bugün

Nazar bir elektriktir, bir frekanstır, bir kötü enerjidir. Bakışta önemli olan ilk bakıştır. Ona göre nazara karşı paratoner önlemler alınmalıdır.

Günümüze kadar ilim adamları nazar değmesini araştırmışlar, böyle bir olayın vuku bulduğunu kabul etmişler; fakat bu olayın nasıl meydana geldiğini anlayamamışlardır. Yani nazar (göz değmesi) olayı gerçekten vardır, fakat bu nasıl meydana gelmektedir? işte ilim adamları bunu keşfedememişlerdir:

Ancak bugün tekniğin gelişmesi ile asrın mucizesi olarak kabul edilen bioenerji ilmi sayesinde bu olay kanıtlanmış ve insanların gözlerini çok etkili morötesi ve kızılötesi ışınlar yaydığı, bu olayın da insanlar ve diğer varlıklar üzerinde büyük ölçüde tahribata neden olduğu anlaşılmıştır.

işte bu ışınlar insan makinesinin düzeni olarak kabul edilen "Bioritm"i yani insanın biyolojikdengesini bozmakta ve insanlarda bitkinliğe, halsizliğe, hastalığa, hatta zayıf bünyeli insanlarda ölüme bile neden olmaktadır.

Yapılan araştırmalar neticesinde görülen bir diğer gerçek de; bu ışınların doz ve oranının insanların KIZGIN, SiNiRLi, HEYECANLI ve KISKANÇ anlarında daha da arttığı ve tahrip gücünün yükseldiğidir. Bu güç, renkli gözlü insanlarda diğer göz renklerine sahip insanlara nazaran daha artmakta ve tehlikeli olmaktadır.

Bazı insanların çok beğendikleri insanlara veya mallara, bakışlarıyla ve sözleriyle zarar verdikleri tarih boyunca görülmüş bir gerçektir. Siz de kendi hayatınızda, durup dururuken bardağınızın kırıldığına, vazonuzun veya aynanızın çatladığına, yeni aldığınız ve üzerine titrediğiniz bir eşyanın durup dururken bozulduğuna şahit olmuşsunuzdur. Veyahut da kendinizi çok sıhhatli ve zinde hissettiğiniz bir anınızda birderbire halsizleşip, sebepsiz bir yere hastalandığınız olmuştur. Tüm bu olayların nedeni ve sebebini bilmediğimiz nazar olayıdır. işte bu nedenle islam alimleri Kur'an-ı Kerim'den aldıkları ilhamla nazar değmesi olayını kabul etmişler, nazardan korunmak için kökü ayet ve hadislere dayanan bazı silahlar tavsiye etmişlerdir. Nazar olayının varlığını Peygambere (S.A.V) haset ederek, ona göz değdirmeye çalışanların olduğunu haber veren Kalem Suresi'nin 51. Ayet'inden anlıyoruz

"Doğrusu o kafirler Kur'an'ı işittikleri vakit az kalsın, gözleriyle yiyeceklerdir. Hala da senin için Muhakkak ki o bir mecnundur' diyorlar.

Kafirler bu sure ile bundan önce Kur'an'ı ilk işittikleri zaman onu nazım ve manasıyla belegatının yüksekliğini, Peygamberin (S.A.V) O'na mazhariyetini son derece kıskanmış, bütün kötülük ve kıskançlık dolu bakışlarını ona dikerek ve onu yiyecekmiş gibi bakarak yok etmeye çalışmışlardır. işte onun üzerine bu Ayet-i Kerime nazil olmuş ve Peygamber'i (S.A.V) bu kötü durumdan haberdar ederek onlara karşı tedbir almasını sağlamıştır.
ismi nazar olanin, her hangi bir objeye ya da canliya dokunmasiyla gerceklesen durum.
bu yazdığımı çook kötüleyenin olacağını bile bile yazıyorum.
nazar değmesinin kötü bir enerji ve kötü bakış olduğuna canı gönülden inanıyorum şöyle ki özellikle kadınların çok olduğu yerlerden kuaför, akraba gezmesi, ya da konser, cafe vs gibi yerleden çıktıktan 1 2 saat sona sanki başımın üzerine 2 ton oturmuşcasına hareketlerim kısıtlanıyor. öyle yolda kaldığımı, yatak döşek yatıp günlerce kalkmadığımı bilirim. nazar duası da fayda etmiyor. çok kurşun döktüren hacı hoca gezdik inanmayanlara lafım kurşun döktükten sonra yeniden doğmuş gibi rahatlarım. çok lanet bişi.
o yüzden ah canım saçların ne güzel gibi cümle kuranlara maşallah de s.çarım valla ağzına derim.
panzehiri adiyat suresidir.

Bismillâhirrahmânirrâhîm.

vel'âdiyâti dabhân. Felmûriyâti kadhân. Felmuğîrâti subhân. Feeserne bihî nek'ân. Fevesatne bihî cem'an. innel'insâne lirabbihî lekenûd. Ve innehu'alâ zâlike leşehîd. Ve innehu lihubbilhayri leşedîd. Efelâ ya'lemü izâ bu'sire mâ fîlkubur.Ve hussile mâ fîssudûr. inne rabbehüm bihim yevmeizin lehabîr.
esnediğimde, bir şey kırdığımda, başım ağrıdığında, çok uyuduğumda annemim gerçekleştiğini söylediği metafizik bir olay.
nazar mı değsin başka şey mi denildiğinde nazarı tercih edeceklerin sayısı daha fazla olacaktır.
sırf bu nazar olayı yüzünden ayet indirilmiştir. kalem suresinin 51 ve 52. ayetleri.

"Ve in yekâdüllezîne keferû lâ yuzligu neke biebsarıhîm lemma semî ûzzîkra ve yeku lüne innehü lâ mücnûn. Ve mâ hüve illâ zîkrun lil âlemin."

meali ise şöyledir:

"Ve inkâr edenler, zikri (Kur'ân'ı) işittikleri zaman gerçekten seni, neredeyse gözleri ile devirirler. Ve: “Muhakkak ki o, gerçekten mecnundur (delidir).” derler.
nazar çok eski yıllardan beri vardır. nazar inancının ardındaki güç bakışın ruhla bütünleşmesidir. nazar değmesi ile ilgili olarak en çok kabul gören görüş gözde ki yansımadır. esti insanların sudan aynadan yansıyan görüntülerin kendi ruhları olduğuna inanıyorlardı. karşılarında ki insanın gözleri içinde kendi küçük görüntülerini görünce tehlikede olduklarını düşünüyorlardı. karşısındakinin gözlerinde hapsolduklarını sanıyorlardı. bu korkunun dünya çapında genel inanca dönüşmesini şimdi ki ırakın topraklarında yaşamış eski sümerlerden kaynaklandığı sanılıyor.
Örneyin rusyamıydı neresiydi bir cocuğun nazari kime deyiyormuşsa adam radyasyon kapiyormuş!Gerçekden çok ilgimç bir durum.
Yahu hep mi başıma gelir? Adamla mükemmeliz harikayız doyamıyoruz birbirimize dedim anında bozuldu. Beni tehdit etme beni sıkma falan demeye başladı 180 derecelik dönüş resmen. Şansıma tüküreyim ben.
psikanalize göre dincilerin cin dediği varlıklarla yakın ilişkisi olanlar tarafından olanı çok tehlikelidir.

ölümcül bile olabilir.
Basin agriyo ya nazar ettiniz resmen pislikler.
herşeye nazar değer sadece akıla nazar değmez oda herkes aklını değerli gördüğü içindir.
Nazar gerçekten vardır.

Resûl-i Ekrem Efendimiz buna işaret ederken söyle buyurmustur:"Nazar, deveyi kazana, insanı mezara sokar."

Nazardan korunmak için tek bir çaremiz ve çıkışımız vardır. Allah'a sığınmak ve ayetlerini okumak. Felak ve Nas gibi.

Ama siz eski Şamanizm den kalan Nazar boncuğu yada kurşun döktürmeyi teric ederseniz. Bunun size bir yararı olmayacaktır. Aksine günaha girmiş olacaksınızdır. Çünkü çözümü rabbinden değil saçma sapan materyallerden bekliyorsun anlamına gelir. bu da şirke girebilir. Bence girer de yine araştırmanızı tavsiye ederim.

Sağda solda bazı sitelerde nazar boncuğu iyi bir şeymiş gibi yazarlar ama inanmamanızı tavsiye ederim. Aklı başında her müslüman şunu bilir ; her şey Allah'tandır. Nazar'da Allah'tandır. O yüzden bunu bilerek, çaresini ve mükafatını sadece O ndan isteyerek dua etmeliyiz. Saçma bir maddeye güvenerek değil.

Diyanet işleri de nazar boncuğunu tasvip etmez.

Korunmak için de gösterişten uzak ve bol dua ile yaşamamız gerekmektedir.
kötü enerjinin insana geçmesi durumu.

Ne zaman birisi bir eşyamı ya da bende bir şey beğense aynı gün başım sanki çatlayacak gibi ağrıyor. Ağrı kesici Veya başka bir şey de geçirmiyor, baş ağrısı yetmediği gibi birde kusmam ile sonuçlanıyor bu durum.
Hemen babaannemi arayıp söylüyorum, bana dua okuyor.
tam olarak götü kaşımanın nazarı nasıl engelleyeceğini bilmiyorum ama nazara karşı ilk savunma hamlesi götü kaşımaktır arkadaşlar.
çok etkili. size de öneririm. tavsiyemdir.
ama kuru götler kaşımasın.
kemiği kaşıyon takur tukur, çık dışarı embesil
Nazar hakktır. Şerrinden allaha (c.c ) sığınılır. isabet eden şerli bir hain göz olsa da isabet ettiren veya müsaade eden yine cenabı hakktır. Hayır ve şerr allahtan. O halde esas sığınılacak ve korkulacak olan da yine cenabı allahtır. Çaresi;

Her bakışında, hoşuna giden gitmeyen bir şey gördüğünde, maşallah sübhanallah tebârekâllah de. Bu kim olursa olsun. Taa ki senin gözünden hiçbir mahluka zarar gelmesin. Eğer bakışlarından rahatsız olduğun birine denk gelirsen, yine içinden allaha sığın. Yine mâşââllah sübhânallah tebârekâllah de. Yine de isabet ederse, o halde esneyip açılana rahatlayana değin ayet-el kürsi yi oku. Defaatle oku. Evden çıkarken de oku. Aklına geldikçe oku. Canın sıkıldıkça oku. Daraldıkça oku. Bunaldıkça oku. Oku. Zikrullah en büyük şifadır. Zikir ehlini allah muhafaza eder.
nazar değmesi diye bir şey vardır eyvallah da lan bana bile nazar değdirebiliyorlar bazen bi rahat durun. git brad pitt'e değdir ne bileyim en azından karius'A falan değdir.
görsel
diye bir şey var. onun için derler aslında çok fazla anlatmayın, daha doğrusu güzel şeylerinizi pek anlatmayın diye. hatta bebeklerin, çocukların büyükler tarafından "çirkin" diye sevilmesinin nazara yönelik söylenilmesi de bu yüzden olduğunu ben sonradan anlamıştım. şöyle bir şey de var. nazar değmesi, nazara gelmek deyince, nazar kötü insanlardan da gelmeyip, iyi dostunuzdan da gelebilir. adı üstünde nazar çünkü. buna yönelik inanç hususunda alınacak tedbirleri araştırmak gerekir. ya da fazla dillendirmemek nazara karşı alınacak en iyi tedbirdir. bu konuda bazen ben çok konuşuyorum. nazar değebiliyor.
Bilimsel olarak imkansız bir şey...
Bizde "nazar değmesi" adı verilen inanç, diğer lisanlarda "şeytan göz" veya "şeytan bakışı" olarak adlandırılır. Bebeğine yeni elbiseler giydiren bir anne, çarşıya gidip alışveriş yapar. Bu arada bir başka kadın gelir ve bebeği sever. Eve gittiklerinde bebek ishal olur. işte anneye göre bebeğine o kadının nazarı değmiştir. Dikkat ederseniz burada bebeği seven kadının art niyeti yoktur. Zaten nazarı değen kişinin genellikle kötülüğü değil, kıskançlığı ve çekemezliğidir söz konusu olan.
Noel Baba ve benzeri batıl inançlar çocuklukta kuvvetli olup yaş ilerledikçe azalırken, nazar değme inancı bunun tam tersidir. Nazar inancının ardındaki güç, bakışın ruhla bütünleşmesidir. Bakış konuşmaya göre daha etkilidir. insana tam odaklanır ve daha duygusaldır. Birçoğumuz arkamız dönük olduğumuz halde kalabalık içinden birinin bize baktığım hissetmişizdir.
Nazar değmesi ile ilgili olarak en çok kabul gören görüş, gözdeki yansımadır. Eğer karşınızdaki birinin gözlerine dikkatle bakarsanız, gözlerinde kendi görüntünüzün yansıdığını görürsünüz. Eski insanlar sudan, aynadan yansıyan görüntülerinin kendi ruhları olduğuna inanıyorlardı. Karşılarındaki insanın gözleri içinde kendi küçük görüntülerini görünce tehlikede olduklarını, ruhlarının karşısındakinin gözleri içinde hapsolduğu-nu sanıyorlardı.
Bu korkunun dünya çapında genel bir inanca dönüşmesinin, şimdi Irak'ın bulunduğu topraklarda yaşamış eski Sümerlerden kaynaklandığı sanılıyor. Sümerlerin inançlarına göre bazı insanlar bakarak suları kurutabilir ve bu nedenle ölüme sebep olabilirlerdi. Sonradan bu inanç bir bakışla yaşayan şeyleri de kurulabilme yönünde gelişti. Örneğin, nazar değen çocukların ishal olup vücutlarının sıvı kaybetmesi, annelerin ve süt veren hayvanların sütlerinin kuruması, meyve ağaçlarının kuruması ve erkeklerin iktidarsız kalmaları vb. Görüldüğü gibi, bunların hepsinde de sıvı kaybı ve kuruma vardır.
Bu inanç doğuda Hindistan'a, batıda Portekiz ve ingiltere'ye, kuzeyde iskandinavya'ya kadar yayıldı. Böylesi bir inanca sahip olmayan Amerika, Asya, Afrika ve Avustralya'ya ise kaşifler, denizciler ve göçmenler tarafından taşındı. Ama günümüzde hala Çin, Kore, Güneydoğu Asya, Avustralya ve Amerika yerlilerinde, Afrika'da sahranın güneyinde Böyle bir batıl inanç yoktur.
Doğu Akdeniz ve Ege kıyılarında bu inanca, mavi gözlü insanların daha fazla nazarlarının değdiği inancı da ilave edilmiştir. Bu yörelerde mavi gözlü insanların azlığı bunun sebebi sanılıyor. Bu nedenle buralarda nazarı geri itmek veya ayna gibi yansıtmak için mavi göz şeklinde, camdan yapılan nazarlıklar başta bebekler olmak üzere nazarın değebileceği düşünülen her yere takılmaktadır.

kaynak: lüzumsuz bilgiler ans.
Çok zordur çok zor. Bugün anlattığım gibi über ötesi şahane botlarımla bana nazar değdi. Bir mide bulantısı bi baş ağrısı sormayın. Hemen canım annem okudu da başımın ağrısı geçti.
Bugünlerde başımda var yine bir şeyler. Yarı işitme engelli olduğum yetmiyormuş gibi bu sabah da baş parmağım kesildi. Oğlumu okula bıraktım ve o içeride panduflarını giyerken bir kadın "kapıyı kapatayım mi?" Diye sordu. Bende; "açık kalsın biz kapatırız birazdan" dedim ama kadın anlamamış olacak ki kapıyı kapatıp gitti. Kapıyı geri ittim ve bir baktım parmağımın derisini kopartıp atmış. Kanamaya başladı. Sonra iğne vurulmaya gittiğim hastanede yara bandı istedim. Bantladılar. Eşim bir de tetanoz vurul diye tutturdu. Ay yeter, diye bağırmak istiyorum artık!
" keşke benim olsa " duygusunun verdiği sıkıntıdır ( güldür güldür' deki gibi ).