri'' kitabında yer alıyor.

Liderler Hapishanesi, 12 Eylül ün hemen ardından tutukevi olarak kullanılan Ankara Merkez Komutanlığı'na bağlı Ordu Dil ve istihbarat Okulu'nda yaşanaları anlatıyor. Kitap, yaklaşık iki yıl siyasi liderlerle ve milletvekilleriyle burada kalan Oral Çalışlar'ın o zaman günü gününe tuttuğu notlardan oluşuyor. Bülent Ecevit, Necmettin Erbakan, Alparslan Türkeş, Doğu Perinçek gibi siyasiler içeride neler yaptı? Ecevit Türkeş'le, Perinçek Erbakan'la nasıl bir diyalog içindeydi, günlük dertleri ve sıkıntıları nelerdi? Kitap bu soruların cevabını verirken, ilginç bilgilerin de su yüzüne çıkmasına vesile oluyor.

Havalandırma sohbetleri

Liderler Hapishanesi'nin en dikkat çekici bölümlerinden biri, Oral Çalışlar ve Bülent Ecevit'in havalandırmada yaptıkları sohbet sayesinde ortaya çıkıyor. Ecevit, inönü ile ilgili anılarını anlatırken, bugüne kadar farklı bilinen bir gerçeği ortaya çıkarıyor; Gençliğe Hitabe'yi aslında ismet inönü kaleme almış. Ecevit ismet inönü&'nün ağzından dinlediğini söyleyerek Oral Çalışlar'a şöyle aktarıyor: ''Atatürk hazırladığı büyük nutku, yakın arkadaşı ismet inönü&'ye okuması ve fikirlerini söylemesi için vermiş. ismet Paşa uzun konuşmayı okuyup bitirdikten sonra Atatürk&'e iade etmiş. Atatürk&'ün ''nasıl buldun&'' sorusuna, ''Paşam çok güzel, ancak, sonunu gençliğe hitap ederek bitirmek sanırım faydalı olur'' cevabını vermiş. Kaynak: Atatürk'ün Gençliğe Hitabe'sini kim yazdı ?

Necdet Uğur da biliyordu

Atatürk de bunun üzerine ''O zaman sen yaz böyle bir bölüm; bakalım, iyi olursa dediğin gibi yaparız.'' deyince ismet inönü Nutuk'un sonundaki ünlü ''Gençliğe Hitabe'' bölümünü kaleme almış. Kendisi bana bir keresinde böyle anlatmıştı. Aynı anısını Necdet Uğur'a da anlatmış, o da bu olayı biliyormuş.

Kaynak:Radikal
--spoiler--
(bkz: bugün ne yapsam da atatürk e vursam)
1919 - 1927 yılları arası anlatılır ve yazarı atatürktür. bunu bilmemek cahillik inkar etmek de hainliktir!
(bkz: p ç t k sert sessizleri kuralı)
ne tuhaftır. biri kuran tanrının kitabı değil der diğeri nutuk'u atatürk yazmadı der. hadi kuran hakkında ki dedikoduları anladık diyelim, daha 83 yıl evvel yazılan bir kitabın kim tarafından yazıldığının tartışılmasına ne demeli!
yahu o yazsa ne olur, yazmasa ne olur. sanki adam romeo ve juliet'i yazdı da orhan pamuk'tan aşırdı.
nutuk un atatürk tarafından yazılmadığını söyleyen bilge kişi, bari nasıl yazıldığını, kimin yazdığını da anlatsaydı da biz cahiller aydınlansaydık diyen cahil.

(bkz: genç yobazlar azdı)
nutuk anonimmiş arkadaşlar. az evvel elime geçen bilgiye göre öyleymiş. eline nerden geçti bu bilgi diye sormayın. *
kendi kendine ulumayı seven insan söylemidir. aklı sıra gündem yaratmaya çalışmaktadır. tabi piyasa için büyük bir insan gerekir.
atatürk'ün yazdığı tek kitap değildir ayrıca atatürk'ün yazdığı bir adet geometri kitabı da mevcuttur. bunu atatürk kitap haline getirmemiştir, atatürk'ün subayken yazdığı savaş anılarını içerir. ama ne tesadüftür ki ilk baskısı 1927 yılında yayımlanmıştır. en nihayetinde kitabı atatürk yazmıştır, hiç değilse kuran'ı yazıp " allah yolladı bunu. " gibi bir hadiseye inanmak yerine gerçek olan bir durumu savunmaktır.
(bkz: mal yemin ederim geri zekalı bu çocuk)

feto.net ten mi alıyon a.q. haberi dedirten durumdur.
allah bilir türkiye cumhuriyeti'ni de atatürk kurdu zannediyordur... ne mallar var di mi hacı allasen...
oturmuş uğraşmış, yazamamış, kırtasiyeden notları almış diyorlar evet ben de duymuştum.
kim yazmış söyle de bilek iddiası.
(bkz: nutuk um tutuldu)
nutuk aslinda sumerlerden kalma cok eski bir destandir; pasam arkadaslari uzun esek oynarken sumerce bilgisini derinlestirmis, cumhuriyetin ilanindan sonra bu mitolojik eseri turkce'ye kazandirmis, ve yirmi uc nisan'da cocuklara armagan etmistir. kendisi daha sonra sumerbank'i da kurmus ve evvelden don giymek yerine salvarina saman sokmakta olan bir millete medeni ic camasirlari ureten bir sanayi kazandirmistir. vefatindan sonra sozkonusu millet samanlari apis arasi yerine artik kulaklarindan iceri beynine dogru bastirmaya baslamistir. sonucta hakimiyet kayitsiz sartsiz milletindir.
ben dedim olducu bir iddiadan başka bir şey değil. bir şeyi iddia edenin iddiasını desteklemesi gerekir. bu durumda en azından atatürk'ün yazmadığı bu kitabı kimin yazdığını söylemek gerekir. gerçi (#7871387)'deki açıklama beni çok tatmin etti.

iddia sahibi sayesinde bugünü de bir şeyler öğrenerek tamamladık. gecemizi aydınlatan bu bilginin ışığı gözlerimi aldı uyuyamıyorum.

(bkz: gereksizse söndürün)
(bkz: bu başlığı sen mi yazdın)
(bkz: ne malum)
(bkz: kanıtla)
(bkz: başlığı kendinin yazdığını sanan cahil)
gayet şuurlu bir cahildir.
ortaya saçma sapan iddalar atan cahilleri görünce onlara sadece gülen insandır. hadi diyelim ki siz haklısınız, o yazmadı. peki bir ülkenin tarihini en baştan yazdığı gerçeğini nasıl değiştireceksiniz?
nutuk; atatürkün yazdığı yayınlanmış tek kitaptır.
şimdi aslında inönü' de yaptığı işler açısından takdire şayan olsa da kendi parasını bastırmış ve çeşitli hırsları olan bir adamdı. bu kitabı inönü aşığı bir adam da yazmış olabilir. bir fikri sabitlemek için karşıt fikirleri olan bir yapıt daha okunmalıdır.(tabi bu en az sayıda) nutuk okunduğunda da görüleceği gibi bu kitabın atatürk'ten başka o dönemde kimse tarafından yazılamayacağı görülür. müthiş bir vatan sevgisidir her satırında okunan. müthiş bir aşktır bu. kelimeler o günkü orjinalliğini koruyamamış olabilir ancak bu yazan kişinin de yazılış amacını da değiştirmez. sonuç olarak bu kadar tartışılan bu adam, "vatan" kavramını kazımış beyinlere. tartışılan bu adam "millet" kavramını yerleştirmiş her bir yüreğe. kimsenin ne dinine ne de ırkına laf uzatmış. "ne mutlu türküm diyene" demiş sadece. bunun için yaşamış ve ölmüş. o da insanmış neticede. o kadar düşünüyormuş ki düşüncelerini durdurabilmek için içmiş belki de. ancak tüm bunlar tartışılmamalı elbette. saygı duyulmalı ve yaptıklarını takdir etmeli. işte hepsi bu...