(#2191513)
(#2010503)
yukardaki entrilerden de anlaşılacağı üzere günahım kadar sevmem ben bu adamı. kaypağın tekidir benim için, ülkede artan faşizmin elebaşlarındandır.
uçak kazasını ilk duyduğumda, ölsün, gebersin dedim. hayat bir oyun ya bizim için, ölsün canım nolucak. sonra farkettim içimdeki o iğrenç duyguyu.
o yaptı zamanında. insanların öldürülmesine göz yumdu. öldürülenlerin tek suçu ise düşünmekti. ama ben onun gibi davranamıyorum. saatlerdir haberleri izliyorum, gelecek en ufak bir iyi haber için dua ediyorum, göz yaşı döküyorum. çünkü insanım ben. sevmediğim bir adamın bile yaşaması için dua etmeliyim. etmeliyim ki, yarın öbür gün benim için dua etmiyenlere kızabileyim. etmeliyim ki, onların yaşadığı katillik duygusunu ben yaşamıyayım diye. dua etmeliyim, hiç umudum olmasada...
Kendisi ve yanındakilerin yaşamlarından umutların yavaş yavaş kesilmeye başladığı BBP genel başkanı.
ölmekte olan ve belki de çoktan ölmüş birine yazılanları okudukça, kimilerinin bu (muhtemel) ölümden zevk bile aldıklarını görünce ('ama yine de herşeye rağmen umarım ölmez.' dip notunu da düşmüşler ya gözlerim yaşardı.) "bitmiş ulan" dedim kendi kendime. insanlık çoktan bitmiş.
Muhsin Yazıcıoğlu'na en acımasız düşüncelerini üstelik böyle bir durumda kusanların sivas'taki, maraş'taki kendi cümleleriye "insan katilleri"nden hiç bir farkı yok artık benim gözümde.
Deniz gezmiş ve mahir çayan başta olmak üzere katledilen devrimcilerin başlıklarına "iyi ki öldürüldü, terörist onlar, bir daha olsa bir daha öldürürdük" yorumları yapanların hümanist olmalarını sağlamış kişi. muhsin yazıcıoğlu insan evet aynen denizlerin insan olduğu gibi değil mi? ne dirisine, ne ölüsüne pek üzüleceğimi zannetmiyorum. hoş bu onun umrunda değildir.
21 saattirli ulaşılamayan lider, halende ulaşılamaması iyicene kızdırmaya başlamıştır. hükümetin cabası en fazla bu mudur? derhal başbakan başta olmak üzere cemil çiçek'inde halktan özür dilemesi ve istifa etmesi icab olunur.
türk milleti onun için dua ediyor, onun saglık haberini bekliyoruz. dua etmesini bilen ve agzına dua yakışan herkesten bekliyoruz.
muhsin yazıcıoglu turnusol kagıdıdır, ona oy vermek gerkemez ama, ona kötü konusan hain ve ülkesine ihnaet içindedir. 28 subatta, darbenin en aşagılık,en agır amanında medyaya çıkıp, türkiye yi suriye yaptırmam diyerek, meshepci şerefsiz ve hain darbenin önünü almış yigit lider muhsin yazıcıoglu, seni allah için seviyorum, senin hayırlı haberini bekliyorum, rabbim en hayırlısı ne ise onu versin, yigit adam, sen her türlü türk milletinin kahramanlarının arasına ismini altın harflerle yazdırdın, yasıyorsan zaten kahramandın, ölmüş isen allahın izni ile şehitsin mübarek adam.
pisi pisine bir ölüm. bunca saattir de bulunamayışına yazıklar olsun. ve sözlükte davul çalan kişilerden de utanıyorum. insanlığımızı mı yitirdiniz. giden bir can, canlar. ölüm kimseye yakışmıyor, bir ölümün arkasından keyif almak ise hiç yakışmıyor. tabi eğer insansanız.
geçirdiği elim kazayı ganimet bilen it sürüsünün kin kustuğu değerli dava adamı.
bir gün oldu nerdeyse hala ulaşılamayan enkaza mı üzeleyim, en ufak bir haber yok ona mı yanayım, bu şerefsizlere sövüp biraz kendimi mi rahatlatayım üçgeninde kararsız kaldım.
inanan kardeşlerimin duasıyla inşallah, allah'tan umut kesilmez.
BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun Kahramanmaraş'tan Yozgat'a giderken bindiği ve düşen helikopterde bulunan iHA muhabiri ismail Güneş'in 112 Acil Servis görevlisi arasındaki telefon görüşmesi kayıtlara şöyle geçti:
112 görevlisi : 112.
ismail Güneş (i.G): Ben iHA Muhabiri ismail Güneş, helikopter ile düştük.
112 : Nerede? Neredesiniz?
i.G : Bilmiyorum nerede olduğumuzu. BBP Genel Başkanı Yazıcıoğlu ile birlikteydik.
112 : Neredesiniz?
i.G : Hatırlamıyorum.
112 : Etrafınıza bakın, ne görüyorsunuz?
i.G : Her taraf kar, sis. Her taraf sis.
112 : Helikopteri nereden kiraladınız?
i.G: Bacağım kırık olduğu için konuşamıyorum. Erhan ağabey nereden çıkış yapmıştık. Çağlayancerit orada bir yerde düştük. Hangi yere düştüğümüzü hatırlamıyoruz, her taraf sis, göremiyorum. ... 35 00 benim numaram.
112 görevlisi: Telefonu kapatmayalım, yerinizi tespit etmeye çalışıyoruz.
i.G : Kahramanmaraş'ın dağlarından, her taraf sis. Göremiyorum.
112 görevlisi: Parti merkezinden kiminle görüşebiliriz, sizinle ilgili?
i.G : Bilmiyorum, şarjım bitmek üzere. Alo. Biz nereye gidiyorduk? Yozgat tarafında bir yere gidiyorduk hanımefendi.
112 görevlisi: Kapatmayın yerinizi tespit etmeye çalışıyorlar.
i.G : Erhan ağabey, nereden geldik, nereye gidiyoruz. Şu an Çağlayancerit'ten gelip, nereye gidiyoruz. Yozgat-Yerköy mü? Çağlayancerit'ten, Yozgat-Yerköy'e gidiyoruz. Burası çok soğuk. Alo. Yer tespit edemiyor musunuz?
112 görevlisi: Siz kapatmayın beyefendi telefonu.
i.G : Hanımefendi şarjım bitecek.
112 görevlisi : Alo, Alo. iyi misiniz?
i.G : Kötüyüm, ayağım kırık.
112 görevlisi: Şu anda siz helikopteri görebiliyor musunuz?
i.G : Şu anda helikopterin içindeyim.
112 görevlisi: Alo. diğer beş kişi yanınızda değil mi şu anda? Size cevap verebiliyorlar mı?
i.G : Diğerlerinden ses yok. Erhan ağabey, Erhan ağabey de ıhlayarak cevap veriyor. Alo, hanımefendi, yerimizi tespit edemediniz mi?
112 görevlisi: Şu anda emniyet bulmaya çalışıyor, sakin olun.
i.G: Erhan ağabey, ıhlıyor sadece. Bende üşümeye başladım. Ben sakin olmaya çalışıyorum.
112 görevlisi: Sakin olmaya çalışın, tespit etmeye gayret ediyorlar.
i.G: Muhsin Bey'i göremiyorum.
112 görevlisi: Aynı helikopter ile mi havalandınız?
i.G: Evet. Ayağım çok kötü kırıldı. Ölen de var herhalde. Bu arkadaş kim ya.
112 görevlisi: Şarjınız bitinceye kadar açık kalsın, aramaya devam ediyorlar çünkü. Kapatmayın alo.
i.G: Alo. Ayağım kırıldı.
112 görevlisi: Başka yerinizde kanama var mı?
i.G: Gözükmüyor.
112 görevlisi: Kravatınız var mı? ip gibi kravat gibi bir şeye elinizi uzatabilir misiniz?
i.G: Kravat yok. Şu anda gözükmüyor.
112 görevlisi: Polis ekipleri yerinizi bulmaya çalışıyor. Siz moralinizi yüksek tutun. Zaten sizin yerinizi tespit edecekler. Edemediler daha. Tespit etmeye devam ediyor.
i.G: Herkes öldü herhalde.
112 görevlisi: Kanamadan dolayı sessiz kalmış olabilirler, endişe etmeyin, sizi kurtaracaklar.
i.G: Erhan ağabey, Erhan ağabey. Kırık ayağımın altında, kaval kemiğinde. Kanama değil, kırıldı ya.
112 görevlisi: Alo, beyefendi. Şu anda bacağınızın durumu nasıl?
i.G: Ağrıyor. Alo. Yeri tespit edemediniz mi? Donmaya başladım, üşümeye başladım. Üşüyorum. Tipi var. Helikopterin içine girdim. (inleme sesleri) Buradakiler öldü herhalde ya. Erhan ağabey, Erhan ağabey. Yok. Kimseden ses gelmiyor, gelmiyor. Eyvah çok kötü.
112 görevlisi: Ayağınız sıkıştı mı?
i.G: Evet. (inlemeler) Tespit edemediler mi ya. (inleme) Ayağımı oynatamıyorum.
112 görevlisi: Emniyet yerinizi tespit etmeye çalışıyor.
i.G: Erhan ağabey. Ağabey bir kendine gelmeye çalış. Bak ben kendime gelmeye çalışıyorum. Yatıyor ıhlıyor.
112 görevlisi: Başka kimseden ses gelmiyor mu?
i.G: Yok, yok. Çok kötü ayağım kırıldı. (inleme) Hanımefendi hala bulamadınız mı yerimizi? Burada donacağız, diğer insanlar öldü herhalde. (inleme sesleri) Ayağımı oynatamıyorum. Çok pis kırıldı ayağım. Yerimizi ne zaman tespit edeceksiniz hanımefendi.
tüm mitingleri iptal ettiren kazadaki 6 kişiden biri. ama aklımın almadığı hani, telefon konuşmaları yapılmış, e yer belli nasıl ulaşılmaz ki... iyi olmuş denilmeyecek kadar insani bişeydir ölüme üzülmek. aynı yerden bakmasam da dünyaya yazıcıoğlu ile, hatta çok zıt olsam da, faşist de olsa cana da kıymış olan olsa; helikopterin bulunamamasıyla ilgili ihmal kokuları almadım desem yalan olur. var bi hikmet ya neyse...
öldü mü kaldı mı bilinmeyen adam. aslında kişiliği umrumuzda değil, sadece durumu içler acısı. ki kendisinden hazzetmediğimizi de defalarca dile getirdik. fakat içinde bulunduğu durumun herhengi birimizin başına gelebileceğini ve neden bu kadar uzun süredir ulaşılamadığını idrak etmemiz gerek. yani onun yerinde herhangi birimiz olabilirdi, bir dağcı olabilirdi, ya da bir askeri tim. peki neden bu kadar zamandır ulaşılamıyor?
ülkede neler döndüğünün az-çok farkında bir adam olarak ortalığın fena koktuğunu dile getirmek isterim. şayet bu kazalar tekrarlanırsa gidişattansüphe etmek gerekir.
Gün itibariyle yapılması planlanan tüm siyasi mitingleri erteleten kişi. Ama siyasi partiler bunu oy uğruna yapıyorlar. Bizim halk kendi zavallılığından daha zavallı duruma düşeni sevip okşar bilindiği gibi. Eh, BBP'nin oyları az buçuk kıpırdayacaktır şimdi. Ne Chp'nin, ne Akp'nin, ne de Mhp'nin BBP'ye bile bile oy dağıtacak kadar salak olamayacağını bildiğimize göre; söz konusu ertelemeler halka, acınızı paylaşıyoruz, bu durumda bize vereceğin oyu BBP'ye vermen gerekmez çağrısıdır.
saatlerdir bir umutla sağ olduğu haberini duymayı beklediğimiz siyasetçi.
vatan hainlerini eleştirdiğimiz için, türk olduğumuzu dile getirdiğimiz için, ülkemizi ve milletimizi sevdiğimizi belirttiğimiz için faşistlikle, ırkçılıkla, insan olmamakla suçlandık. suçlayanlar hümanist, demokrat, aydın kişiler olarak addettiler kendilerini. şimdi görüyoruz gerçek yüzlerini..
bu olaya üzülmelerini beklemiyoruz, üzülmesinler zaten istemiyoruz. beklenen ve istenen, sadece "insanlık." öldü mü ölmedi mi, ne halde bilmediğimiz bir insan hakkında atıp tutmak hangi ahlakın ürünüdür? sizin "ahlak" diye sahip olduğunuz şey, böyle adamların dışkısı kadar bile değerli olamaz.
bir mucize.. her şeyi geçtim, sahip olduğu evlatları uğruna..
bu ulkede secimler yapilamasin, yapilmis mesru secimler sonucu goreve gelmis hukumetler silah zoruyla yikilsin diye yanip tutusanlarin oldugu bir hengamede, secim calismasi yaparken kaza geciren ve belki de hayatini yitiren siyasetci.
muhsin yazıcıoglu icin taziyelerini belirtmeyenler, hümanizm belirleme ve tespit kurumu tarafından bu hümanist değil denerek fişleneceklerdir. boylece kendisi ölmüs olsa da, vatanına son bir hizmet yapıp, düzen karsıtı pis kafir anarsik komunistleri tespit ettirmiştir.
senin gibi niceleri yetistikce bu vatan bölünmeyecek.
iki gündür medyanın herhangi bir organından artık ulaşıldığına dair haber duymayı umut ettiğimiz politikacıdır. ciddi anlamda zor şartlar altında gerçekleşen bu operasyon artık nihayete erdirilsin istiyoruz.
kundaktaki bebekten "vatan" isteyen ciğeri beş para etmezler mutlu olsun istemiyoruz!
27 nisandan hemen sonraydı çıktı aslanlar gibi demokrasiyi savundu. her parti liderinin vermesi gereken tepkiyi verdi. "başına çuval geçirenlere muhtıra verseydin." hepimizin duygularını dile getirmişti. türk halkının iktidar yaparak denemediği lider. adam gibi adamdı. inş hayattasındır dualarımız seninle.
onunla 3 defa sivas'ta canlı yayın yapmıştım. Ayrıca Kazakistan'ın çimkent bölgesinde karşılaşmış, orada evsahibi olarak kendisi ve kafilesi ile ilgilenmiştik. türkistan'ı, sayram'ı, otrar'ı birlikte gezmiştik.
ardından bik bik yapan civcivler canımı sıkmıyor. Mamak'ta 5,5 senesi hücre olmak üzere 7,5 senesini geçiren ve ceza almayan bir insandır o. gerisi iftira, yalan dolan. herkes karakterinin gereğini yapıyor.
reis. çıkıp sağ salim dön be reis. hani umudumuz yok ama sen bi yolunu bulmuş ol hayatta kalmanın. her ne kadar sana oy vermesek de, senin platonik aşkın sivas gibi biz de seni başka türlü seviyoruz.
bazı yazarlar, çığ altında kalmış birinin ölmesi için neredeyse dua edecekler, ya da ediyorlar.
laf konuşmaya gelince çok hümanistler, tek suçları insanları sevmek. *
yazıklar olsun sizin insan sevginize.
ölümünü bekleyen onlarca insanın varlıgına sahit oldugumuz bbp lideri.
insan hakları, özgürlük, eşitlik diyenlerin bu değerlere ne denli saygılı kalabildiklerini gördügümüz başlıktır aynı zamanda.
bu ülke icin ama iyi ama kötü calısan cabalayan bir insan olarak, secim hazırlıkları esnasında hayatını kaybetmiş olması* fazlasıyla üzücü. allah'tan ümit kesilmez demekten başka bir şey gelmiyor elden.
işte yazıcıoğlu'nun mamak cezaevi'ndeyken yazdığı ve okuduğu 'üşüyorum' şiiri
bir coşku var içimde bu gün kıpır kıpır
uzak çok uzak bir yerleri özlüyorum
gözlerim parke parke taş duvarlarda
açılıyor hayal pencerelerim
hafif bir rüzgar gibi süzülüyorum
kekik kokulu koyaklardan aşarak
güvercinler ülkesinde dolaşıyor
bir çeşme başı arıyorum
yarpuzlar arasında kendimi bırakıp
mis gibi nane kokuları arasında
ruhumu dinlemek istiyorum
zikre dalmış her şey
güne gülümserken papatyalar
dualar gibi yükselir ümitlerim
güneşle kol kola kırlarda koşarak
siz peygamber çiçekleri toplarken
ben çeşme başında uzanmak istiyorum
huzur dolu içimde
ben sonsuzluğu düşünüyorum
ey sonsuzluğun sahibi, sana ulaşmak istiyorum
durun kapanmayın pencerelerim
güneşimi kapatmayın
beton çok soğuk, üşüyorum..
