savunuruz savunmayız, severiz sevmeyiz... orası ayrı konuda...bu adam kendi memleketinden bağımsız aday olmuş ve seçilmiş. birileri de seçilebilme şansına sıfır diyor.
çok iyi bildikleri bir işse herhangi bir ilden bağımsız aday olup seçilsinler efendim. atıp tutmakla olmuyor.
edit: bu arada adamın okuduğu kitapların boyu, onu eleştirenlerin boyunu geçiyormuş. demolay abim dedi. bilgilerinize.
yaşadığı işgencelerin izleri yüzünde ömrünce taşıyacak olmasına rağmen, devletine ömrünce sadık kalacak olan insan. hangimiz onun yaşadıklarının yüzde birini yaşayıpta aynı devlet sevgisini içimizde yaşatabiliriz. olması gerektiği yerde olmasada örnek insandır.
türkiye'nin duruşundan rahatsız biridir.
istihbarat gücü kuvvetlidir.
farklı bir çizgisi vardır.
partisinin küçüklüğüne değil memleketinin büyüklüğüne takılmış, ilkeleli ve yürekli bir adamdır/liderdir.
fatih altaylı'nın konuğu olduğu teketek programında başbakanın derin devletten şikayetinin sorulması üzerine devletin içine giren çetenin anasını... okuyan politikacı. Ha poitikacı diyosun ne politikasını gördün diye sorarsan cevap veremem apışır kalırım o ayrı.
gecmişinde ve partisinde en ufak bir lekenin tespit edilemedigi ve % 1.5 denilerek küçük bırakılmasına ragmen ikinci tercihinde türkiyenin en önemli partisi olmasından dolayı, sürekli provakasyon olayların içine ismi ergenekon gibi pisliklerce bulaştırlmaya çalışılan partinin lideri.
12 eylül davalarında yargılanmış, -yargılamasına konu hiç bir cinayet yoktur, konu ülkü ocakları başkanlıgıdır, hiç bir cinayet ile suclanmamıştır- darbe mahkemesi olmasına ragmen, aklanmış ve 7.5 yıl hapis hayatı sona ermiştir ve serbest kalmıştır, bu yattıgı 7.5 yıl, dava sürecidir, ayrıca bu 7.5 yılın 5.5 yılını hücrede yatmıs, buna ragmen çıktıgından beridirde ülkesi aleyhine tek cümle etmemiştir.
28 subat karanlıgını yırtan açıklaması ile, türkiye için ne kadar gerekli bir insan, bir geröek lider oldugunu ortaya koymus ve darbe o an ters dönmüştür, açık darbeye dönüşmemiştir, o açıklaması, " türkiye asla bir iran olmacaktır, ama suriye olmasına da biz müsade etmeyiz" demiştir. bu mesajın anlamı çok açıktır, bu darbeyi kimlerin hangi meshepcilik ile faşist bir diktatörlüge bu ülkeyi sürükledigini görmüş ve tehdidini net ve açıklıkla ifade etmiştir, onurlu siyasetin örneklerini tek basına temsil ettigi partisinin onurunu muhalefetteki diger partilerden daha net ortaya koymaktadır, gereginde ülkenin önünü açan, gereginde eleştiren yapısı onun güvenilirligini ortaya koymaktadır.
danıştay saldırısı ve hrant dink suikastından sonra okların yöneldiği milletvekilidir. şaşırmayın çünkü bu iddialar ilk değildir. bu cinayetlerle ilgisi varmı bilinmez (aslında bilinir ama ortaya çıkarılamaz) ama 12 eylül öncesi şiddet eğilimini göz önünde bulundurursak zihnimizde bir şeyleri oturtabiliriz.
ne yapmıştır mmuhsin yazıcıoğlu darbe öncesinde bir bakalım. Bahçelievler Katliamına karışan ülkücülerin hepsini tanıdığı, onların kimliğini açıklamayı reddettiği, Haluk Kırcı'ya kaçak yaşadığı yıllarda para yardımında bulunduğu biliniyor. Kendisi de ifadesinde bunu kabul ediyor.
Not: benim iddiam değil, kendi ifadesi.
darbe öncesi süreçte birçok cinayet ve bombalama eylemlinden yargılandı. fakat herhangi bir suç işlediği kanıtlanamadı. bir dönem ülkücü gençlik derneğinin hukuk masası şefliğini yürütmüş itirafçı ali yurtaslan verdiği ifadelerde muhsin yazıcıoğlunun birçok kanlı eylemin emirlerini veren, soygun ve gasp olayları planlayıp uygulatan, silah sağlayıp kullanılmış silahların taşraya sevkiyatını sağlayan, mustafa mit ile birlikte sivas katliamının başrolünde bulunan kişi olduğunu ileri sürmüştür.
yine ali yurtaslan anlatıyor : "abdullah çatlı ve balgat katliamı sanıklarından mustafa pehlivan 1978 de birlikte yakalandıktan sonra ankaraya getirildiler. bundan 1 saat sonra muhsin yazıcıoğlu şubeyi telefonla arayarak "Bu size son ihtarım. Abdullah'ı bırakmazsanız Ankara'nın 150 yerinde bomba patlatacağız" diye tehdit etti. Gerçekten de ihtar olarak Demirtepe Köprüsü'ne bir bomba konulmuştu. Polis patlamadan bombayı aldı. Abdullah, tehditten sonra bırakıldı."
yine muhsin başkan, yine ironi! partisinin yayın organında kendisini eleştiren gazetecilere, "Onları gecenin karanlığında ya da gündüzün aydınlığında ansızın bir sürpriz bekliyor. Kınından çıkarılan bir kılıcın kahpe soyluların kökünü kazıyana kadar bir daha kınına girmeyeceği bilinmelidir" beyanatını veren kişi, hrant öldüğünde şiir yazmış. samimi olduğuna inanmamızı bekliyor. ama hrant yerine fırat demekten vazgeçmiyor. hadi herkez inandı size ve dedik ki "cinayetle hiçbir ilgisi yok muhsin başkanın", peki halamı anlayamadınız hrant'ın öldürülmesine, hrant ı fırat yapmaya zorlayanların sebep olduğunu. hrant'ın, hrant kalmak istediği için, katledildiğini kavrayamadınız mı hala?
"bir tek o" mu kalmıştı sizce? hayır onlardan çok var. katliamlar yapıp, cinayetler işleyen daha sonrada tbmm de koltuk doldurma lüksüne sahip hisseden daha niceleri var. bu kişilerin demokrasi dersleri verdiği, hoşgörü çağrısında bulunduğu bir ülke de yaşamakta akıllara zarar.
Türk siyasetinin ağır abilerinden. Bu anlamda muazzam bir özgeçmişi var bile diyebiliriz adeta. Alperen ocakları, çatlı 'lar, demirel 'ler, hrant dink ler vb gibi. rte davos' ta gider yapınca, '' başbakan orada öyle yapmasay dı onu ülkeye sokmazdık'' diyen, diyebilen adam. **
sonradan edit hemde çok sonradan: ulan bunu eksilemek için adamın kaza yapmasımı gerekti. ben bunu ilk yazdığımda aklın nerdeydi.
okumuyor ve anlamıyorsunuz bazı yazarlar okumuyor ve anlamıyorsunuz. yuhh ulan size.
BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu'nun içinde bulunduğu helikopterin Kahramanmaraş'ta düştüğü öğrenildi.
BBP Kahramanmaraş il Başkanı Nedat Türk Haber 7'ye yaptığı açıklamada, kaza ile ilgili şu bilgileri verdi:
"Genel başkanımız Kahramanmaraş'taki mitingden sonra, Yozgat'a gitmek üzere helikopterle havalandı.
Bir süre sonra emniyet kaynaklarından bize helikopterin düştüğü haberi geldi. Helikopterde bulunan arkadaşlarımızdan birisyle telefonla irtibat kurduk. Kendisinin yaralı olduğunu öğrendik.
Görüşme sırasında telefon kapandı. Genel başkanımız hakkında herhangi bilgiye ulaşamadık.
Helikopterin Göksun Çağlayancerit arasında düştüğünü öğrenebildik"
ucagi degil helikopteri düsen bbp genel baskani, edinilen son bilgiye göre yozgat yerköy ilcesine inis esnasinda düsmüstür, an itibariyla bes yarali oldugu belirtilmektedir.
dualarla kurtulmasını beklediğimiz türkiye sevdalısı.
edit:sonsuzluğa uğurladığımız türkiye sevdalısı. iş bu entry de sonsuzluğa kadar burada kalacaktır. eksilemek isteyen durmasın.
bir takım insanların ölmesini olumlu bir gelişme olarak karşıladığı siyasetçidir. bunu yapanlar dünyayı ideolojik gözlükleriyle bakan kişilerdir. gerekçeleri de 12 eylül öncesi dönemde kanlı olaylara karışmasıymış. sanırım şu gerçeği unutuyorlar. 12 eylül döneminde kendi ideolojisini savunan bazı insanlar da kanlı olaylara karışmıştır. ya da bir insanın ölmesini istemeyen bir kişiyle kanlı olaylara karışmış bir kişinin arasında ne fark vardır. savunduğu ideolojiyi ben de sevmem ama şanssız bir kazadan dolayı bir 'insan'ın ölmesinden üzüntü duyarım. umarım ideolojik gözlüklerinizi çıkarıp insani gözlüklerinizi takarak dünyaya bakabilirsiniz bir gün.
skyturk'den aldığım bilgiye göre yaralı olarak hastaneye kaldırıldığı iddia ediliyor. ama resmi bir açıklama yok. daha enkaza ulaşılamadığı da bildiriliyordu yaklaşık 15 dakika önce.