bugün

Hayatımda en çok güldüğüm olaylardan biridir. O zamanlar çok yakışıklı, karizma bir sevgilim var. Görseniz, piç farkında kendinin de bir yürüyor yanımda... Karı, kız, teyze, yenge utanmasa amca dayı bakıyor.

Neyse efendim, yine böyle bir gün buluştuk. Bir yerlere gidip, birer kahve içmek amacımız diyeceğim ama yalan len! Açız, para mı var ki? Bir bardak çay içeceğiz en ucuz, en demlisinden.

Yürümeye başladık, o sırada migrosun önündeyiz. Bu arada boncuk gibi dizilmiş kızlar benim artiste bakıyorlar. Ben de elini bırakmıyorum. Gözlerinin içine de bakıp;
-bu herif benim! bakın len önünüze! havası atıyorum.

Ben kızlara bakarken benim dingil migrosa havai şekillerde girme eğilimine giriyor. Bu sırada da elektronik kapı kapanmak üzere. Herkes beyefendiyi görüyor ya sandı ki otomatik kapı da farkedecek karizmasını.

Bok farketti!

Bizimkinin kafa kapının arasına sıkıştı! Göt dışarda, kafa kapı arasında bir gayret zorluyor açılsın diye. Ben kaldım orada...

Kızlar başladı gülmeye, dayanamadım valla ben de patlattım kahkahayı!

Bizimkisi 1 dakikalık süre zarfında o kapı arasında ne hissetti bilmem.
Tek bildiğim bütün bir gün o haline gülmüş olduğum ve terkedildiğim!

Ulen ne var yani? Sıkıştı koca kafan. Gülmeyeyim mi?
O sevgilim buradaysa, içimi döktüm rahatım. *
10 yıl sonra bile hatırlanabilen olaydır.
(bkz: karizmanın dağıldığı anlar) *
Karizma olmanın mal olmaya engel olmadığını gösterir.
Malligin ne zaman geleceğinin belli olmadığı durumdur. Kiyamam.
Bir araba kapısana sıkışan değildir. Yav hemen kötü anlamayın. Aman be...
hafızalara kazınacak sevgili olayıdır.
bunu kötüye indirgememek elimizde değil. elimizde olamaz zaten.
ilgi bekleyen sevgilidir. bu ne amına koyayım durmadan başlığa up.
Ayrı bir kafa yaşayan sevgilidir.