olmadım, zaten öyle doğdum. Normal olan bu. içinde yaşadığı toplum nedeniyle islamın bütün zırvalıklarını doğru sanan, ciddi ciddi ilahi işler yaptığını sanan arkadaş bunu anlamıyor, asıl manyak olanın kendisi olduğunu görmüyor.
her insan ateist olarak hayata başlar.
(bir bebeğin tanrı kavrayışı olamaz)
daha sonra çoğunlukla ebeveynleri ve/veya çevresi tarafından din/tanrı inancı ile akıl sağlığı bozulur.
en az senin kadar ateistim. senden tek farkım senin inanmadığın tanrılardan sadece bir fazlasına inanmıyorum.
(Stephen Roberts'ın ünlü argümanının aklımda kalan şekli)
ateizm saflıktır, insanın kendi özüne dönüp kendi çaresizliğiyle baş başa kalması ve kendini aşmasıdır. aşmak için dolmak gerekir ve bunun için toplumun doğmalarından, çocukluk korkularından, kutsallar içinde hapsolmuş ruh hastalığından kurtulmak gerekir.
ateizm size sizin olandan fazlasını vermez. ateizm kendini görmek ve kendini keşfetmektir. boş hayaller kurup bir köşede kişi kendini tatmin edecek her zaman bir şeyler bulur. insan aklı yaratmaktan sınır tanımaz nihayetinde.bir gün gene boş hayallerde ütopyayı oynarken kendi kendinize gülerseniz zaten ateist olursunuz.
insanın kendini kandırması, kendine hakaret etmesi, kendini aptal yerine koymasıdır bence boş hayaller kurup kendini tatmin etmek.
ben materyalistler sayesinde oldum, çok uhrevi insanlardır kendileri. kitapları sayesinde oldum ve bana tatmin edici geldi. materyalizm çünkü, olanı olanla olduğu gibi açıklamaktır. hiçbir uhrevi saçmalığa gerek duymaz ve bu fikir bile beni rahatlatıyor.
dünya ve uzaydaki milyarlarca sayısız hatadan ötürü ateist oldum... bu evren olmamış lan cidden bak, bu dünyayı birileri dizayn ettiyse batırmış aq... tesadüfün oluşturduğu yaşamda bu kadar olur işte....hani nerede mükemmel yaratılış ? https://www.youtube.com/watch?v=uKexeZtVZzY
her şey daha küçükken din konusunda ki sorularımın tam cevap alamaması ile başladı, daha sonra akrabalarım sayesinde kuranı kendi dilinde okumayı ögrendim. doğru bir sey yaptığım fikri müslüman toplumda yetişmenin vermiş olduğu bir bilinç yapısı ile beynimde dolaşıyordu ama sıkıntı olan şey arapça okuduğum şeylerin hiçbirinin bir anlam ifade etmemesiydi. böylece türkçe meal okumaya karar verdim, etrafta insanların soyledikleri ve kuran birbiriyle pek örtüşmüyordu. Üstüne onun söylediklerini yapmazsam beni cehennemde yakacak bir tanrının olabileceği fikri beni korkutmaya başlamıştı. O dönem sabah ezanlarında korkarak uyanır, korkudan geri uyuyamazdım. Ilk okula giden bir çocuk ne kadar araştırabilirse bende o kadar araştırıyordum din konusunu ama net cevaplar hiçbir zaman yoktu. Bir süre sonra her şeyi akışına bırakıp etrafımda insanlar ne yapıyorsa yapmaya devam ettim. Lisede babamı kaybedene kadar olay böyle devam etti. Ondan sonrası din açısindan tam bir fiyaskoydu, ergenligin verdigi hiddet ve aklımda kalan cevapsız onlarca soruyla birlikte "din"in insanları normalde acı vermesi gereken olaylara karsı uyuşturduğunu anladım. Üniversiteye geçtikten sonra diğer dinlerin kitaplarını da okudum. Tanrı inancımı olabildiğince korumaya çalışıyordum o dönemde, fakat dinlerin hikayeler ve mitolojilerin etkisiyle ortaya çıktığına emin olmuştum. Bilimi seven biriydim hep, hala öyleyim ama bilimin dinle alakasi olmadigini bilecek kadar akli başindaydim. Bilim, dini ortadan kaldirmak icin yoktu. Anlasilmayani anlamak icin vardi. Din ise daha çok insan ve tanri arasinda ki bir köprü gibiydi, anlam veremediğim şey, insanlarin dindarlıklarını birbirleriyle yarıştırmasıydı.
Sonra olaylar iyi gitmedi, sarsıntılı bir ilişki ardından okuduğum bölümüde sevmemem üzerine sınava tekrar hazırlanıp başka bir bölüme geçtim. Baya yaralanmıştım ve hayata karşı inancım kalmamıştı. Bir şeyleri yanlış yaptığım için cezalandırıldıgımı hissediyordum. O dönem sonradan hristiyan olmuş protestan biriyle tanıştım. Çok yakın arkadaş olduk, din hakkında ki düşüncelerim bir nebze olsun değişmişti. Çünkü incilin tanrısı insanlari yakmakla tehtid etmiyordu, affediciydi ve gaddar değildi. Dine olan düşüncelerim o dönem yumuşadı ama beni tekrar inandiracak kadar yeterli olmadi nedense. inançlı bir insan olmayı istedim hep ama istemekle olacak bir sey değil.
Olmuyor çünkü. O'nun orada olmadiğindan eminseniz, inanmayi istemek bir şey ifade etmiyor.