ismi ile hitap edince "sus,göt" demesinden çekiniyordum, ama yanılmışım. aynı kaderi paylaşmışız meğer, eski dansözlük günlerimizi yad ettik. keşke diğer duserlerle de tanışabilseydik. kim bilir, nasip...
yok yok yine de ilk tanışmamızda "yav ben söylemiyim şimdi nickimi" deyince pek bi kıllandığım sonra 30 harfli bir nick sahibi olduğunu öğrendikten sonra birlikte deli gibi kahkaha attığımız yazar arkadasım.
orta asya ve balkanların en makara bunyesi aday kişisi. yavrum gelmiş eskisehirlerden tramvayın kapısının tusa basınca acıldını sanıyor az daha içine dusecekti. ** karnım acıktıgında bilincsizce üzerine yurudum bir pokemon secercesine seni sectim dedim. hiç yabancı karsılamadı da corba içmeye eslik etti saolsun varolsun insanı. sayesinde zirve renkledi. iyi ki gelmiş diyorum tekrar tüm zirvelere bekliyorumdur.
asmaaltı'nda no promise ile birlikte üçlü bir hoş sohbet ettiğim fikir alışverişnde bulunup sözlük ve dünya ile ilgili çok güzel şeyler konuştuğum yazar kardeş.
gecenin ilerleyen vakitlerinde fatal ın mekanında yapmış olduğumuz sohbet ardından anladım ki bu sözlükte aslında ne cevherler varmış da biz görememişiz kanısına vardığım yazarlardan biri, kaderdaş..
nickini sığdırmak için iki tane sticker alan yazar. * onun dışında zirvenin taksim bölümünde hayvan gibi bira içmiş bol bol da elma ile muhabbet etmiş yazardır kendisi. fazla muhabbet edemedik ama bir dahakine inşallah.
haydin bu pazar çaya zirvesi nde tanıştığım nickini herkes gibi bir kağıda yazamayan iki kağıdın anca yettiği yazar. iyiki tanışılmıştır, sevecendir.**
ilk gördüğümde nikini bana en az üç dört kere saydırtmış yazar. meraktan insan sayamadan edemiyor tabi.bir de sayarken insan içinden geçiriyor '' ulan sayıyorum şimdi ama bir de değilse var ya ayar vermezsem şerefsizim.'' gibilerinden.