son zirvede arzı endam ettiği öğrenilen yazar. oysa ki listede ismi yoktu. * sırf onu canlı canlı görmek için bile orada olmak isteyeceğim sözlük efsanesi.**
çocuk oyuncağına dönmüş bir işe isyan etmiş yazar kişisi, hakketen çocuk parkı mı lan burası ? havan kime güzelim diye bir laf vardır ya işte öyle dikkatle ;#6885278
sevdiğim, saydığım, dert ortağı, büyük insan ve yazar. kötü günler geçirdiğim zamanlarda hep yanımda oldu ve fikirleriyle karanlık düşüncelerimi aydınlattı. hepsi için çok teşekkür ederim, bilmeli ki; burada hep onu bekleyen bir arkadaşı, dostluğuna aday adayı olan biri var.
Bende; Bizlerle muhatap olması bizler için bulunmaz nimet olan bir ingiliz asilzadesi hissiyatını uyandırmış yazar. YAzdıklarının bir çoğu doğru - ki azıcık tarih okumuş olan herkes bunu bilir- lakin bu doğru kelimeleri benim dilimde benim medeniyetimi aşağılamak için kurmuş olması beni acıtmıştır. Bir kişi ile munakaşaya gireceğim diye haddini aşmak buna denir.
ikinci tekil şahısa geçersek; Türk medeniyeti nedir ne değildir - ne kadar köklüdür - kendi kütüphanelerinde bulabilirsin. Bunu benim gibi bir taksi şoförünün, kapıcının, bebek bakıcısının yada tuvalet temizleyicisinin sana anlatabilmesi imkanı sıfır. Ama şu doğru ki kendi nikimi türkiye haricindeki diger sitelerde yada iletişim araçlarında kendi dilimde olduğu gibi yazamıyor ş'yi sh olarak yazmak zorunda kalıyorum. Çünki bu meret sizin icadiniz, klavyesini dilime çevirmek, dilime çevirdiğim klavyesini işletim sistemlerine tanıtabilmem yıllarımı aldı. Bugün bile internet tarayıcısından türkçe ayarları yapmadan kendi harflerimle yazamıyorsam dediklerinin doğru olduğunu tarih okumayan bile bilir. Dediklerinin doğruluğu şurdadır ki benim atalarım sahip olduğu gücün,ilmin ve ihtişamın sarhoşluğu ile tembel tembel nargile fokurdatıp kahve içerken sizler şu anda bizim yapmaya çalıştığımız gibi bizlerin dilinden ilimi tercüme edip üzerine birşeyler eklemeye uğraşıyordunuz. Çalıştınız elmanız kızardı, biz yattık uyuduk ve battık. Ama bu doğruları yazdıktan sonra sahip olduğumuz tarihimizi ve medeniyetimzi bu doğrulara dayanıp ne idüğü belirsiz diye sınıflandırmışsın ya işte orada haddini aşmışsın. Aslında dilimizi konuşup burada bizim gibi mahluklarla sürtüyor olman senin safkan olmadığını seninde bir yerlerinden bu medeniyete bağlı olduğunu gösteriyor. Bari buna saygı duy, sen iskoç viskini yudumlarken bizi ayranımızla rahat bırak.
--spoiler--
Yıldızları senmi yaktın mülayim
Ozanlara senmi kıydın mülayim
Bir dikili ağacın bile olmadı
Herkes yedi sen mi doydun mülayim
Sert oldunda ne değişti mülayim
Mert oldunda ne değişti mülayim
Cart curt edip biraz nutuk atsaydın
Hırt olsaydın yaşardın be mülayim
Ormanları senmi yaktın mülayim
Çetelere senmi taktın mülayim
Düşüneni yazanı ve çizeni
Zindanlara sen mi tıktın mülayim
Sert oldunda ne değişti mülayim
Mert oldunda ne değişti mülayim
Cart curt edip biraz nutuk atsaydın
Hırt olsaydın yaşardın be mülayim
Mülayim mülayim
Alem adamsın be mülayim
--spoiler--
enteresan bir hayat hikayesi olan yazar. daha geçen gün abi tutulmuşsun hayrola soğuk falan mı çarptı diyecekken araba çarptı dedi. geçmiş olsun dileklerimi tekrar sunuyorum lakin daha ilk gördüğümde kabzımal olduğu söyleyerek şaşırtmıştı. asıl hayat hikayesini gerçekten merak ediyorum beni her seferinde şaşırtmasının getirdiği beklentiyle. ankara zirvemize de sözümü almışım ee kim tutar bizi. adam her şeyden öte ''cem abi'' yahu...
onun nezdinde bütün sözlüğü uyarıyorum buradan: konuşursam çok kişinin başı yanar.. şarkı söylersem daha da fazla ocak söner.. hele bir de türkü çığırırsam.. neyse fazla bile konuştum artık benden günah gitti..
tanrı istemezse yaprak düşmezmiş tanrı istemezse insan ölmezmiş diye yazmış ali avaz. bu ali avaz van gölüne gitmişem conavarı görmüşem aha conavar conavar diye dizeleride var, garip.
tekrar okumalarımı yaparken graham greene'den havanadaki adamımız kitabini kıraat ederken eski alaman süvarisi olan doktor hasselbacher'ın ölümünü ve ölüsünün bulunmasını kıraat ederken telefonum çaldı ve mefta olduğumu öğrendim.
aklımdan ilk geçen düşünce yahu ben öldüm de haberim yok diyip kendimi cimdikledim ve şüphesiz canım cok acıdı ve ölmediğimi anladım.
ondan sonra aklıma matrak düşünceler geçti, mesela okuduğum kitapların karakterleriyle fazla özdeşlestirmişim kendimi deyu, öyle özdeştirmişim ki ölmüşüm haberim yok.
efendim anlayacağınız ben daha ölmedim hatta gebermeye de niyetim yok. hatta dünyaya kazık cakmaya niyetim var. en aşağı bir yüz yıl yaşayıp guiness rekorlar kitabina giricem. çok guiness içtik bari kitabına da gireyim bari zwhtzwht
vel hasıl-ı kelam, refik halit karay'ın çetin altan'a buyurduğu gibi;
'bazı insanlara kızıyor, bazı insanlardan kötülük görüyorsan, günün birinde onların nasıl dize geldiğini ancak uzun yaşamakla görürsün. hayatta en büyük intikam yaşamaktır'
- efendim? mülayim bey finans a.ş.
- mülo? sen misin gardaş?
- benim gotikciiim, hayırdır?
- yahu bir buçuk saat önce ölmüşsün sen, sözlüklere düştü haberin?
- yok yahu, boğaz manzarası eşliğinde viskimi yudumluyorum, ne ölmesi?
- ben bilmem, kamyonun altında kalmışsın diyorlar
- o nasıl söz? hummer olsa, transporter olsa neyse de nasıl yani kamyonun altı? kınıyorum böyle asılsız iddialar ortaya atanları
- mülo yaa...iyi ki ölmedin, meğerse ne severmişim ben seni
- ben de sana karşı boş değilim evilim
- neyy ?
- hahahaha, şaka tabi
- hadi eyvallah
[kırmızı kalemli başlık]
bir çiçek sevdim kabak çekirdeği çıktı
[/kırmızı kalemli başlık]
bir şivas regal olamadın sevgilim şu
revolverin yanındaki gümüş gurşunlar gibi
kazığı çaktın mıydı anlamazsın
dersin ki;
yu ar küut bat ay hev e boyfirend in amerika
ulan [galın yazı]namıssız karolin[/galın yazı]
ıstanbul'a geldin sıvas'a gelemedin
başımın ağrıma sebebi. iki günlük şehir dışı seyahati sonucu bize toplamda 6 yazar, 4 roman, 5 deneme, 3 şiir ve 7 el arabası modeli tavsiyesinde bulunmuştur. kültür bombası bildiğin.