dini açıdan iki tip insan vardır. rindler ve zahidler. zahidler dinin kurallarını kusursuz uygulamaya çalışan, kuralcı dindarlardır, tercih meselesidir. rindler ise gönül insanıdırlar, dinin şekilsel kurallarını bir yere kadar umursamazlar. rindler, insan sevgisi, doğallık, aciz bir varlık olarak kulluk, belki hayattan elini eteğini çekme, maddiyattan soyutlanma, Allah'a ulaşmak için yaşama, "ölüm gecesini düğün gecesi olarak görme" gibi düşünsel ve eylemsel tercihlere göre yaşarlar. işte bu rind kişilikli insanlar mutasavvıftır.
tasavvufu idrak etmiş, yaşamına geçirmiş, kal yerine hal ehli olmuş kişi demektir.
her tasavvufla ilgilenen mutasavvuf değildir(yazarın kendisinin de olmadığı gibi). iyi bir futbol izleyicisi olmak insanı futbolcu yapmayacağı gibi, tasavvufi konulara ilgi duymak da insanı mutasavvuf yapmaz.
tasavvufun kendine ait sistemi ve disiplini içerisinde başlayan yolculuk, hal olarak elde edilmeye başlanırsa mutasavvuf olunacağı söylenir.