hayat tarafindan dehlenemeyen ve tanrinin eline canli düsen bireyin hiç olmazsa suni ölümler ile nihayi sonun melodisinin fragmaniyla avunmasidir uyku.
insanlar uykuyu sever cünkü unutmanin sefkatli kollarina anca uykuyla ulasabilir. en büyük teselli uykudadir.
aci mi cekiyorsun? hayal kirikliğin mi var dik topunu yat arkadas. neresi olursa olsun parkta, bahcede, arabada, köprü altinda, otel odasinda artik neresi denk gelirse. zaten yatacak yer ayirimi yapiyorsan ve fazla titizlenirsen nah cikarirsin deprasyon hirkasini.
mutsuzluk bazı sıkıntıların sebep olduğu bir şeydir. uyanık kaldığımız sürece nereye gidersek gidelim sıkıntılarımız da bizimle gelir. bu yüzden uyumak tek çaredir belli bir süreliğine unutmak için canımızı sıkan şeyleri.
o acıların, o kederlerin, o üzüntülerin son durağını uyku olarak belirtme durumu. bedenin ve ruhun anlaşmadan karar verdikleri durum. kişinin, istemdışı olarak varlığını başka bir boyutta devam ettirme güdüsü. uçsuz bucaksız bir metaforun, uçsuz bucaksız dünyasında, uçsuz bucaksız olma eylemi.
kafayı yastığa gömüp, cenin pozisyonunu aldıktan sonra dış dünya ile bağlantıları kesme hali. ölüm'den korkan hiçbir bünyenin aslında ölüm'den korkmamasının gerektiğini bilimsel ve psikolojik olarak açılımı.
ruhun bedenden çıkıp 7 saniyede sonsuz ve muhteşem bir geziye çıkması.
rüya adı altında, bazen gerçeklerden katbekat gerçek olan durumların yaşanması. ölümü tatma alışkanlığı. sonrasında, nasıl uyunulduğunu hatırlayamama. ve nasıl uyanıldığını da.