Mutsuz olduğum anlarda çevremdeki insanların mutlulu olma sebeplerini anlamaya çalışırım. anladığımda ben de onlara iştirak eder ve mutlu olurum. aslen mutlu muyumdur? evet. Ortamdan çıkıp kendimle başbaşa kaldığımda ise hayır. Problem var mı benim açımdan? hayır. insanlar arasında mutlu, yalnızken (bazen) mutsuz. bi nevi kısır döngü. Ama mutsuzluğu insanlara bulaştırmaktan iyidir. Sonuçta herşey yoluna giriyor ve rahatlıyor insan.
insanı çok daha fazla mutsuz edecek olan durum. ancak, dışarıya karşı "kan kusup kızılcıkşerbeti içtim" dersin ve fakat gel gör ki, tüm benliğinle gerçeklerin farkındasındır, kendinden kaçamazsın ve yalnız, mutsuzluğunla başbaşa kaldığında içtim dediğin kızılcık şerbetleri fitil fitil gelir burnundan. dolayısıyla mevlana'nın ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol sözünü bu duruma da adapte ederek mutsuzsan, gibi yaparak yaşamaya çalışmak yerine olduğun gibi görünmeye çalışırsan gün gelir mutluluğu yakalaman çok daha kolay olur.
Kişinin kaliteli bir yalancı olduğunun göstergesidir. Evet hepimiz yalancıyız şimdi yalancı olduğumuz için gülebiliriz. iki nokta üst üste parantezi kapat. Ne kadar yerleşti bu bizim hayatımıza değil mi? işimizi çabuk halletsin diye tebessüm ettiğimiz ptt memuruna, apartman kapısıni kapatmasın diye selam verdiğimiz alt komşuya, mazeret sınavına raporsuz alsın diye dil dökerken sırıttığımız doca karşı samimiyetsiziz beyler kabul edin.
içinde bulunduğum durumdur fakat sadece iş ortamım için geçerlidir. Hergün bugün farklı olacak diye başlayıp daha kötü olacağını bildiğin için yine mutluymuş gibi yaparsın. Yine sindiremeyeceğin şeyleri sineye çeker, aslında hiç tarzın olmayan insanlarla güler söylersin. bu arada sadece dua edip sabır dilemektir elinden gelen...