Kanuni Sultan Süleyman'ın ve Hürrem Sultan'ın tek kızıdır. 1522 yılında doğmuştur. 1539 yılında, 17 yaşındayken Rüstem paşa'yla evlendirilmiştir. Rüstem paşa'dan, Ayşe hümaşah ve Osman adlı iki çocuğu olmuştur. Annesi Hürrem Sultan gibi zeki biri olduğu bilinir. Rüstem Paşa, 1544 yılında vezir-i azam olunca devlet işlerinde daha aktif rol almıştır. Hürrem Sultan gibi dış yazışmalar gerçekleştirmiştir. Mimar Sinan kendi adına külliyeler inşa etmiştir. Mimar Sinan'ın kendisine aşık olduğu rivayet edilir. Mihr güneş, mah ay anlamındadır. Farsça bir isimdir. Sarı saçlı, mavi gözlü, beyaz tenli, balık etli ve uzun boylu olarak tasvir edilir. Şehzade mustafa'nın ölümünde parmağı olduğu rivayet olunur. Kanuni Sultan Süleyman, kendisini çok severmiş. Hatta adına şiir yazmışlığı bile vardır. Mihrimah Sultan'ın, kardeşi şehzade beyazid'in tarafında olduğu bilinir. 1561 yılında eşi rüstem paşa vefat etmiştir.
1574 yılında ikinci selim tahta çıkınca hazinesinden ikinci Selim'e para vermiştir. ikinci selim döneminde de devlet işlerinde aktif olmuştur. Kardeşi ikinci Selim'e danışmanlık yapmıştır. 25 ocak 1578 yılında, üçüncü Murat'ın saltanatı sırasında ölmüştür.
sultan süleyman ile hürrem'in tek kızı, aynı zamanda mimar sinan'ın büyük aşkı olarak tanıdığım sultandı. yalnız bugün hakkında denk geldiğim içeriği görünce şaşırmadım değil. zamanında kanuni'ye ve kanuni'nin vefatından sonra da ikinci selim'e danışmanlık yapmış ve bizzat devlet işlerinde aktif rol almış.
linki de bırakayım şöyle: https://kulturveyasam.com...suzlesen-mihrimah-sultan/
acıdığım insandır.
o güzelliğine,zarafetine,zekasına yazık olmuş. yazık etmişler.
dedesi yaşındaki mimar sinan tarafından sevilmiş önce. sonra, babasının süt kardeşi şair taşlıcalı yahya bey vurulmuş mihrimah'a. ama mihrimah sultan'ın gönlü başkasındaymış. yazık. o incecik güzellik topal rüstem paşa'ya yar olmuş.
mihrimah sultan, ay ve güneş. babasının ay'ı, annesinin güneş'i.
annesi güneşini kendi elleriyle söndürmüş.
- muhteşem yüzyıl dizisinde de pelin karahan hayat veriyor buna.
ama olmamış. ezgi asaroğlu'nun çok adı geçti bu rol için. bence onun hakkıydı beyler. kız doğuştan mihrimah. sarı-kumral saçlar, yeşil gözler, zarafet,güzellik. cık cık, pelin olmamış.
annesi hürrem sultanın iktidar hırsı ve ölüm korkusu yüzünden sevmediği bir adamla evlendirilmiş mimar sinanın platonik aşkı. kanuni sultan süleymanın bir nevi akıl hocası zira onun fikrinden esinlenerek barbaros hayreddin paşaya 60 kadırgalık bir donanma yaptırmıştır. mimar sunan kızı yaşındaki mihrimaha olan imkansız aşkını kalbine gömmüş ve bu aşkla muhteşem sanat eserleri ortaya çıkarmıştır.
mimar sinan 'ın gizli aşkı olduğu rivayet edilir ki sinan, mihrimayh sultan adına yaptığı iki cami ile aşkını ve dehasını harmanlamıştır.
öncelikle üsküdar'da mihrimah sultan adına bir cami yapan sinan, daha sonra hemen bu caminin karşısına, edirnekapı'ya bir cami daha inşaa eder. ve bu camiinin yeri öyle hesaplanmıştır ki; 21 mart günü edirnekapı ve üsküdar arasında iki camiinin de görülebilecğei bir noktada durduğumuzda edirnekapı'daki mihrimah sultan camii'nin üzerinden güneş batarken, aynı anda üsküdar'daki mihrimah sultan camiinin üzerinde ay doğmaktadır.
21 mart mihrimah sultan'ın doğum günü,
mihrimah ta anlam olarak "güneş ve ay"dır...
kanuni sultan süleyman ve hürrem sultanın tek kızı.
muhteşem yüzyılda şu sıralar çok tatlı bir kız çocuğu tarafından canlandırılmakta,
maşallah o ne şirinliktir.
ayrıca mimar sinan ın aşık olduğu sultan olarak rivayet edilir ancak rüstem paşayla evlenmiştir.
Kanuni Sultan Süleymanın kızı Mihrimah Sultan on yedisine bastığında, iki kişi onunla evlenmek ister. Mihrimah, yani Mihrü Mah, Farscada Güneş ve Ay anlamına gelir. Kızla evlenmek isteyenlerin biri Diyarbakır Valisi Rüstem Paşa diğeriyse Mimar Sinandır.
Padişah kızını Rüstem Paşaya verir.
Koca Sinan evlidir, ellisindedir ve de Mihrimah Sultana deliler gibi aşıktır! Gerçi sevdiğine kavuşamamıştır ama, aşkını, olanca güzelliğiyle sanatına yansıtmıştır.
Üsküdara, sarayın isteğiyle elbet, 1540 yılında Mihrimah Sultan Camiinin temelini atar ve 1548de bitirir. Camiyi yaparken, eserine sanki etekleri yerleri süpüren bir kadının dış çizgilerini verir.
Derken, ilk kez padişah fermanı olmaksızın, Edirnekapı’da, pek kimselerin uğramadığı ıssız ama istanbulun en yüksek tepelerinden birine, ikinci bir eser yapmaya koyulur Mihrimah Sultana. Cami küçücüktür. Minaresi otuz sekiz metredir, bir adet incecik kubbesi üzerindeyse yüz 61 pencere, camiin iç güzeliğini aydınlatır. içerdeki sarkıtlar ve minare kenarlarındaki işlemeler Mihrimah Sultanın topuklarını döven saçlarını anımsatır insana. işte, aşka adanmış iki eser.
Şimdi, gidin Edirnekapı ve Üsküdardaki camileri aynı anda görebileceğiniz bi yer seçin. Ve 21 Martta, yani geceyle gündüzün eşit olduğu günde seyreyleyin. Unutmadan, 21 Mart Mihrimah Sultanın doğum günüdür.
Göreceğiniz manzaraysa şudur mirim:
Edirnekapı camiinin tek minaresi ardından tepsi gibi kıpkırmızı güneş batarken, Üsküdardaki camiinin ardından ay doğar! Mihrü Mah eşittir Güneş ve Ay.
mihr: güneş ve mah: ay anlamında oldugundan bir yanı güneş bir yanı ay anlamına gelen isimdir.
özel anlamda ise , mimar sinan'ın adına 2 tane külliye yaptığı kanuni sultan süleyman'ın kızı.
mihrimah sultan mimar sinan'ı çağırtır ve kendisine bir külliye yapmasını emreder. mimar sinan anadolu yakasının en uç noktasını seçer ve oraya dillere destan bir külliye yapar. ve yasa cıkarılır külliyenin civarındaki evlerin kapı pencere oranları külliyedeki yapılara göre 2/3 oranında küçük yapılacaktır diye. bu yasa sayesinde külliyenin şaheserliği uzun yıllar devam eder.
mihrimah sultan bu kulliyeyi çok beğenir ve mimar sinan'ı çağırtıp bir tane daha yapmasını ister. mimar bu sefer avrupa yakasının en yüksek tepesini seçer ve oraya da bir külliye inşa eder.
buraya kadar her şey gayet normal. ilginç taraf şu ki , yıllar sonra bir bayan istanbul'un yüksek yerlerinden birine cıktıgında bu iki külliyeyi de aynı anda görme imkanı bulur. yanılmıyorsam bayezıt yangın kulesi idi burası. ve şunu farkeder ; nisan ve mayıs aylarında , akşam anadolu yakasında dolunay külliyenin 2 minaresi arasından doğarken , avrupa yakasındaki külliyenin üzerinde güneşin battığı görülür. ertesi sabah anadolu yakasındaki külliyenin 2 minaresi üzerinden güneş doğarken avrupadaki külliyenin üzerinden ay batarmış.
iskender pala'dan devam edelim ;
'' şimdi siz söyleyebilir misiniz bunu bana mimar sinan bunu tamamen tesadüf eseri yaptı? o zaman soru şu acaba mimar sinan mihrimah sultan'a aşık mıydı ? sevginin adını gizleyerek acaba mihrimah'ı gökkubbenin altında binlerce yıl adını andırabilecek bir güzelliği başka kimseye yapmadı , kanuni'ye bile yapmadı acaba mihrimah'a niye yaptı?''
kis aylarinda bahce bolumunde, isitici ile sigara yasagini delen yer. yasak delmekte enteresan ya... efendim menusundeki enteresan urunler dikkat cekicidir. ayran asi corbasi, osmanli surubu ve bir klasik olan dibek kahvesi...
