içmesinde bile bir örf adetimiz olan aslen hindistantan getirilmiş olan tıpkı futbol gibi (ingilşizler buldu brezilyalılar iyi oynuyor) bizim artık günlük hayatımızda epeyce benimsenmiş olan bir yaşam tarzıdır.
içindeki tütünün yüzde 10 unu geçmediği bilinmektedir.
yeni çıkan yasayla birlikte sigara içmek yasaklanırken nargile ler muhtemelen yasaklanamayacaktır.
içime elmalı duman çekicem diye şekilden şekle giren, alın damarları şişen, marpucu içine alacakmış gibi benimseyen, bir de tüm bunlar yetmezmiş gibi üstüne 15 lira para veren insanları 70 milyon önünde kınıyorum. gidin elma suyu için, yanında da davidoff tüttürün kardeşim. nargile neymiş.
içdikçe dahada bir profesyonel olunan dumanlı alet *.bir nargileden her daim keyif almak için yakılmamasına,alüminyumun asla çok aşağılara çekilmemesine hortumun arada bir çıkartılıp üflenmesine ve temizlenmesine közlerin daha çok dış tarafları koyulmasına ve her ağıza götürüldüğünde 5 kere kısa aralıklarla çekilmesine dikkat edilmelidir.bursada en güzel nargileye sahip kafe ormandır.
bir daha içersem allah belamı versin şeysidir. şöyle ki; konuşma sırasında eticin kişisi nargilenin başını döndürmediğini söyler. "olmaz döner" der kuzeni de. iş inada biner; iddiaya girilir: eticin iki saat boyunca tek başına ara vermeden içecektir. divaneye varılır. içmeye başlanır. bir saat sapasağlam içilir. ama kronometre bir saat kırk küsür dk iken eticin lavaboda kusmakla meşguldür.
bitirmeden edit : başımın dönmediğini hala iddia etmekteyim. kusmamı ise açken yanında içtiğim türk kahvesine bağlamaktayım.
anasırı erbaayı nargilede tevhid edelim
hay diyelim verelim hu diyelim çekelim demiş baba erenler.
yeryüzünü oluşturan dört temel eleman ki toprak, hava, su, ateştir bunlar, bunların hepsini nargile de birleştirelim, hay diyelim verelim, hu diyelim çekelim...
toprak, çünkü lüle topraktandır
hava, çünkü havayı biz alırız içinden
su, çünkü altında su bulunur
ateş, üzerinde cehennem ateşinin kendisinden yedi kat sıcak olduğu kor ateş durur. bunun şeftali ağacından olması cana can katar.
ayrıca nargile için dört şey gerekir.
neşe
meşe
köşe
ayşe...
elma* tütünü ile naneyi karıştırıp içmenizi tavsiye eder, daha ziyade irdelerim!.. ha birde naneliylen vodkanın iyi gittiğini söyleyenlerde yok değilmiş hani!..
bütün tutunculer kacakciliktan yakalandiktan sonra,ki bu son 3 ay oluyor, nargile tutunu kalitesini bozmustur ve su siralar guzel icimlik nargile piyasada cok bulunmamaktadir.
gayet güzel bir içecektir, her durum ve koşulda iyi gider. mutsuzsanız " bi tüttürelim" dersiniz, mutluysanız gene aynını söylersiniz. kafa yapar hoşunuza gider.
lakin şöyle olaylar başınızdan geçebilir.
oku oku sana diyorum sevgili nargile sever.. evet sen!
bunlar seni de ilgilendiriyor! biliyorum yine gidip içeceksin ama demedi deme diye yazıyorum.
önceleri arkadasınızla bir nargile alıp paylasırsınız böyle nargile adına oldun sen oldun kısmına geldiğinizi hissetiğinizde "ya biz bunla ugrasıp duruyoruz bidahakine su büyük olandan ** alalım" dersiniz bir daha ki olur ve alırsınız.
ama o da ne? çek çek gelmez.
arkadasına dersin "hadi aynı anda çekiyoruz son ki üç dört" hüüüppp!
ahaha biraz gelir gibi oldu "hadi bida" hoop "yok ya gelmiyor bu" tarzında diyaloglar yasanır.
" ya dur sen cekme bi ben cekiyim" denir arkadas bekletilir. "sen ordan parmagınla kapa ben bidaha cekicem", "dur nefesimi boşaltıp denicem" diye diye bir gıdım duman cıkaramadan akşamı edersiniz ki böyle sırtınız, boynunuz,basınız, beyniniz ve kısacası tüm vücdunuzda dayanılmaz bir agrı olusur.
en sonunda hırs yaparsınız arkadasınıza dönüp " sen git ben bi tane normal içicem ne bu ya uyuz oldum" diye sinirle birlikte gelişen hırsınızı gösterirsiniz.
arkadasınızda size "saçmalama" der sadece. bunu duyunca anlarsınız içemiyeceksiniz " o zaman hadi gidiyoruz sinir oldum ben" diye tepki verip hazırlanırsınız.
ayağa kalktıgınızda bir bas dönmesi ve bir mide baskısı alıp basını gider arkadasınıza seslenip " biraz daha oturalım mı? benim basım dönüyor, midem bulanıyor" der ve iki adım atmadan küüüt bayılırsınız. bayıldıgınız yerlere dikkat ederseniz iyi olur öyle her civanın önüne, kucagına ne bileyim yanına felen bayılınmaz, erkekler içinde tersi tabi sonra en yakın arkadasınız bile ilk anda "noluyor ya bu cocugu mu beğendi de bayıldı şimdi cocugun önüne" diye tepki verebilir. hadi yaptınız diyelim fazla da dertlenmeyin bu onun terbiyesizliğidir *.
sonra uyandıgınızda kafanızın üstünde birden fazla kafa ve yüzünüzde gezen bir erkek eli ile uyanabilirsiniz. yanlış anlaşılmasın lütfen tamamen iyi niyetten kaynaklı bir temastır bu (bkz: kolonya koklatan el) bakınızdan da anlaşılacagı gibi bu el sadece kolonya koklatmak için sizin yüzünüzdedir. hatta bunun için yaratılmıstır (dil çıkaran smile).neyse anlaşılmayan..
bu el sizin neden en yakın arkadasınızın eli değildir? madem en yakın arkadasınızdır. hayret bişeydir bu ayrıca onun * terbiyesizliğidir.
bu el sizin yüzünüzdeyken arkadasınız nerdedir peki?
şapşal o kafayla arkadasının tansiyonu yükselsin diye ayaklarını kaldırmak için ayaklarını aramaktadır evet doğru duydunuz ayaklarımı resmen aramıstır, kendi kendine gecen diyaloğu ise şöyle:
ayakları mı?
ayakları neresi bu kızın?
ha bunlar olmalı
evet evet bunlar hadi kaldırıyım
anaaam nan bunlar küskü gibi kalkmıyor,nerden aldık nan bu çizmeleri ay of ah ay ay cok agır, hah tamam basardım.
şeklindedir. tabi ayaklarınızı bulduguna şükredersiniz bir yandan da. neyse bu ayakları bulduktan sonra koltuğa yatırılmıs arkadasına bakar, bayılan arkadasıda bunla göz teması kurdugu vakit elini ona doğru uzatır..
yok nan devam edemiyeceğim artık.. yok yok ısrar etme.. bu filmi burda kesmek zorundayım.
ya da sansür mü koysam. sanatta da sansür sacma düşüncesindeyim ama şimdi olayın basından gecen sahsın benim oldugu anlaşıldı dimi yok yok sansür yerinde bence.
tamaam bitti bu kadar.
kısaca özetlersek.
nargile ayıltır ve bayıltır içme! içme deyiysem içme..
bir sonraki nargile maceramı anlatıncaya dek mutlu kalın. "ne? bayıldın ve bir sonraki mi oldu birde" deme.anlatırım bir ara onu da.
imza: artık nargile içmeyen,içdirtmeyen tövbekar anis.
tömbeki değilde meyveli olanlarının daha çok tüketildiği keyif aracı. meyveyi katı olarak yersiniz, sıvı olarak içersiniz, gaz olarak çektiğiniz vakit işte bu nargile olur.
izmir'de, eski hükümet binasının hemen yanında, deniz cafe denilen yerde, süper yapılır bu dumanlı içecek. süper de bir sahibi vardır. eğer yolunuz düşerse şiddetle tavsiye ederim. tophanedekilerden daha güzel yapar nergileyi.
nargileye marpuç veya tömbek denmez, marpuç nargilenin dışarı uzayan hortumudur, tömbeki ise tütündür, tütün tiryakiliğinin son durağından önceki aşamadır. nargile içmenin keyfi hiç birşeye değişilmez, ilk kez hindistanda narçil denen hindistancevizinin kabuğundan yapılmıştır.çorlulu alipaşa medresesinde içilmesi tavsiye olunur, evde içmek hepsinden daha keyiflidir ama kendinizi ve nargilenizi bir gün nakşiyede (bkz: alt komşu) bulacağınız tehditleriyle yaşamak vardır.
akşamüstü içilmesi makbuldur. Koyu arkadaş sohbetleriyle yanında türk kahvesiyle daha bir güzel olan mükemmel icat. Bursa da en güzel yapan yer ise özgendir.
101 sigaraya bedel olan zehir.
*Nargilenin sigaradan çok daha zararlı olduğunu ifade eden Fransız uzmanlara göre, nargile içince 15-52 sigaradan alınan miktarda karbonmonoksit, 27-101 sigaradan alınan miktarda da katran açığa çıkıyor.*
