nilgün marmara

entry341 galeri24
    100.
  1. "diledin mi yanında tümden varolmayı an için
    ve bir kaç sonrasında hiç yokmuşçasına"
    1 ...
  2. 101.
  3. ''dünyamsın benim zorbam düzenim
    bundan gözlerim göğe çevrili
    ellerim denizde.
    hiç katılmadan sende yaşıyorum,
    dirimimsin benim.
    doğarken öldüğüm.''
    aklımdan çıkmayan dizelerinin bulundugu tek kitabı daktiloya çekilmiş şiirler olan muhteşem kadın.
    slyvia plath'tan etkilenmiş diyorlar. desinler.
    o benim müntehirlerimin sahibi.

    bir gün senin gibi başarılı olacagım zelda.*
    ve kendisiyle aynı rahatsızlıgı paylaşıyormuşuz. sevinmeli mi? hiç sanmam.
    ölmeseydin bir kaç şiir daha yazar bir kaç duyguma daha tercüman olurdun. ama sen zaten bu yeryüzünün bütün arka bahçelerini görmüştün değil mi?
    1 ...
  4. 102.
  5. ne zaman ismini duysam, ne zaman aklıma gelse derin düşüncelere mukabil olduğum, benim için müthiş duygular senfonisi diyebileceğim kadar gözümde ondan daha ötesi kalbimde büyüttüğüm bir şairanelikdir kendisi. sylvia plath hakkındaki tez araştırmasından;

    "Sylvia Plath'in intiharına gelince; ailede yaşanan karanlık deneyimlerin sosyal, tarihsel ve otobiyografik yıkımlara eklenmesi, onu önsel bir ideal olarak kabullendiği belirgin, açık seçik bir kendini yok edişe zorlamıştır. Bu ideal kendi akışını tamamen kendi içinde, ölümün zaruri ve saplantılı bir şekilde hayata yayılmasında bulmuştur. Kadınların toplumsal bir hastalığın sonucu olan perişanlığının kurbanı olmuştur. Plath'in narin, incinebilir ruhani varlığı ve her şeyin sürekli kirlenişinin iç karartıcı bir şekilde farkında oluşu onu ölüme sürüklemiştir. Karmaşık düşünce yapısının yol açtığı gerilimin niteliği çözümsüzlük doğururken, yaşamın gerilimi sonsuza doğru akar. Bu farklılık ölümün seçilmesinde, zihnin karmaşıklığının kurgusal bir temelde, yaşamın sonsuzluğuyla birleştirilmesinde ve saf insanilikle felaketimsi bir ölümlülüğe ulaşmak yolunda şiirler yaratılmasında sentezlenir. Zihnindeki çeşitli kasırgalardan kurtulamaz. Uygarlığa yönelik tehditlerin, kitlelerin ideal bir insanlığa ve var olmanın hazlarına veda edişlerin yanı sıra, Plath'in oluşturduğu psişik atmosferde önemli bir rol aldıkları için en küçük ayrıntıları bile abartma eğilimi, şiirlerle tanımlanacak vakumu oluşturur. Peki neden düşünceli bir sukunet içinde mesafesini koruyup, estetik bir uzaklıkta duramaz? Plath'in var oluşu, zalimliği doğal olarak kendisine yabancılaşmaya itecek olan şikayetçi zihni tarafından beslenen bir yalnızlık peçesiyle örtülür. Istırap içinde yaşar ve kaçamak kederini kavramayı başarır. Şiirlerini köşkünün tamiratı sırasında konan tuğlalar, intiharınıysa tam bir başarısızlık olan bu evin yıkılması eylemi olarak görebiliriz. " der.

    kendisi hakkında -daha doğrusu kalemi hakkında-, daha derin bilgi sahibi olmak için şunlara göz atalım, keyfimiz yerinden kaçsın, bizi bu güzel havaların mahvetmesine izin vermeyelim:

    "bütün yalnızlıklarınızın ilenci korusun çoğulluklarınızı,
    cinnet koyun erdemin adını,
    maskelerinizi kuşanıp yalanlarınızı çoğaltın,
    hepiniz mezarısınız kendinizin..."


    "Azımsanmayacak kadar ölmüşüm.Azımsanmayacak kadar ölüyüm. Geliyorlar bu evde doğan yeni bir ölümü görmeye.Koşarak, düşe kalka, yuvarlanarak, sürünerek. Nasıl olursa olsun görmek için bu eski dostlarının yeni cesetlerini ve göstermek için bu eski dostlarının yeni cesetlerini ve göstermek için kendi dirimlerinin kıvılcımlarını geliyorlar. Ölüm çaresizliği, toz ve küf kokan evden ayrıldıktan sonra seviniyorlar canlıyız diye. "
    1 ...
  6. 103.
  7. --spoiler--
    niye izin vermiyorsun yoluna kuş konmasına?
    niye izin vermiyorum yoluma kuş konmasına?
    niye kimseler izin vermez yollarıma kuş konmasına?
    "öyle güzelsin ki kuş koysunlar yoluna" bir çocuk demiş.



    --spoiler--
    3 ...
  8. 104.
  9. beden

    beden onun bedeni bir tımarhane
    içinde çok işçi, deli ve çalışkan!
    onun bedeni bir kule
    içinde çok basamak, karanlık ve nemli.
    güldürerek çıkarır merdivenlerden,
    ağlayarak indirir aşağı!
    onun bedeni bir küre,
    yüzeyi çok giz, parlak ve akışkan
    döndürcükte gösterir çarpılmaz,
    zamana saygılı ve acıyan...

    "nilgün marmara"
    1 ...
  10. 105.
  11. Ve şimdi yollarında yaşamın
    çığlık tünelleri kazmak
    ve susmak'ı
    yazmak
    kalmıştır
    işaretleyenlere
    -bu, hepsi, belki-


    türk edebiyatının sylvia plathıdır benim icin.
    bir başyapıttır o.
    0 ...
  12. 106.
  13. --spoiler--
    erken vazgeçişlerim vardı benim
    seninse
    erken tükenişlerin
    ve gece
    uygun değildi
    beklemeye
    yine de bekledim

    avcumda unutulmuş binlerce gölge
    yeraltında
    öldürülmeyi bekledim
    günışığı vururken gözüme
    ölmeyecektim.

    katilim yoktu,
    katilim çok.
    --spoiler--
    2 ...
  14. 107.
  15. Mezar

    tükenirdi monolog
    kaçarken içine düştüğüm kara toplum
    big bang sonrası büyük yalnızlık bilinmeyeni
    saçlarında titreyen iblisler karartırken güneşi
    üstüste gömülürken
    saydam yaşamlar
    bir yankı duyulurdu hiç'likten
    bütün yalnızlıklarınızın ilenci
    korusun çoğulluklarınızı
    cinnet koyun erdemin adını
    maskelerinizi kuşanıp yalanlarınızı çoğaltın
    hepiniz mezarısınız kendinizin...

    Nilgün Marmara
    2 ...
  16. 108.
  17. bütün herşeyinden ziyade tek şiirinde ki bir söz ile beni kendine bağlayan kadın;

    ''El yazıma en çok benzeyen aşkım,
    sana kelimelerimin gördüğü bütün düşlerimi bıraktım..''

    sylvia plath ile acayip bir benzerlikleri var, hayata bakış açıları ile alakalı sanırım. ölümünün erken yaşta ve bu kadar trajik olması çok üzücü. her güzel insan dünyadan erken ayrılıyor bu bir gerçek, en azından çoğu böyle. Hayattan bu denli nefret ettiğinin kanıtıdır, kırmızı kahverengi defter adıyla yayınlanan kitabında "hayatın neresinden dönülse kârdır" ifadesi bence.

    belki de, haksız sayılmaz.
    1 ...
  18. 109.
  19. hayatın neresinden dönülse kârdır sorusuyla akıllara zarar verir.
    1 ...
  20. 110.
  21. intihar denince akla gelmesi üzüntü verici. şiirleri daha önemli.
    1 ...
  22. 111.
  23. "ne zamandır ertelediğim her acı
    çıt çıkarıyor artık
    başlıyor yeni bir ezgi"
    1 ...
  24. 112.
  25. bir karga bir kediyi öldüresiye bir oyuna davet ediyordu.
    Hep böyle mi bu?
    Bir şeyden kaçıyorum bir şeyden,
    kendimi bulamıyorum dönüp gelip kendime yerleşemiyorum,
    kendime bir yer edinemiyorum, kendime bir yer..
    Kafatasımın içini, bir küçük huzur adına aynalarla kaplattım,
    ölü ben'im kendini izlesin her yandan, o tuhaf sır içinden..
    Paniğini kukla yapmış hasta bir çocuğum ben.
    Oyuncağı panik olan sayın yalnızlık kendi kendine nasıl da eğlenir.
    Niye izin vermiyorsun yoluna kuş konmasına
    niye izin vermiyorum yoluma kuş konmasına
    niye kimseler izin vermez yollarıma kuş konmasına?
    "Öyle güzelsin ki kuş koysunlar yoluna" bir çocuk demiş.
    0 ...
  26. 113.
  27. "...ada.
    içkinliğini denizle aşan karacık.
    Süsenlerini geziyorduk onun.
    Korsanlar kralı aya nicholas,
    Belki hazcıymış yaşamında,
    Çünkü su karasıyla sarmış
    çevresini biricik sarayında.
    ama
    sarnıçtaki kızına aşık, ah!"
    0 ...
  28. 114.
  29. Öyle güzelsin ki kuş koysunlar yoluna.
    3 ...
  30. 115.
  31. “Maskelerinizi kuşanıp yalanlarınızı çoğaltın / hepiniz mezarısınız kendinizin…”
    0 ...
  32. 116.
  33. "öyle güzelsin ki kuş koysunlar yoluna" cümlesini her okuduğumda içimi titreten kadın.

    sürekli tekrarlıyorum.

    öyle güzelsin ki kuş koysunlar yoluna.
    0 ...
  34. 117.
  35. "benden sonra kuşlara iyi bakın"
    2 ...
  36. 118.
  37. "hepimizin yerine balkondan düşeni hatırla,
    şiir bazen öyle de çarpabilir hayata."
    1 ...
  38. 119.
  39. yirmi dokuzuncu yaşının bugününde kaybettiğimiz şair. ışıklar içinde yatsın. "kuş koysunlar yoluna."

    "azımsanamayacak kadar ölmüşüm
    azımsanamayacak denli ölüyüm

    geliyorlar, bu evde doğan
    yeni bir ölümü görmeye;
    koşarak, düşe kalka yuvarlanarak,
    sürünerek... nasıl olursa olsun;
    görmek için bu eski dostlarının
    yeni cesetlerini ve göstermek için
    kendi dirimlerinin kıvılcımlarını
    geliyorlar! uyuyan arzunun düşün
    imgelemenin anlağın belleğin
    leş kokularını duymaya geliyorlar.
    ölüm sessizliği, toz ve küf kokan
    evden ayrıldıktan sonra
    seviniyorlar canlıyız diye."

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/509934/+
    0 ...
  40. 120.
  41. hepimizin yerine balkondan düşeni hatırla
    şiir bazen öyle de çarpabilir hayata..

    intihar etmiş yazar, ardından yazılmış dizeler.
    yanlış biliyormuşum.
    senden sonra kuşlara iyi baktık, merak etme.
    0 ...
  42. 121.
  43. arzuladığı öte ışıkları aramaya gitmiştir, ondandır kendisini yüksekliğe hapsetmesi.
    2 ...
  44. 122.
  45. intihar ettiği söylenen şair! Hem de ekimin on üçü gibi bir tarihte... Ciddi olamazsınız, nilgün intihar mı etti yoksa şiirlerindeki o birinci tekil şahısın düşle gerçek arasındaki ayrımını mı gördü? Neydi ki onu bir sıra çevirip nefesini değil de bedenini bir boşluğa haykırmaya yönlendiren? "intihar" demek ne kolay! Oysa nilgün intihar etmedi, o boşluğu şiirleştirdi; okuyamıyorsunuz diye onu suçlamayın!
    3 ...
  46. 123.
  47. 124.
  48. "hayatın neresinden dönülse kardır." intihar ettikten sonra defteri arasında bu sözün bulunduğu söylenen yazar.
    11 ...
© 2025 uludağ sözlük