elektrikler kesilince değeri anlaşılır bu arkadaşın. aranır. taranır. sağda solda yatak odasında salonda. yok. ulan nereye koymuştum. mutfaktaki çekmecelerin en alt gözünde. en arkada. tamam şimdi buldum. bi daha kesin daha kolay bir yere saklıycam seni. evet yalan. aslında böyle güzelmiş. loş ışık hoş ışık. bir gün reklamını yapmak isterim senin nezdinde firmanın. değerini bilemeyenleri inceden taşlamak da isterim. abartmayalım. böyle iyi. böyle güzel. bak harbiden. arada bi sönecekmiş gibi yapıp da sönmüyorsun ya. hani inceden bi gerilim yaşanıyor aramızda ya. işte bunu seviyorum. hayır mcdonalds'ı değil be yavrucum. hah elektrikler de geldi. ayağa kalkıyorum. siktir et şimdi aletiriği maletiriği. seni hemen satmaya gönlüm el vermiyor ki...bak yine yaptın. ne,deme. sönme...
karanlık gecelerin yoldaşı, alkollü kafaların arkadaşı, bir trilyonluk kafaların tribali, vs. vs. derken insanın kopamaz parçası haline gelmiş aparat.
elektrikler kesildiginde,
bilgisayarın başında geç saatlerde,
bilgisayarın başında * alkol alırken,
normalde ev gibimsi yerlerde alkol alırken,
ev gibimsi yerlerde sadece sigara içerken, *
ayin yaparken,
sevişirken,*
ve bunun gibi binimum durumlarda hayat kurtarmak özelliği bulunan insan keşfi obje.. *
özel bir tutku duyulur. inanılmaz tasarımlara ve renklere sahip örnekleri vardır. hatta bir çok insan bu özel tasarımları evlerinin baş köşesine koyar ve yakmak için kullanmaz.
izlandalı post rock grubu. yani sigur ros'un bir başka yansıması. izlanda'da ne veriyorlarsa çocuklara, ne yediriyorlar, ne okutuyorlarsa.. ortaya böylesine eşsiz gruplar çıkıyor, ağzımız açık izliyoruz, arkadaki televizyondan "teoman gazetecileri nasıl dövdü?! az sonraaa" sesleri yankılanırken. içim sıkışıyor.
bugün evin her tarafını onlarla donattığım ve sevdiğim erkekle sarılıp tatilerimizi konuştuğumuz o romantik atmosferi sağlayan küçük dostlarım. ayrıca tütsülerimin biricik dostları.
yanması kimyasal, erimesi ise fiziksel olan ve neredeyse tüm öss sorularından en az bir soruda bulunarak bizlerin bir soru daha fazla yapmamızı sağlayan bir çeşit aydınlarma aracı.
"yanmak bakımından şu mum'a ne kadar da benziyorudu. onunda bağrında yanan bir can ipi, başında da alevler ve dumanlar vardı. üstelik o yangından dolayı durmadan ağlıyor, gözyaşları bedeninden damla damla süzülürken bedenini eritiyor, tüketiyor, yok ediyordu.
"şu mum mu bana benziyor; ben mi mum a dönmüşüm?!..." diye mırıldandı bir an ve devam etti bağrına bir kaç yumruk vurarak,
"galiba mumlar gibi kendi gözyaşlarımın denizinde boğulana kadar sürecek bu yangın!" kitab ı aşk - iskender pala
sözleriyle anlatılmış olan aşığı temsil eder edebiyatta. veya aşığını ölüme sürükleyen sevgilidir...
(bkz: mum pervane)