melamet hırkası

entry46 galeri0 video2
    13.
  1. (bkz: melamet hırkası)

    ayrıca yamulmuyorsam yahudilerde yüksek rütbeli din alimi gibi bir anlamı bulunan "melamad" kelimesinin bununla bir ilgisi vardır.
    2 ...
  2. 12.
  3. 8.
  4. "kah çıkarım gökyüzüne seyrederim alemi
    kah inerim yeryüzüne seyrederim alemi "

    bu toprağın özetidir efendim bu sözler. aşıklığın, sanatın, derdin, sevincin yani paylaşmanın sözleridir. yazabilene "aşk" olsun.

    şimdi oturup da kimse iddia etmesin ben şarkı felen yazıyorum, hislendiriyorum insanları diye... yapmasınlar yani söyleyin. kızdım bak.
    1 ...
  5. 11.
  6. melami tarikatının felsefesini kabul etmek anlamına gelir. Eski bir türküde de şu dizelere yer verilir. Ben melamet hırkasını kendim giydim.
    1 ...
  7. 7.
  8. şarkı/şiir içinde kullanalım.

    BEN MELAMET HIRKASINI
    Ben melamet hırkasını
    Kendim giydim eğnime
    Ar ü namus şişesini
    Taşa çaldım kime ne
    Haydar Haydar taşa çaldım kime ne

    Sofular haram demişler
    Aşkımın şarabına
    Ben doldurur ben içerim
    Günah benim kime ne
    Haydar Haydar günah benim kime ne

    Gah çıkarım gökyüzüne
    Seyrederim alemi
    Gah inerim yeryüzüne
    Seyreder alem beni
    Haydar Haydar seyreder alem beni

    Gah giderim medreseye
    Ders okurum Hak için
    Gah giderim meygedeye
    Dem çekerim aşk için
    Haydar Haydar dem çekerim aşk için

    Nesimi'yi sorsalar kim
    Yarin ile hoş musun
    Hoş olam ya olmayayım
    O yar benim kime ne
    Haydar Haydar o yar benim kime ne

    Aşık Nesimi / RUHi SU
    0 ...
  9. 10.
  10. müzeyyen senar en yakışan biçimde söylemektedir bu türküyü..

    http://www.youtube.com/watch?v=mHp0Gmik1X0
    1 ...
  11. 6.
  12. muzeyyen senar'dan dinlenmesi gereken şarkı.
    1 ...
  13. 9.
  14. "melamet" tasavvufi bir terimdir; yokluk anlamını ihtiva eder. dolayısıyla melamet hırkası da yokluk hırkasıdır; mecazi bir anlam taşır.. hiçlikte varlığa ermeyi ifade eder..

    Kul Nesîmî' nin yüzyılları eskiten bir dörtlüğüdür bu;

    Bu dizelerde iki konu dikkat çekicidir. ilki, Melamî hırkasını herkesin kendinin giydiği, ikincisi de ar ve namusun bir sırça denli nazik ve hassas olduğudur.

    Melamet kelimesi "kınama, ayıplama, kötüleme, azarlama, kara çalma" gibi anlamlara gelen ve kınanmayı amaç edinen, insanların kınamasına hedef olmak için kasıtlı tavırlar geliştiren sufilerin yolunu işaret eden bir kelime. Her ne kadar Melamiliğin diğer mistik anlayışlar gibi bir tasavvuf yolu olmadığını iddia edenler varsa da (msl. ileri gelen Melamilerden Abdülaziz Mecdi) Melamilik tarih boyunca hemen bütün tasavvuf dünyasını etkilemiş, Kalenderîlik, Haydarîlik, Mevlevîlik, Bektaşîlik, Hamzavîlik gibi tarikatların öğretileri arasında önemli bir yer tutmuştur.

    Gerçekten de tasavvufta insan Melamet hırkasını ancak kendi iradesi ve arzusuyla giyebilir. Bugüne kadar nefsinin meşru arzularına başkalarının dayatmalarıyla son verebilmiş insan yoktur. Ta ki içte tutuşan bir aşk ateşiyle ihtiraslarını terk edebilsin, hırslarını dizginlesin.

    Melamet hırkasını bir kere eğnine (omuzuna) giydikten sonra da insanın gözünden dünyalık her şey ve hatta dünyanın kendisi sıfır derecesinde silinir, masiva ilgileri kopar ve varlığı elinin tersiyle iter. Öyle ki filanca şöyle düşünecek, falanca böyle diyecek, bu ayıp sayılacak, şu bana paye verecek şan kazandıracak vs. endişeler birden yok olur. Bu mahviyetkârlık ile de sufi, mecazen ar ve namus şişesini taşa çalıverir, gerçek Sevgili yolunda dünya sevgilerini ve sevgililerini terk eder. Hatta bu terk ediş birilerinin hoşuna gitmeyip hakkında kötü sözler söyleseler ve namusuna dil uzatsalar bile. Değil mi ki Sevgili gerçeği zaten biliyor ve görüyor, artık halkın söylediğinin veya ayıplamasının pek önemi yok; bilakis o yolda derece elde etmeye bir vasıta olduğu için de önemlidir. Herkesin kınadığı, kovduğu, ayıpladığı, azarladığı bir kişi elbette en zalim kullarını bile kapısından asla kovmayan yüce Yaratıcı'ya daha fazla yaklaşacaktır.

    Bunun için bir Melami daima "El arpa biz saman; el yahşı biz yaman" * diyegelmiş, "Mal Melameti örter" diye de mala mülke boş vermiştir. Kuruluş çağında mistik bir hayat felsefesi olarak yaptıkları hayırları gizleyen ama kabahatlerini ortaya dökmeye çalışan bu insanlar maamafih daha sonraları çizgiyi aşıp beleşçiliğe dadanmış, hatta "Mal Melameti örter" sözünü "Mal sahibi olanların ayıpları görünmez olur!" biçiminde yorumlamaya başlamışlardır. Tac, hırka, tekke, zaviye, ayin gibi sufilerin şekille ilgili bağlarından uzak olan bu Melami dervişleri kendilerini "kayıttan azade zikir ve fikir sahibi" olarak tanıtırlarsa da zaman zaman kınanma uğruna yaptıkları şeylerin tasvib olunması mümkün değildir.

    Tamamı da şöyledir:

    Ben melamet hırkasını,
    Kendim giydim elimle,
    Arı namus şişesini,
    Taşa çaldım kimene
    Gah çıkarım gökyüzüne,
    Seyrederim alemi.
    Gah inerim yeryüzüne,
    Seyreder alem beni.
    Kah giderim medreseye,
    Ders okurum hak için,
    Kah giderim meyhaneye,
    Dem çekerim aşk için.
    Sofular haram demişler,
    Bu aşkın şarabına,
    Ben doldurur ben içerim,
    Günah benim kimene.
    Sofular secde ederler,
    Mescidin mihrabına,
    Yar eşiğin secdegahım,
    Yüz sürerim kimene.

    Nesimiye sordular ki,
    Yarin ile hoşmusun,
    Hoş olayım olmayayım,
    O yar benim kimene.

    Somuncu Baba'dan (Hamidedîn Aksarayî) başlayarak Hacı Bayrâm-ı Velî ile Hamzavî Melâmîler arkamızda bıraktığımız bu yüzyıla kadar, vâkâr ve sırlı bir şekilde varlıklarını sürdürmüşlerdir.

    ikinci Kuşak Horosan Erenleri olan Hâmzavî Melâmiler, sufiliği Emevi tortulardan arındırarak, canları pahasına doğruluğun ve hakîkâtin timsâli olmaktan geri durmamışlardır.

    Dünyevîleşen sûfîliğin, tarikatlar kanalıyla kılık kıyafete, makâma, şekilciliğe, daha çok itibâr eden tutumlarına karşı çıkan Bayrâm-î Hamzavî Melâmîler; tasavvûfu tembel, âtıl ve tüketici olan sığ sûfî anlayışın karşısında yer alarak, tasavvufî geleneği yeniden sahîh ve ana arterleri üzerine oturtmaya çalışmışlardır.

    son olarak kesinlikle melanet ile karıştırılmaması gereken bir kelimedir.
    15 ...
  15. 8.
  16. MÜSLÜM GÜRSES iN AH OĞLUM ŞARKISI GiBi, ŞANI GiBi, BABALAR GiBi YORUMLADIĞI TÜRKÜ. iSYAN BELiRTiR.
    1 ...
  17. 7.
  18. 6.
  19. emel taşçıoğlundan dinlenesi türküdür.
    1 ...
  20. 5.
  21. müslüm gürses ve müzeyyen senar yorumları bambaşka olan türküdür...
    1 ...
  22. 5.
  23. 4.
  24. üç anadolu da yorumlamıştır ve çok güzeldir. anlamlıdır. dinime karışmayın, kendinize bakın diyenler içindir.
    0 ...
  25. 3.
  26. 2.
  27. müslüm gürses'inde yorumladığı türküdür.
    1 ...
  28. 4.
  29. ruhi su'dan tutun da zerrin özer'e değin bir sürü yorumcu seslendirmiştir bu türküyü.

    müzeyyen senar öyle bir söyler ki bu türküyü, bir ufak rakı, bir dilim beyaz peynir alıp içesi gelir insanın...
    3 ...
  30. 3.
  31. 2.
  32. mazlum çimenin çok güzel yorumladığı bir türküdür
    1 ...
  33. 1.
  34. aşık nesimi türküsüdür.

    Ben Melamet Hırkasını

    Ben melamet hırkasını kendim giydim eynime
    Ar u namus şişesini taşa çaldım kime ne (Haydar ...)

    Gah çıkarım gökyüzüne seyrederim alemi
    Gah inerim yeryüzüne seyrederim alemi (Haydar...)

    Sofular haram demişler bu aşkın badesine
    Ben doldurur ben içerim günah benim kime ne (Haydar...)

    Nesimi'ye sormuşlar yarin ilen hoş musun
    Hoş oluyum olmuyayım o yar benim kime ne (Haydar...)

    (haydar adlı türkü ile karıştırılır, o türkü ali ekber çiçek türküsüdür.)
    6 ...
  35. 1.
  36. sözlerini kul nesimi'nin yazdığı halk arasında "haydar haydar" olarak da anılan neşet ertaş,müzeyyen senar,müslüm gürses tarafından seslendirilmiş türkü-şarkı."size giren çıkan ne olüüm? siz işinize bakın ülen" mesajıyla asi bir duruşa sahiptir."kah çıkarım gökyüzüne seyrederim alemi,kah inerim yeryüzüne seyreder alem beni" cümlesi es geçilmemelidir.

    ben melamet hırkasını
    kendim giydim eynime
    ar-ı namus şişesini
    taşa çaldım kime ne?

    sofular haram demişler
    aşkımın şarabına
    ben doldurur ben içerim
    günah benim kime ne?

    kah giderim medreseye
    ders okurum hak için
    kah giderim meygedeye
    dem çekerim aşk için.

    kah çıkarım gökyüzüne
    seyrederim alemi
    kah inerim yeryüzüne
    seyreder alem beni

    nesimi'ye sorsalar ki
    yarin ile hoş musun,
    hoş olam ya olmayayım
    o yar benim kime ne?
    9 ...
© 2025 uludağ sözlük