bugün

iğrenmek, yuzunu gormek istememek.
(bkz: nefret ve aşk arasındaki ince cizgi)
duyguların en sinsisidir. yavaş yavaş insanın içine girer ve tüm varlık duygusunu kaplar. genelde kızgınlık ya da kalp kırgınlığıyla başlayan bu duygu eğer gerçekten kişiyi sardıysa o zaman kurtuluş yok demektir. en keskin ve en keyifli duygu da nefret etmektir elbet çünkü tamamen kontrolsüzdür.
nefret edilenden çok nefret edeni rahatsız eden duygu. Buna karşılık bazı olaylara ve insanlara karşı insanın sevgi kelebeği olası ve olayları olumlu açıdan değerlendirmesi mümkün olmuyor.Mesela senin üstünden tonla para kazanan fakat sana ters davranan patronundan nefret etmeyip ne yapacaksın
Velhasıl nefrette bir duygudur, hissedildiğinde öyle hissetmiyormuş gibi davranılmamalıdır.Kendi ruh sağlığımızı korumak adına neret edilen durumdan ve/veya insandan uzak durulmalı,muhattap olunmamalıdır
deliler gibi sevmenin arkadaşı
Sevgilinin hoşnutsuz edici ve üzücü davranışları karşısında hissedilen aziz duygu.
kendini dost olarak lanse ettiği halde karşısındakini zerre kadar önemsemeyen, sürekli bekleten, vurdumduymazlığıyla çıldırtan, değer veriyormuş gibi görünüp şüphe duyan kaygısız ve egoist insana karşı derin ve sert bir öfke duymak.
kusturan duygu.
ne kadar üzülsem de, kırılsam da hissedemediğim duygudur.
bana nefreti öğret sözlük
bana sevmeyi öğret sözlük
birinin kötülüğünü, mutsuzluğunu istemeye yönelik duyguyla dolu olmak ve
bu duygunun istikrarlı bir biçimde hissedilişiyle beraber bu kimseden*
tiksinmekle sonuçlanan içsel eylem. anlık olarak da hissedilebilir.
nefret edilir ve bir süre sonra o kimseye yönelik sevgi hissedilebilir.
iyi de nasıl bu kadar değişken olabilir, birbiri ardına hissedilebilir
bu iki karşı uçtaki duygu?
nefret, egosal bir duygudur ve sahtedir. sevmeyi bilmeyen insana hastır.
bu yüzden özellikle karşı cinsle ilişkilerde sevginin ardılı
olarak sık sık hissedilebilen bir duygudur. sahtedir çünkü
gerçek sevginin karşıtı yoktur. seri katillerin duygu dünyasını
kaplayan temel duygu olduğunu düşündürür nefret zira insanları öldürmek
nefretin en somut örneklerinden biridir. yazıktır bu seri katillere
zira tatmini diğer insanlarda ararlar... aynen sevmeyi bilmeyen
sevgililer gibi... her sevgili içinde bir seri katil potansiyeli taşır.
çünkü iki tipoloji de sevgiyi içinde değil dış dünyada arar ve bulduğunu
zannedip zannedip her seferinde yanılır... yanlış yerde aradığı için.
bulamıyınca biri öldürerek tepki gösterir diğeri kalp kırıp ayrılarak.
egosunu aşan insan tatmini başka insanlarda aramaz, iç huzurunu esas alır
ve bu huzuru dış dünya etmenleri dahi kolay kolay bozamaz.
o huzurun içinden yeşeren sevginin karşıtı yoktur çünkü derinlerde bulunmuştur.
nefret mi? hayır. bir insan kendiyle sağlıklı bir 'iliski' kurarsa
bu duyguya içinde yer yoktur. çünkü nefretin karşıtı olan
sahte sevgiyi aşmıştır. ve karşıtlık üzerine kurulu nefret duygusu
dayanağını kaybedince buharlaşıp uçmuştur. **
tiksinmek, bıkmak, avazin ciktigi kadar bagirmak ve herhangi birinin kafasini duvarlara çarpa çarpa öldürmek istemektir. nedeni olmasi gerekmez, aniden zuhur edebilir bünyede.
insana ait heşey gibi hakedene kanalize edilmesi gerekli duygu.
(bkz: 3 kuruşluk adama verilen 5 kuruşluk değerden artakalanlar)
Insani hayatta kalmaya zorlayan, yasama gucu veren duygudur. Nefret edilen objeden hinc alinacak gun sabirla beklenir.
eski türk filmlerinde aşkın habercisi olan duygudur.
"nefret aşk kadar kuvvetli bir histir"
takım tutmayı diğer takım taraftarlarına düşmanlık olarak algılayanlara karşı, sadece takım tutmayıp aynı zamanda futbolu da sevenin gerçekleştirdiğidir. sessizce, soğukkanlı ama zararsız...
otomobillerden nefret etmek, binalardan nefret etmek, calismaktan nefret etmek, yemek yemekten nefret etmek, sigaradan nefret etmek, aynalardan nefret etmek, sürekli hata veren bilgisayardan nefret etmek, shift tusu takılan aptal klavyeden nefret etmek, kitaplardan nefret etmek, televizyondan nefret etmek, sürekli şarjı biten telefondan nefret etmek,cok fazla ses cıkaran camasır makinasından nefret etmek, sürekli murekkebini akıtan kalemden nefret etmek,tam ihtiyacınız oldugunda kaybolan silgiden nefret etmek, sarkılardan nefret etmek, ruyalardan nefret etmek,o'ndan nefret etmek, kendinden nefret etmek..
sonucta hayattan nefret etmek. hatta iğrenmek..
değil yüzünü görmek, sesini duymak adının sarfedildiğini duymak bile çileden çıkartır insanı. tüylerin diken diken olur. iğrenirsin. kinini kusmak istemessin yinede. öyle bir nefrettirki, kustuğun kinle yok olup gitmesini istemeyeceğin kadar büyktür içinde ...
her duygu gibi insana özgü olandır. bazen insanın olaylara temkinli yaklaşmasını sağlasa da çoğu zaman faydası olmayandır. bu duygudan bir şekilde arınıp nefret edilen kişiye nötr kalmak kendimiz için daha iyi olacaktır. tabi bu kişi çok canımızı acıtmadıysa.
sevmek kadar doğal, sevmekle bıçak sırtı bir ilişkisi olan duygu.
bazen aşık olmak.
aptal insanlar, aptal oldukları için herşeye inanan insanlar, kendini tek otorite sananlar, delikanlılığı sadece bir erkeklik özelliği olarak görenler, iki yüzlülük, midesizlik abidesi olan insanlara karşı duyulan his.
insanlara has bir duygudur. büyük aşklardan bile büyük bi duygudur bazen nedeni bile anlaşılmaz. aşk ile arasında ince bir çizgi vardır aşkta bazı şeyler yolunda gitmedigi zaman nefrete doğru gitmeye başlar. insanlardan alım-nması gereken bi duygudur.
(bkz: aşk nefrete ne yakınsın)
korkakLarin yaptigi eylem.
(bkz: fear & hate for the Losers)
nefret kalbi katılaştırdığından, kalbin ağrımasına sebebiyet verendir. insan nefretinde haklı ya da haksız olabilir, ancak günümüzün eleştiri kabul etmeyen ve empati kurmaktan yoksun toplum düzeninde nefreti de, aynı diğer duygular gibi, farketmek çok zordur. en iyisi nefret ve benzeri sarsıcı duygulara kalpte yer vermemektir.