Bir zamanlar diyetisyenler bu fruktoz deposunu hastalara zayıflatıyor diye önerirdi. Sonradan farkedildi ki aksine daha da yağ depoluyor.
Fruktoz glikoz gibi basit şekerlerdendir yani sindirilmeden direk bağırsaklar tarafından emiliyor sonra da karaciğer çoğunu yağa dönüştürülüp depolanıyor. Çok masumca gelmekte lakin napolyonun arka yüzü öyle değil. sen tatlı yiyorum diye düşünüyorsun ama mısır şurubu garibim yağa dönüşüyor oldu sana karaciğer yağlanması, obezite. Sonra efendim müdüründen emir aldığın yetmiyormuş gibi bir de diyetisyeninden emir almaya başlıyorsun.
Glikoz şurubu olarak da bilinen yüksek fruktozlu mısır şurubu, adından da anlaşılacağı üzere mısırdan üretilmektedir. Bu ilk başta insanlara zararsız izlenimi verebilir. Ancak glikoz gibi metabolize edilemeyen mısır şurubu, kilo alımı, obezite, diyabet ve karaciğer yağlanması gibi birçok hastalığın tetikçisi. Genellikle yiyeceklerin içindekiler listesinde ilk sırayı alan mısır şurubu, pankreas için de oldukça zararlı.
Meyvelerde, balda ve az miktarda sebzelerde bulunan "fruktoz", emilimi ve metabolizma açısından glikozdan farklı bir karbonhidrat (monosakkarid) türüdür. Meyve şekeri de denilen fruktozun içinde vitamin, mineral, fitobesin, antioksidan ve lif bulunmuyor. Ancak früktoz meyve şeklinde ölçülü tüketildiğinde sağlıklı bir besindir. Meyve suyu früktozca zengin, lifçe fakir, tokluk hissi yaratmayan, iştah açıcı özelliklere sahiptir. Taze sıkılmış meyve suyu liften yoksun olduğu için sıvı kalorisi bol, glisemik indeksi yüksek, direk olarak karaciğerde yağ olarak depolanır ve tüketilmemesi önerilmektedir.
Früktoz fazla tüketildiği zaman vücutta sorunlara yol açar. ince bağırsaklarda aktif olarak emildiği için emilimi sağlayan bağırsak hücrelerinde hasara yol açabilir. Früktoz iştah açıcıdır ve tokluk hissi yaratmaz ve bu yüzden aşırı kilo aldırır. Sadece karaciğerde metabolize olur ve alınan kalorinin üçte biri karaciğerde yağ olarak depolanır.
Glikoz için bu oran 100'de 1 civarındadır. Fazla früktoz karaciğerde trigliserid ve ürik asidin aşırı üretilmesine sebep olur. Bu metabolik değişiklikler sonucu karaciğer yağlanması, damar sertliği, hipertansiyon, obezite, şeker hastalığı, böbrek hastalığı gibi hastalıklar ortaya çıkmakta, kalp damar hastalıkları riski artmaktadır.
Fruktoz, en çok mısırdan üretilmektedir. Mısır genellikle sebze ve zararsız olarak düşünülmesine rağmen aslında tahıl türü bir bitkidir. işlenmiş sıvı ve katı gıdalardaki şekerin (fruktozun) büyük bölümü mısırdan gelmektedir. Mısır tıpkı soya bitkisi gibi GDO'lu (Genetiği değiştirilmiş Organizma) bir bileşiktir. Üretimi esnasında bol miktarda tarım ilacına ve ağır metallere maruz kalır. Mısır, bakteri ve mantar gibi zararlı mikroorganizmaların kolay bulaşabildiği bir bitkidir. Karaciğer kanserine yol açabilen bir mantar zehri olan aflotoksin bulaşmasına mısırda sık rastlanılmaktadır.
Yüksek fruktozlu mısır şurubu her türlü işlenmiş gıda ürününde tatlandırıcı ve koruyucu olarak sık kullanılmaktadır. Bisküviden reçellere, baklavadan hazır çorbalara, şekerli meşrubatlardan ketçaplara kadar birçok ürünün içinde sıkça kullanılmaktadır. Bu tür gıdalardan kesinlikle uzak durulmalıdır. Bir litre sodada yaklaşık 65-70 gram fruktoz vardır ve bu 10-12 muzdaki fruktoz miktarına eşit olmaktadır. Mısır hayvan yemi (hayvan semirten iksir) olarak da sıklıkla kullanılmaktadır. Genetiği değiştirildiği, aflotoksin, tarım ilaçları, tarım ilaçları,cıva gibi ağır metaller içerebildiği için mısırdani mısırdan yapılmış olan nişasta, un ve yağ gibi gıdalardan uzak durulmalıdır.
Mısır şurubu, mısır nişastasının işlemden geçirilmesiyle elde edilmektedir. Nişasta parçalanarak glikoza, ardından glikoz fruktoza dönüştürülür. Mısır şurubu % 80 oranında fruktoz, % 20 oranında glikozdan oluşur. Fruktoz, glikoza göre daha güçlü bir tatlandırıcı olduğu için daha az kullanılması yeterli oluyor ve dolayısıyla üretimde maliyeti düşürüyor.
Bugün market raflarındaki hemen hemen tüm hazır reçellerin (Penguen, Tukaş, Tamek, Yenigün v.b.) içinde mısır, glikoz ya da frukoz şurubu yer almaktadır. Uzak durun. Açıkçası ürünlerinde pancar şekeri kullanan Torku'nun reçel çıkarmasını bekliyorum. Nerede o anne reçelleri!
Başta Coca Cola ve Pepsi Cola olmak üzere olmak üzere bunların yan ürünlerinin (yedigün, fanta, sprite) içinde glikoz şurubu var. Zaten gazlı içecekler başlı başına zararlı ama bu halleriyle daha da tehlikeliler...
Bisküvi sektörünün lider firması Ülker de bisküvi ve çikolatalarının bir kısmında glikoz şurubu kullanmakta. Torku'nun reklamlarında ısrarla ürünlerinde şeker kullandığı vurgulayarak saldırması bu yüzden.
Kestane şekerlerinde ve yine bu alandaki lider firma olan Kafkas'ın ürünlerinin % 95'inde glikoz şurubu var.
Yaklaşık 2 sene önce 1 ton şeker yerine bir ton mısır şurubu kullanan firmalar 120 lira gibi bir kar sağlıyorlardı. Bu ürünleri kullanan firmalar dikkat ederseniz bulundukları segmentin lider isimleri olan firmalar. Bu kadar büyük firmaların bu kadar ufak hesaplara girmesi düşündürücü. Ama onların bu yöntemlerini değiştirmeye zorlamak da biz tüketicilerin elinde. Bu ürünleri kullanan firmaların ürünlerini mısır şurubu kullanmaktan vazgeçene yani sağlığımızı tehdit etmekten vazgeçene kadar bloke etmeliyiz.
yanına bezelye ezmesi de eklendiğinde baklavaları çok çok ucuza satılmasına sebep olan şurup. boğazınızı yakıyorsa baklava muhtemelen mısır şurubu kullanılmıştır.
üzerinize afiyet 3 hafta önce iş sebebiyle antep seyahatim oldu ve malum imam çağdaş'a uğradım. aldığım baklavanın kilosu 48 try idi. istanbul'da 37 try verince 1 tepsi fıstıklı baklava veren tatlıcılar var! el insaf yani! yaklaşık 3 - 3,5 kg gelir bir tepsi ki aldatmacanın derecesini varın siz düşünün!
--spoiler--
Mısır şurubu yiyecek şurubu'dur. Mısır nişastasından elde edilir ve temelde glükozdan müteşekkildir. Yiyeceklerde dokuyu yumuşatmak, hacim kazandırmak, şekerin kristalleşmesini önlemek ve aromayı arttırmak için kullanılır.
--spoiler-- *
karaciğer'de insülin dengesini bozan, vücuda fayda yerine zarar veren, yağa çabucak dönüşen, ekonomik olarak kolay elde edilen, ticari kaygılarla, vücuda zararına rağmen insanların gıdalarına katılan maddedir.
mısır şurubu, kanser, kalp, siroz, diyabet gibi çok sayıda hastalığa neden oluyor. fransa, hollanda ve ingilterede yasak. en büyük üretici olan abdde üretim kotası yüzde 10dan yüzde 2ye düşürüldü. türkiyede ise 15e çıkarıldı.
kötü kolestrol seviyenizi(LDL) hızla yükseltir ve diyabet hastalığının oluşmasında rol oynar. kansızlık, kalp büyümesi ve obeziteye neden olur. ketçap, krema, gazlı içeccekler, şekerleme, hazır çorba, çikolata, gofret, puding ve hazır kek gibi özellikle çocukların sıkça tükettikleri gıda değeri olmayan besinlerde bolca kullanılır.
dünya genelinde ülke kullanım kotası %2 seviyesindeyken akp tarafından ülkemiz için %15 olan tamamen gdo'lu mısırlardan elde edilen ve kanser gibi birçok hastalığa neden olduğu çeşitli araştırmalarla belirlenen şeker yerine kullanılan şuruptur.