bugün

nida ateş'in sanki yaşayarak okuduğu türkü. cumhuriyetin ilk yıllarında askerlik çağı gelmiş delikanlıların maden ocaklarında mecburi olarak çalıştırıldığı, yahut çalışmamak için vergi verdiği dönemden günümüze çığlık atan feryat eden, maden ocağının demir kapılarının üzerlerine kapandığı yangın yeri türkü.
Olaylar kütahya tavşanlı'da geçmiş. vergi borcu olanlar o dönemde daha da ilkel olan maden ocaklarında çalıştırılmak zorunda bırakılmış ve ölüme bile bile gönderilmiş. http://www.youtube.com/watch?v=cPHe3qEa6Cs&feature=youtube_gdata_player
1940 yılında, 2.dünya savaşı tüm hızıyla devam ederken, kütahya tunçbilek linyit kömürü madenlerinde vergi borcu olanlar, askerlik hizmeti bulunanlar ve köyde muhtarın belirlediği kişiler yazılarak işe alınmışlar, çalıştıkları süreler vergiden ve askerlik sürelerinden düşülmüş. bu işçilerin başında jandarma muhafızlık yaparmış. işçiler içeri girince kaçan olmasın diye madenin demir kapısı kapatılırmış. bir gün ocakta bir göçük meydana gelmiş.işçiler demir kapıdan kaçmaya çalışmışlar ama jandarma herhalde kaçacaklar zannıyla dışarı çıkmalarına izin vermeyince ölümler olmuş. bu olay üzerine ölenler için türkü yakılmış.

http://www.zeybekoloji.co...-ates-mukellef-t3912.html

gelelim günümüze. o dönemde ölenlerin çok üzerinde sayıda maden işçimiz mevzuata aykırı ve denetlenmeyen iktidar yanlısı patronların madenlerinde can verdi. soma şehitlerinin yakınları tekmelendi, yerlerde sürüklendi, haklarında davalar açıldı ve bizzat dönemin başbakanı bir madenciyi dövdü ve protestoculara "kaçmayın israil dölleri" diye hakaret etti. bununla da kalmadı "ölüm bu işin fıtratında var" diyerek insanların acılarını hafifsedi. daha önce zonguldak maden kazasında çalışma bakanı "güzel öldüler" gibi iğrenç bir laf etti.

"mükellef ilan olundu" türküsü yakıldığı zamanlar ise hiç olmazsa devlet adamlarından böyle uğursuz laflar duyulmazdı, seferberlik ilan edilen vatan için ter dökenlere ve bu uğurda ölenlere saygı duyulurdu.