ne için yaşıyorsunuz

Bir boka yarayalim diye yaşıyoruz .

Bir sebebi yok. Olmamalı da. Doğmayı biz seçmediğimiz için yaşamak için sebebimiz de olmamalı. Dünyayı ziyaret ettik hepsi bu.

tüm dünyanın bir gün osmanlı nın gücünü görüp yabancı cıvırların allahu ekber derken bizden etkilenip bizimle yetacaklarını hedefliyor ve bunun için yaşıyoruz.

şaka değil bu ülkedeki çomar ergenlerin beklentisinin özeti budur. Bildiğin bu.

(bkz: insan ne için yaşar).

--spoiler--
amme hizmeti sona erdi.
--spoiler--

hem annem için hem de kendim anne olmak için.

yaşamak doğmuş olmaktan gelen bir şeydir ayrıca ''bütün dünya bir sahnedir ve kadın erkek ancak birer oyuncu.''

(bkz: Shakespeare)

bir az daha nefes almak için. Evet.

Yaşamak için sebebi olan hayatlarin vesilesi olmak için.

ölüyoruz, demek ki yaşanılacak..

yanlış insanlari sevmek ve ölmek için yaşıyoruz.

aramaya inanmak için.
(bkz: neden yaşıyorsun sorusu)

bir baltaya sap olabilmek için.

Herşeyin hayırlısını bulabilmek için yaşıyoruz.

kesinlikle kendim için değil beni seven insanlara değer verdiğim için... evet.

bakkala gönderilip ne alacağını unutmuş Çocuk edasıyla geçen bir hayat hepsi bu.dunyaya bir amaç için gönderilmişiz ama hepimiz bunu unutmuş gibiyiz.

(bkz: bebek)
(bkz: bebekler)

madem kötüleri öldüremiyoruz, iyiler çoğalacak. başka yolu yok. savaştayız.

Kedileri sevmek için yaşıyorum ben.

Filmin sonunu gormek icin tabii. Merak ediyorum.

Değişik bir paradokstur. Yaşamak için paraya ihtiyaç duyuyoruz. Para kazanabilmek için ise çalışmaya. Lakin çalışırken yaşamıyoruz, yaşayamıyoruz. iş bu hususta sıçanzi.

ölürken gülümseyerek "ulan ne güzel yaşadım haaaa" diyebilmek için.

hayvanlara sorsan ve cevap verebilseler verecekleri cevaplar;

yeme
barınma
sevişme
der.

bizim farkımız ise bunun içine

yanma yı ekleyebilirsiniz.

Nerden geldiğimi, nereye gittiğimi ve varlığımı neye borçlu olduğumu bulmak için. Hak olanın batılı yok ettiğine şahit olmak ve hakkın hakim olduğunu görmek için.
Gayesiz, hayvan gibi yaşam mı olur?

yaşamak için.

ölmek için hepimiz.

bilmiyorum hayatımdaki bu varoluş'un sebebiyetini durmadan sorgulattıran kelimelerden kaçamıyorum,mevcudiyetimi sağladığım şu küçük çevrede gördüklerim,işte şimdi gördüğüm bu başlık ve okuduğum kitapların durmadan beni buna sevk edecek kelimelerden kaçmayı bir türlü beceremiyorum.geçenlerde okumuş olduğum bir kitapta karşıma çıkan şu sözler beni bir daha sarstı ;
"Doğdumuzda,yani dünyaya geldiğimizde,bir bakıma yaşam boyu sürecek bir sözleşmeye imza atmış oluyoruz,ne var ki günün birinde onu bizim adımıza kimin imzaladığını kendimize sorabiliriz ..."
bu ve bunun gibi soruları durmadan çeşitlendirerek kendime sormaktan yoruluyorum,
hissiz aksi ve değişim içerisindeyim dayanamayıp sokaklara deniz kenarlarına atıyorum kendimi,insanlara bakıyor gözlemliyor,sorguluyor ve yine sorguluyorum,duruyorum ve şu kelimeleri görüyorum ;
"Şu insanlara bak!bak!gördüklerinin en azından yarısı çirkin.çirkin olmak da insan haklarının bir parçası mı?peki,hayatın boyunca bu çirkinlikle yaşamanın ne demek olduğunu biliyor musun?hiç ara vermeden?cinsiyetini de kendin seçmedin.gözlerinin rengini de.yaşadığın yüzyılı da.ülkeni de.anneni de.önemli olan hiçbir şeyi kendin seçmedin.bir insanın sahip olabileceği haklar,uğruna savaşılmasını ya da meşhur beyannameler yazılmasını gerektirecek hiçbir neden bulunmayan zırvalardan ibaret!"
zırvalık mı sahiden bunların hepsi?kandırmaca mı?oyun mu?
cevabını bilmiyorum,bilemedim,susunca geçer mi?bilinir mi?