bugün

cem karacanın yarım porsiyon aydınlık şarkısı sanki bu hanım için yazılmış gibdir. şarkının sözleri şu şekildedir:

her zamanki köşenizde
her zamanki barınızın
önünüzde viski ve havuç
ve bir eliniz çenenizde
kaşınız hafifçe yukarıda
bakışlarınız ne kadar bilgiç
hiçbirşey üretemeden
sadece eleştirirsiniz

sinemadan siz anlarsınız
tiyatrodan, müzikten
heykel, resim, edebiyat
sorulmalı sizden
ekmeğin fiyatını bilmezsiniz
ama ekonomi, politika
karılarınızı döverken siz
ne kadar bilimselsiniz

(araya giriyorum işte bu kısım tam mine hanım için)

bu yaz yine güneydeydiniz
bol rakı, güneş ve deniz
herşey bir harikaydı
ancak yerli halkı beğenmediniz
burda da, orda da o aynı barlar
hep o aynı yarım porsiyon aydınlık
aynı çehreler, aynı laflar
vallahi hiç değişmemişsiniz
bugüne kadar hep olimpiyatlar bizde yapılıyordu akp yüzünden bu sefer vermediler. akp bitmiş. bu kemalistler cok komik.
Henuz gelisimi tamamlamamis bir yasam formudur. Zigottur.
bu hanıma eşrefoğlu rumi'nin şu mısraları ile cevap vermek gerek:

adem vardır cismi semiz
alır abdest olmaz temiz
halkı tan eylemek ne haddimiz
cümle küstahlık bizdedir.

not: "tan eylemek" ayıplamak manasındadır.
hakkında bu kadar entry girilince öldü sanıp sevindim. türk olmaktan utanıyorum diye bir ifadesi vardı ben de bir türk olarak kendisinden utanıyorum mümkünse defolup gitsin bu ülkeden de o da bizde rahatlayalım.
bu muhteşem yazarın yazılarında eleştirdiği türkiye onu asla okumuyor, zira varlığından bile haberdar değiller. aynı evrende değiller, paralelleri farklı. onu okuyanlarsa, yani onun muhatabları öteki türkiye den. peki kime bu şövalyelik, pek rağbet gören bu cesur kalemlik....

yanlarından geçen kılıksız kıro tipli delikanlının sakalını, bıyığını, kılını yününü aşağılayıp kendi aralarında şuursuzca kıkırdayan bir grup liseli kızın diyaloğundan ibaret yazılar yazan gazeteci.

enelhak diyen ateist.
türkiye'de "bir kereliğine mahsus istediğin kişiyi gırtlaklama hakkı" gibi bir hak olsa, bu hakkımı hiç düşünmeden kullanacağım yegane kişidir.
Atatürkçülüğü kendine kalkan olarak kullanan türk düşmanı...
aşağıdaki betimlemeleri içeren yazısı sonucu radikalden kovulmuş yazardır.

"..don paça soyunmuş adamlar geviş getirerek yatarken, siyah çarşaflı ya da türbanlı, istisnasız hepsi tesettürlü kadınlar mangal yellemekte, çay demlemekte ve ayaklarında ve salıncakta bebe sallamaktadırlar. her 10 metrekarede, bu manzara tekrarlanmakta, kara halkımız kıçını döndüğü deniz kenarında mutlaka et pişirip yemektedir. aralarında, mangalında balık pişiren tek bir aileye rastlayamazsınız. belki balık sevseler, pişirmeyi bilseler, kirli beyaz atletleri ve paçalı donlarıyla yatmazlar, hart hart kaşınmazlar, geviş getirip geğirmezler, zaten bu kadar kalın, bu kadar kısa bacaklı, bu kadar uzun kollu ve kıllarla kaplı da olmazlardı!"

yorumu size kalmış..
g noktasını isminde taşıyan yazar.

daha ne isterim bir kadından!
bugün iyice saçmalayan kişi. milliyetçilik konusunda bağnazlığı da aşmış bir mertebede olup ona buna dogmatik, mantıksız vs. diye sallıyordu.
bir de "dinler özgürlüğü engeller" dedi bir ara. 10 dakika sonra da "selamun aleykum derken turkceyi kaybediyoruz." tarzı cümleler kurmaya başladı. dinle ilgili her türlü şeyi yasaklamak isteyen bir zihniyette olduğu çok açıktı. özgürlüğünü yesinler senin.
şu twiti göstermiştir ki soyismi çok yanlış. derhal mahkemeye başvurup soyismini "kırıkkafa" olarak değiştirmesi lazım.

https://twitter.com/mkiri...status/376450562558296064
güldürürken güldüren, sadece güldüren kadıncağızdır.

(bkz: gülerek takip ediyoruz)
eskiden radikal gazetesinde * şimdi ise vatan gazetesinde yazar olan "madam" lakaplı, olaylara fransız kalmış * * gibi yaklaşan yazar.
seçimden önceki bir yazısında:

"dün bir arkadaşım, son seçim anketine göre oy dağılımını bildirdi: akp yüzde 47.9. vallahi farkında bile olmadım, ağzımdan tek sözcük çıkmış: oha! 'çüş' de diyebilirdim. ama beynim, sahtekârlığın bu kadar kalını, yalanın böyle hamı, soytarılığın bunca kabası, densiz ve yontulmamış kurnazlık karşısında, ancak insanoğlunun homurtularla konuştuğu bellek katmanında bulmuştu gerekli tepkiyi. odun gibi, ağız dolusu, gırtlağımın tüm baslarını gerektiren bir 'oha'"

demiştir.
kendisini kanaltürk'te "oha" diye böğürürken görmek isterdik!